Döngüsel ekonomi; kaynak verimliliği, atıkların azaltılması, enerji tasarrufu, ekonomik fayda konularını ele alarak daha sorumlu ve bilinçli tüketime yönelik görüş değişimini teşvik ederek sürdürülebilirliğe katkıda bulunuyor. Bu alandaki yaklaşımı ile öne çıkan Yorglass, ürün tasarımından kullandığı malzemelere, üretim süreçlerinden hayata geçirdiği tüm projelere kadar her aşamada döngüsel ekonomi politikasını benimsiyor. Tüm işletmeleri sıfır atık belgesi almış bir şirket olarak faaliyetlerini sürdürülebilirlik çerçevesinde yürüten Yorglass, daha yaşanabilir bir dünya için döngüsel ekonominin lokomotif görevi gördüğüne inanıyor.

Cam dünyasının global ve güvenilir tedarikçisi Yorglass; geliştirdiği çözümler, kullandığı yöntemler ve imza attığı projelerle faaliyetlerini sürdürülebilirlik çerçevesinde yürütüyor. Cam endüstrisinin sürdürülebilir gelecek için çok stratejik bir rol üstlendiğini vurgulayan Yorglass Yönetim Kurulu Üyesi Merve Yorgancılar Işıtmak, yüksek oranda geri dönüştürülebilir bir malzeme olan camın döngüsel ekonomi içindeki önemine dikkat çekerek şu açıklamalarda bulundu: “Geri dönüşüm ve yeniden üretim, ham maddelerden mal üretimiyle karşılaştırıldığında genellikle daha az enerji gerektiriyor. Tüm bu çalışmalar sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumlu olarak daha düşük sera gazı emisyonlarına ve genel enerji tasarrufuna fayda sağlıyor. Ürünlerin yaşam döngüsünün göz önünde bulundurularak tasarlanması, bakım ve onarım hizmetlerinin teşvik edilmesi de ürünlerin ömrünü uzatıyor. Bu yaklaşım ürün değiştirme sıklığını azaltıyor, böylece yeni malların üretilmesiyle ilişkili genel çevresel etki en aza iniyor.”

Döngüsel Ekonomi Modellerini Şirketin Her Katmanında Hayata Geçirecek Adımlar

Camın döngüsel ekonomi modelinin en önemli girdilerinden biri olduğunu ve Yorglass olarak bu hassasiyetle hareket ettiklerini ifade eden Merve Yorgancılar Işıtmak; “Bizim küresel önceliğimiz dünya. Dolayısıyla üretirken çevresel ayak izimizi azaltmak için gerek üretim tesislerimizde gerek geliştirdiğimiz ürünlerde camın sonsuz kere dönüşebilmesi prensibini benimseyerek döngüsel ekonomiye katkı sağlayacak geliştirmelere odaklanıyoruz. Döngüsel ekonomi modellerini her alanda hayata geçirmek amacıyla çalışmalarımızı itinayla planlıyoruz. Kullandığımız ambalajların geri dönüştürülmüş malzemelerden üretilmesi konusunu en önemli satın alma kriterimiz olarak belirledik. Döngüsel ekonomiye katkı sağlamak amacıyla tüm işletmelerimizde sıfır atık kapsamında atıklarımızı kaynağında ayrıştırıyor ve geri dönüşüme destek oluyoruz. Çevre yönetim sistemi uygulamalarımız kapsamında; enerji, emisyon, su ve atık yönetimi konularındaki yaklaşımımızla etkilerimizi belirliyor, bu etkileri minimum seviyede tutabilmek için verimlilik çalışmaları uyguluyor, çevre bilincini ve farkındalığı artırıcı projeleri hayata geçiriyoruz. Şirket içi etkileşim platformumuz Ming ile bu konuda bilgilendirme çalışmaları yaparak tüm çalışanlarımıza ulaşıyor, enerji, su ve atık yönetimini çalışanlarımızın tamamında anlık olarak izleyerek farkındalığı artırıyoruz” diye konuştu.

Ödüllü Ürünler ve Etkili Projelerle Döngüsel Ekonomiyi Destekliyor

Sorumlu üretim ve sürdürülebilir yaklaşım esasıyla şirketin direkt son tüketiciye dokunan ileri dönüşümlü ürünü ve Xone Design Awards 2022 ödüllü inovatif tasarımı YUDA Cam Kaykay’ı hayata geçirdiklerinden bahseden Işıtmak, şunları aktardı: “Bu ürünümüzle ileri dönüşüm anlayışı kapsamında endüstriyel üretimde fire olan malzemenin değerli ürünler için ham madde olabileceğini gösteriyoruz. YUDA Cam Kaykay’dan ilham alarak cam sektörünün döngüsel ekonomi yoluyla sürdürülebilirliğe katkıda bulunması hedefiyle başlattığımız YUDA Upcycle Design Awards projemizin de gelenekselleşmesini istiyoruz. Yorglass olarak döngüsel ekonomiyi sürdürülebilirliğin ayrılmaz bir parçası olarak görüyor ve bunu Kesikli Kanal projemizle de destekliyoruz. Bu projede; birim ürün başına plastik ve trim cycle time kazancı, kanal kenar mesafesi ve çapak sebepli PPM’lerin düşmesi, kalıp göz sayısının artırılarak üretim verimliliğin sağlanması, plastik ham madde kullanımında yüzde 80 üzeri iyileştirme ile çevreye verilen etkinin azaltılması, otomasyon ile gruplama kolaylığı ve enerji tasarrufu gibi argümanları temel amaçlarımız olarak kabul ediyoruz.”

Kaynak: HORECA Trend ve Yorglass

Yediyol Holding’in Agro Termal markasıyla faaliyete aldığı Konya Tuzlukçu’daki ilk etabı olan 50 bin metrekarelik jeotermal ısıtmalı teknolojilik sera alanında ilk hasat toplandı. Hasat toplama işlemine Yediyol Holding Yönetim Kurulu Başkanı Muhammet Şuheyp Mendi ve Yediyol Holding Ar- Ge ve Yeni Yatırımlar Grup Başkanı Yüksek Mühendis Beytullah Bilgin de katıldı. Hasatla birlikte elde edilen domateslerin, yurt içi ve yurt dışı pazarlarına gönderilmesi planlanıyor. İlerleyen dönemlerde ise domates dışında farklı sebze ve meyvelerin yetiştirilmesi hedefleniyor. 

 “Hollanda’nın Tarım İhracatındaki Tahtına Adayız”

 İlk hasadı toplamanın mutluluğunu yaşadıklarını söyleyen Muhammet Şuheyp Mendi, “Bu büyük projemizle birlikte Konya Tuzlukçu bölgesini, dünyanın en önde gelen jeotermal ısıtmalı teknolojik serası haline getiriyoruz. Bugün ilk hasadımızı topladık, şimdi yurt içinde ve yurt dışında tüketicilere ulaştıracağız. Ülkemizin ihtiyacını karşılarken ihracatta da büyük başarılar kazanmayı hedefliyoruz. Bu noktada da Hollanda’nın tarım ihracatındaki tahtına aday olduğumuzu söyleyebiliriz” dedi. 

Ar-Ge Çalışmaları ile Farklı Tarım Ürünleri Üretilecek

İkinci etabın hasatlarıyla birlikte hem iç hem dış piyasadaki ihtiyacın tamamına yakınını karşılamayı hedeflediklerini ifade eden Mendi; “Üçüncü etap seramızı Ar-Ge çalışmalarımızı yapmak için kullanacağız. Bu serada domatesin dışında farklı tarım ürünlerinin yetiştirilmesi gözlemlenecek ve dördüncü etap seramızı aldığımız sonuçlar çerçevesinde şekillendireceğiz. Biber, salatalık, patlıcan gibi ürünlerin denenmesinin yanı sıra karpuz, kavun ve tropikal meyvelerin yetiştirilmesi konusunda da denemeler yapacağız. Bu denemeler neticesinde, ilgili sebze ve meyvelerin yetiştirilmesine yönelik uygun seraların yapım aşamasına geçeceğiz. Yakın gelecekte bu başarılara ulaşacağımıza da inanıyorum” dedi.    

Kadın İstihdamı Dikkat Çekiyor

Minimum su tüketimi ile yüksek kaliteli ve sağlıklı ürün elde edilmesine imkân sağlayan ve yılın tamamında üretim yapılabilen sera alanı, kadın istihdamıyla da öne çıkıyor. İŞKUR tarafından “En Çok İstihdam Sağlayan Firma Ödülü”ne layık görülen Yediyol Holding bünyesindeki Agro Termal, toplumsal kalkınmayı desteklemeye ve kadınların işgücüne katılımını artırmaya yönelik çalışmalarına devam ediyor. 

Kaynak: HORECA Trend ve Yediyol Holding

Ev dışı tüketim sektöründe öncü olan Unilever Food Solutions; 21 ülkede, 1600’den fazla şef ile yaptığı iş birliği sonucunda geçtiğimiz yıl birincisini yayınladığı Geleceğin Menüleri Trend Raporu’nun ikincisini hayata geçirdi. 26 Mart’ta Unilever’in Hollanda’daki Gıda İnovasyon Merkezi Hive’da düzenlenen lansman ile gıda sektörüne sunulan rapor yoğun ilgi gördü. Dünyanın dört bir yanından katılımla gerçekleşen lansmana Türkiye’den Od Urla’nın Kurucu Şefi Osman Sezener de katıldı. Aynı zamanda online olarak canlı yayın ile de katılım sağlanan lansman, Türkiye’den HoReCa kanalının tüm paydaşları, gıda sektörü, sektör profesyonelleri ve basın tarafından da takip edildi. 

Lezzetin Geleceğindeki 8 Trend

Geleceğin Menüleri Trend Raporu 2024, 250 UFS şefi olmak üzere toplamda 1600’den fazla profesyonel şefin öngörüleri dikkate alınarak hazırlandı. Z kuşağının gıda sektörü üzerindeki etkisine ve şefler için potansiyel fırsatlara ışık tutan raporda bu yıl 8 trend belirlendi. Bu trendler; İyi Hissettiren Yiyecekler, Karşı Konulmaz Sebzeler, Gelenekten Geleceğe Lezzetler, Paylaşma Hazzı, Düşük Atıklı Menüler, Lezzet Şoku, Yerel Lezzetler ve Bitkiyle Güçlendirilmiş Protein oldu.

Türkiye İçin Öne Çıkan Trendler

Raporda belirlenen 8 trend arasından Türkiye için öne çıkan 5 trend ise şöyle: Karşı Konulmaz Sebzeler, Gelenekten Geleceğe Lezzetler, İyi Hissettiren Yiyecekler, Düşük Atıklı Menüler ve Lezzet Kontrastı. “Karşı Konulmaz Sebzeler” trendinde, sebzelerin artık sadece dengeli bir öğünün parçası olmadığı, aynı zamanda tabakların merkezine yerleştiği vurgulanıyor. “Gelenekten Geleceğe Lezzetler” trendinin merkeze aldığı konu ise şu: Yemeğin, tüketici için tanıdık hissettiren tabaklardan, şefin mirasına aşina olunan reçetelere kayması. ”Düşük Atıklı Menüler” trendi, mutfaklarda sıfır atık misyonunun benimsenmesini sağlıyor. “Lezzet Şoku”nun odağında ise düşünülmemiş kombinasyonlar ve sıra dışı lezzetler sunmanın radikal yolları yer alıyor. Son olarak, “İyi Hissettiren Yiyecekler” trendi, iyi yemeklerin insan sağlığının tüm yönlerini koruma ve beslenmedeki kritik rolünü kabul etmeye odaklanıyor.

UFS Dünya Başkanı Star Chen: “UFS, Şeflerin Yönettiği Şeflere Yönelik Bir İşletme”

26 Mart’ta Unilever’in Hollanda’daki Gıda İnovasyon Merkezi Hive’da düzenlenen lansmanın konuşmacıları arasında; UFS Dünya Başkanı Star Chen, UFS Pazarlama Direktörü Angela Klute, UFS AR-GE Başkanı Hanny van Amerongen, Executive Şef Kees van Erp, Baş İnovasyon Şefi Evert Vermandel, Alchemist’in baş şefi Rasmus Munk, Darjeeling Express’in kurucusu Asma Khan, altı Avrupa şehrinde bulunan restoran zinciri NENI’nin kurucusu Haya Molcho, And/Or’un baş şefi ve sahibi Karen Shu, biyolog ve sürdürülebilir gıda savunucusu Diego Garcia-Vega, Google’ın bitki odaklı yenilikçi küresel gıda programı lideri Stijn Kuppens, UFS Küresel Gıda Sürdürülebilirlik Direktörü Dorothy Shaver, girişimci Jim Stolze ve Trend Lezzetler Bölüm Lideri Dianne Araneta yer aldı. 

UFS’nin, şeflerin mutfakta verimli çalışmalarını sağlayan ürünler sunduğunu ve tüketicinin trend yemeklere yönelik büyüyen arzusuna karşılık verdiğini dile getiren UFS Dünya Başkanı Star Chen,“UFS, şeflerin yönettiği şeflere yönelik bir işletme. Küresel şirket içi şef ağımızın sahip olduğu uzmanlık, güçlü markalarımız Knorr Professional ve Hellmann’s’ın fazlasıyla talep edilecek kadar üstün nitelikli ürünler geliştirmesinin yanı sıra şeflerin kısa sürede sıra dışı yemekler hazırlamalarına katkı sunan çözümler dahil bütün faaliyetlerimizi şekillendiriyor.” dedi.

UFS, Geleceğin Menü Trendlerini Hangi Metodoloji ile Belirledi? 

Unilever Food Solutions’ın 2024 Geleceğin Menüleri Trend Raporu; sosyal medya analizlerine, ayakları yere basan pratik uygulamalar sunan yüzlerce şefin uzmanlığına ve global verilere dayanıyor. 8 temel tema etrafında örülen trendlerin tamamı; çeşitli tarifler, malzemeler ve teknikler önerirken, şefler ve restoran sahipleri için somut çözümler sunuyor. 8 trendin de somut olarak hayata geçirilebileceği uygulamalar sunulması ve bu uygulamaların gıda sektörüyle buluşturulması, raporun en güçlü yanlarından biri.

Unilever Food Solutions Geleceğe Ufuk Açıyor

UFS Türkiye, Kantar tarafından altı ayda bir şefler arasında yapılan araştırma ile SLP yani Sürdürülebilirlik Endeksi Skoru’nu 123 seviyesine yükseltti. Bu skorla birlikte Kantar tarafından şefler arasında yapılan araştırmada belirlenen Tavsiye Edilme Skoru’nu da 96’ya çıkardı. Böylece her 100 şefin 96’sının UFS’yi önerdiği belirlendi. Öte yandan müşteri deneyiminin sürekli dijitalleştirilmesi de UFS Türkiye’nin daha fazla gıda hizmeti sağlayıcısına daha sık ulaşmasını sağlıyor. Ayrıca UFS Akademi; gıda hizmeti sağlayıcılarına, yerel pazar ihtiyaçlarına uyarlanmış eğitimlere erişim imkanı sunuyor. Sektörün uzman isimlerinden oluşan UFS Akademi ekibi, özenle hazırlanan gastronomi eğitimi videoları ve klasik aşçılık okulu materyalleri ile hemen uygulanabilecek ipuçlarını ve püf noktaları paylaşıyor. Büyüyen küresel gıda hizmeti endüstrisini şekillendiren ve etkileyen daha büyük makroekonomik trendler de UFS’nin dikkate aldığı unsurlar arasında. Hem bu unsurlar hem de geleceğin trendleri doğrultusunda UFS Türkiye, 2024 yılı boyunca iş ortaklarına ilham veren yeni iş birlikleri geliştirecek ve bunların hayata geçirilmesinde destek olacak.

Daha fazla bilgi edinmek için www.unileverfoodsolutions.com.tr web sitesini ziyaret edebilir veya @ufsturkiye Instagram hesabını takip edebilirsiniz.

Unilever Food Solutions Hakkında

“Bugün Yanındayız, Yarına Hazırız.”

Mutfaklardaki şefler ve işletmeciler bugün aynı anda pek çok zorlukla mücadele ediyor: artan tedarikçi fiyatları, enerji maliyetlerinin yükselmesi, personel sıkıntısı ve küresel ekonomik durgunluk… Şefler tarafından mutfaklardaki ihtiyaçlara çözüm bulmak için hayata geçen Unilever Food Solutions, “Bugün yanındayız, yarına hazırız.” mottosuyla gastronomi dünyasına hem destek olmaya hem de ilham vermeye devam ediyor. 300’den fazla şefin yer aldığı Unilever Food Solutions, şeflerin yarattığı lezzetler için profesyonel ve yüksek kalitede, hayatı kolaylaştıracak, sürdürülebilir malzemelerle ürünler sunarken, dünyadaki trendleri takip eden reçeteleri ve yeni yetenekler için eğitimleriyle de mutfakları yarına hazırlıyor. Unilever Food Solutions attığı her adımla, mutfağı bir stres kaynağından çıkartıp tutku kaynağına dönüştürüyor ve sevdikleri işi yapmaları için şefleri özgürleştiriyor.

Kaynak: HORECA Trend ve Unilever Food Solutions