Tarladan Sofraya Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu | HORECA TREND
Takip edin!

Sürdürülebilirlik

Tarladan Sofraya Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu

Küresel gıda lideri Barilla, çevre yönetimi, inovasyon, beslenme ve toplum refahına yönelik 15 yıllık taahhüdünü aktaran 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayımladı. Şirket, dengeli beslenmeyi teşvik eden, yenilenebilir enerji ve stratejik bir vizyonla çevresel sürdürülebilirliği destekleyen bir gıda kültürü yaratma hedefiyle yolculuğuna devam ediyor. 

Yayınlandı

on

Türkiye’deki Bolu fabrikası dahil olmak üzere, dünya çapında toplam 30 tesisinde ürettiği ürünlerle, her gün 100’ü aşkın ülkede milyonlarca sofraya ulaşan gıda lideri Barilla; çevre yönetimi, inovasyon, beslenme ve toplum refahına yönelik 15 yıllık taahhüdünü aktaran 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nu Dünya Çevre Günü’nde yayınladı.

Barilla, dengeli beslenmeyi teşvik eden, yenilenebilir enerji ve stratejik bir vizyonla çevresel sürdürülebilirliği destekleyen bir gıda kültürü yaratma hedefiyle yolculuğuna devam ediyor. Bu hedef doğrultusunda gerçekleştirdiği çalışmaları ile Barilla, dünyanın önde gelen kurumsal itibar araştırmalarından biri olan “2024 Global RepTrak 100” listesinde küresel ölçekte yılın en itibarlı gıda şirketi oldu ve genel listede ise 29’uncu sırada yer alma başarısını gösterdi.

Raporun önsözünde, şirketin yönetimindeki dördüncü kuşağı temsil eden Guido, Luca ve Paolo Barilla kardeşlerin geleceğe dair görüşleri şu şekilde yer alıyor: “Barilla olarak bugün çok daha fazla lezzet, beslenme, gıda güvenliği, çevre, erişilebilirlik, insan, iletişim ve gelecek konularına odaklanıyoruz. Bu konuları odağımıza alırken ise; spagetti, bisküvi, ekmek ya da sos fark etmeksizin tüm ürünlerimizin kalitesinden, yaptığımız işin özünden, aldığımız aksiyonlardan ve markalarımızın değerinden her zamankinden daha fazla söz etmeyi önemsiyoruz. Önümüzde uzun ve dolambaçlı bir yol olduğunun farkındayız, ancak Barilla’daki herkesin bağlılığı ve tutkusu, bizi bekleyen zorluklarla yüzleşmeye, geleceğe doğru yolculuğumuzu planlamaya hazır olmamızı sağlıyor.”

2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nun Barilla’nın “Daha İyi Bir Yaşam İçin Yemek Keyfi” amacına bağlılığını vurguladığını aktaran Barilla Grubu CEO’su Gianluca Di Tondo “Bu taahhüt kapsamında sürdürülebilirlik raporumuz başarılarımızı ve önümüzdeki yıllarda karşılaşacağımız zorlukları aktarıyor. Bu süreçte, iş yapma şeklimizi iyileştirmek için önemli girişimlerde bulunduk. Temel değerlerimize bağlı kalırken, çalışanlarımıza, müşterilerimize, iş ortaklarımıza ve gezegenimize tamamen saygılı, sağlıklı büyüme arzumuz bize rehberlik ediyor” diye konuştu. 

13 Yılda 500 Ürünü Yeniden Formüle Etti

Barilla, 2023 yılının başından bu yana, insanların refahını olumlu yönde etkilemeyi amaçlayan şirketin tüm Ar-Ge ve yatırım faaliyetlerine yön veren bir beslenme kılavuzu olan “Grup Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Modeli”ni geliştiriyor. Bu model ile şirket, müşterilerine sağlıklı bir yaşam tarzına uygun olan lezzetli ve besleyici ürünleri porsiyon bilgileriyle birlikte sunuyor.

Barilla, 2010 yılından bu yana yaklaşık 500 ürünün yeniden formüle edilmesini sağlayarak doymuş yağ, şeker ve tuzu azaltıp lif içeriğini artırdı. Ayrıca şirket, 2023 yılında şeker ilavesiz, lif bakımından zengin, karakılçık buğdayı, yulaf, çavdar ve karabuğday gibi buğdaya alternatif tahıllar içeren 16 lezzetli ürünün yanı sıra baklagiller, kuru meyve içeren veya tek porsiyonluk paketlerdeki ürünleri piyasaya sürdü.

Tedarikçi Çeşitliliği ve Kapsayıcılığında Küresel Şampiyon Seçildi

Barilla, hem kendi bünyesinde hem de küresel tedarik zincirinde kapsayıcılığı ve çeşitliliği teşvik etme konusunda da önemli adımlar atmaya devam ediyor. Şirket; cinsiyete dayalı ücret eşitsizliğini ortadan kaldıran ve tedarik zincirinde kültürel değişimi teşvik eden önemli uygulamalara imza atıyor. Bu sayede olumlu bir değişim yaratan ve daha kapsayıcı bir çalışma ortamı sunan şirket, 2018 yılında tedarik zincirinde kültürel değişimi teşvik etmek için bir Küresel Tedarikçi Çeşitlilik Programı da başlatmıştı. Bu çalışmalarıyla şirket, kurumsal alıcılar ile kadınlara ait tedarikçileri bir araya getiren ve kâr amacı gütmeyen küresel bir kuruluş olan WeConnect International tarafından açıklanan Tedarikçi Çeşitliliği ve Kapsayıcılığı Küresel Şampiyonlar listesinin zirvesinde yer aldı.

2020 yılında cinsiyetler arası ücret eşitliğini sağlayan şirket, bu yılın başında ise Küresel Doğum İzni Kurumsal Politikası’nı yürürlüğe aldı. Bu yeni politika ile çalışan annelerin yasal doğum iznine ek olarak, babaların da bu sürece uyum sağlamalarına ve annelere destek vermelerine yardımcı olmak adına, babalara özel en az 12 haftalık izin sağlandı. Evlat edinen anne-babalar da uygulama kapsamına alındı. Barilla bu uygulama ile dünya çapındaki 9.000’den fazla çalışanı için daha da kapsayıcı bir işyeri oluşturmayı ve daha iyi bir iş-yaşam dengesi sağlamayı hedefliyor.

Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonunu Tarladan Sofraya Sürdürüyor

2023 yılında dünya çapındaki 30 tesisinde yaklaşık 2 milyon ton gıda üreten Barilla, tüm tedarik zinciri boyunca daha fazla verimliliği hedefliyor. Üretim tesislerinin iyileştirilmesine yönelik devam eden yatırımlar ve 8.500’den fazla çiftçinin sürdürülebilir tarım projelerine katılımı sayesinde Barilla, yerel tarıma desteğini sürdürüyor. Grubun tüm makarna markalarının temel bileşeni olan durum buğdayının tüm dünyada %89’u, Türkiye’de ise tamamı yerel üreticilerden satın alınıyor.

Şirket, Wasa markası kapsamında iş birliği ile çavdar tedarik zincirinde de bazı rejeneratif tarım projelerinin pilot uygulamasını yürütüyor. Proje kapsamında Almanya ve İsveç’te 14 çiftçiden örtü bitkileri, arazinin minimum düzeyde işlenmesi, ürün rotasyonu ve hedefe yönelik gübre kullanımı gibi rejeneratif tarım tekniklerini uygulamaları istendi.

Şirket, sadece 2023 yılında süreç optimizasyonu, üretim tesisi sistemlerinde iyileştirmeler, enerji verimliliği çözümleri ve kendi enerjisini üreten tesislerine 10 milyon Euro’nun üzerinde yatırım yaptı. 2010 yılından bu yana, sera gazı emisyonlarında yüzde 28 ve su kullanımında yüzde 21 azalma sağlanırken, elektriğin yüzde 62’si su, güneş ve rüzgâr gibi yenilenebilir kaynaklardan elde ediliyor. Bu oran Pesto Barilla gibi çeşnilerin ve Wasa, Harrys ve Mulino Bianco gibi markalarla unlu mamüllerin üretiminde yüzde 100’e kadar çıkıyor.

Dünya çapında, Barilla Grubu’nun makarna, sos, pesto, ekmek, bisküvi ve atıştırmalıklarının neredeyse %100’ü geri dönüştürülebilir olarak tasarlanmasının yanı sıra ürünlerde kullanılan kağıt ve kartonun %99’undan fazlası sorumlu bir şekilde yönetilen ormanlardan temin ediliyor.

Yerel Toplulukları Desteklemek İçin 60 Milyon Euro Bağışladı

2023 yılında Barilla, nüfus artarken gıdaya erişimi teşvik etmek, kapsayıcılığı artırmak, toplumların gelişimini desteklemek ve ülkemizde meydana gelen büyük deprem gibi felaketlerin yaralarının sarılmasına katkı sunmak amacıyla, aralarında Türkiye’nin de dahil olduğu, faaliyet gösterdiği çeşitli ülkelerde toplam 3,2 milyon Euro değerinde nakdi ve 3 bin 200 ton ürün bağışı ile yerel toplulukları destekledi. Barilla, 2010 yılından bu yana yaptığı nakdi yardımların toplamını 60 milyon Euro’ya, ürün bağışını ise 50 bin tona çıkardı.

2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nda şirketin büyüme verilerine de yer verildi. Buna göre Barilla’nın cirosu 2023 yılında 4.869 milyon Euro olarak gerçekleşti. Şirket cironun yaklaşık yüzde 5’ini ürün inovasyonu, verimliliğin ve üretim kapasitesinin artırılması çalışmalarına ayırdı.

Kaynak: HORECA Trend ve Barilla

Devamını Oku
Reklam
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sürdürülebilirlik

SÜT-D Temiz Enerjiyle İklim Değişikliğine Karşı Duralım Çağrısı Yaptı

Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği, Uluslararası Temiz Enerji Günü açıklamasında enerjiye erişim hakkına, temiz enerjinin yaşamdaki vazgeçilemez önemine dikkat çekerek yenilenebilir enerji kaynakları kullanımı, enerji verimliliği uygulamaları ve mevcut en temiz enerji teknolojileri ile iklim değişikliğine karşı duralım çağrısı yaptı.

Yayınlandı

on

İnsan ve gezegenin yararına temiz enerjiye adil ve kapsayıcı bir geçiş için farkındalığı artırma ve harekete geçme çağrısı günü olarak ilan edilen 26 Ocak Uluslararası Temiz Enerji Günü’nde herkesin enerjiye erişim hakkı ile temiz enerjinin yaşamdaki vazgeçilemez önemini vurgulayan İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu  yenilenebilir enerji kaynakları kullanımı, enerji verimliliği uygulamaları ve mevcut en temiz enerji teknolojileri ile iklim değişikliğine karşı duralım çağrısı yaptı.

Uluslararası Temiz Enerji Günü

SÜT-D Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu “Birleşmiş Milletler(BM) Genel Kurulu 2023 kararı ile insan ve gezegenin yararına temiz enerjiye adil ve kapsayıcı bir geçiş için farkındalığı artırma ve harekete geçme çağrısı günü olarak ilan edilen 26 Ocak Uluslararası Temiz Enerji Günü için tarih seçiminde Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) kuruluş günü olan 26 Ocak 2009 esas alındı. Enerji sektörü için dönüm noktası olan IRENA Kuruluş Konferansı’nda 75 ülkenin tüzük imzasıyla küresel enerji gidişatını biyokütle, güneş, rüzgar, su kaynaklarının elektrik, ısı, soğuk, katı-sıvı-gaz yakıtların üretiminde kullanılması ile enerjiye erişim ve enerji güvenliği sağlanması, düşük karbonlu ekonomide büyüme ve refaha ulaşılması hedeflenerek bilgi, teknoloji, politika, strateji, finans için bağımsız, hükümetler arası mükemmeliyet merkezi göreve başladı.Ülkemiz merkezi Abu Dabi’de olan IRENA kurucu ve en etkin  üyelerinden biri olup halen Avrupa Birliği dahil 170 üye bulunmakta” bilgisini vererek Uluslararası Temiz Enerji Günü, temiz enerjinin yaygın bilinirliği için mühim vurgusu yaptı.

Herkes İçin Enerjiye Erişim 

BM 2030 Gündemi için 2015’te üç söz vererek  aşırı yoksulluğu sona erdirme; eşitsizlik ve adaletsizlik ile mücadele; iklim değişikliğini düzeltme için BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları(SKA) ile ilerliyoruz. SKA7’de “Herkes için karşılanabilir, güvenilir, sürdürülebilir ve modern enerjiye erişim sağlama” tanımlı. IRENA, Uluslararası Enerji Ajansı(IEA), BM İstatistik Bölümü (UNSD), Dünya Sağlık Örgütü (WHO) işbirliğinde hazırlanan SKA7’yi Takip Etme:2024 Enerji İlerleme Raporu’nda 2021’de toplam nihai enerji tüketimindeki yenilenebilir enerji kaynaklarının payı yüzde 18,7 olup; 2022 yılında 7,2 milyar insan elektrik şebekesine bağlıyken 685 milyon kişi elektriğe, 2,1 milyar kişi ise temiz pişirme yöntemlerine erişemedi. Temiz enerjiye destek amacıyla gelişmekte olan ülkelere yapılan uluslararası finansal akışların 2022’de 15,4 Milyar Dolar olduğunun belirtildiğine dikkat çeken Prof.Karaosmanoğlu herkes için enerjiye erişim hakkı, insan ve gezegen için temiz enerjiye erişim hakkının önemini ifade etti.

İklim Değişikliği, Karbonsuzlaşma ve Temiz Enerji

İnsan, insan için tüketip üretirken, günlük yaşamda ve iş dünyasında, doğrudan ve dolaylı etkilerle iklim değişikliğine sebep olan sera gazları emisyonu salınır, küresel sıcaklık artar ve iklim değişir. Statista küresel sera gazları 2023 sektörel yüzdesel dağılımında elektrik:26, ulaştırma:15, endüstri:11, tarım:11, yakıt üretimi:10, endüstriyel prosesler: 9,arazi kullanımı, arazi kullanım değişikliği ve ormancılık: 7, binalar 6, atık v.d.: 4 olup enerji kaynaklı emisyonların iklim krizine ciddi etkisi ortadadır.Elektrik üretiminin büyük kısmı kömürlü santral, ulaştırmada ise kara taşımacılığı kökenli. Dünya Meteoroloji Örgütü(WMO) hiç istenmeyen rekorlarla son on yılın  kayda geçen en sıcak on yıl  olduğunu, 2024’ün de sanayi öncesi dönemlere göre 1,55oC daha sıcak olduğunu açıkladı bilgilerini veren Dr. Karaosmanoğlu bu korkutucu sayılar bize enerjide karbonsuzlaşma yolunda temiz enerji ile ilerleme gereğinin tartışılamaz yerini gösteriyor dedi.

İklim Değişikliğine Karşı Duralım

Prof. Karaosmanoğlu “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verisine göre 2023 yılı elektrik üretimi kaynak bazında incelendiğinde, üretimin %36,2’si kömürden, %21,0’i doğal gazdan, %19,3’ü hidrolik enerjiden, %10,3’ü rüzgâr enerjisinden, %6,7’si güneş enerjisinden, %3,4’ü jeotermal enerjiden ve %3,2’si diğer kaynaklardan sağlandı. Kasım 2024 itibarıyla elektrik üretimimiz 318,0 TWh olarak gerçekleşmiş, bu üretimin %40’ı yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanarak Anadolu ve Rumeli’nin doğa sermayesi  güneş, rüzgar, su ve biyokütlesi yerli ve temiz enerjimiz oldu.Haziran 2024 Türkiye İstatistik Kurumu rakamlarına göre ülkemizde 2022’de enerji:71,8, tarım:12,8,endüstriyel işlemler ve ürün kullanımı:12,5, atık:2,9 yüzde oranlarında emisyona neden oldu. “2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi” için enerji kökenli emisyonlarımızı “2053 Uzun Dönemli İklim Değişikliği Stratejisi” doğrultusunda azaltmalıyız. Çünkü hepimiz iklim değişikliğinden sorumluyuz diyen Dr. Karaosmanoğlu iklim değişikliği afetinin daha da kötüsüyle yüzleşmemek için temiz enerji için harekete geçip karbonsuzlaşarak yenilenebilir enerji kaynakları kullanımı, enerji verimliliği uygulamaları ve mevcut en temiz enerji teknolojileri ile iklim değişikliğine karşı duralım çağrısı yaptı.

Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği(SÜT-D): SÜT-D, sürdürülebilir üretim ve tüketim konusunda toplumda güçlü etki yaratmak için faaliyetler yaparak, en iyi enerji, su, atık yönetimi ile kaynak verimli, mevcut en iyi teknolojilerin kullanılması; çevre kirliliği,iklim değişikliği ve biyoçeşitlilik kaybı ile mücadele edilmesi;  insan ve doğa dostu sürdürülebilir yaşam kültürü ile sürdürülebilir kalkınma farkındalığının artırılması için çalışarak bilgi ve kapasite oluşturmak hedefi ile 2013 yılında kamu, iş ve akademi temsilcilerince kuruldu. SÜT-D etkinliklerinde resmi erk, yerel yönetimler, üniversiteler, sivil toplum örgütleri ve medya ile yakın işbirliğinde olma, “Sürdürülebilirlik Yönetimi”   sosyal ve teknik yönleriyle uğraş vermeyi öncelikli görmekte, bugün ve yarında insanoğlunun refah ve konforu için sivil toplum yeşil ve mavi gücünü sunmaktadır.

Kaynak: HORECA TREND ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D)

Devamını Oku

HORECA Tedarik

Gıda Güvenliği ve Sürdürülebilirliği Çevre ve İnsan Sağlığını Tehdit Ediyor

Gıda güvenliği ve sürdürülebilirliği, günümüzde insan sağlığını ve çevreyi korumak adına önemli bir odak noktası haline geldi. Artan nüfus, iklim değişikliği ve kaynakların sınırlı olması, gıda üreticilerinin daha sorumlu ve bilinçli bir şekilde faaliyet göstermesini gerektiren unsurlar olarak öne çıkıyor.

Yayınlandı

on

Bu bağlamda, gıda üreticilerinin güvenli, sağlıklı ve sürdürülebilir gıda üretim süreçlerine yönelik yatırımları ve uygulamaları, yalnızca bugünün değil, gelecek nesillerin de sağlıklı bir dünyada yaşamasına destek olacak. E. Özgörkey Grup’un dondurulmuş gıda markası Feast, son dönemde gıda güvenliği konusunda gündeme gelen konulara dikkat çekti.

Gıda Güvenliği: İnsan Sağlığının Teminatı

Gıda güvenliği, üretimden tüketime kadar her aşamada, gıda ürünlerinin sağlıklı ve güvenilir olmasını sağlamak amacıyla uygulanan bir dizi önlem ve standardı içmektedir. Gıda üreticilerinin en büyük sorumluluklarından biri de, hijyenik koşullarda üretim ve doğru etiketleme yaparak tüketicilere güvenli ürünler sunmaktır. Dünya genelinde gıda kaynaklı hastalıklar, milyonlarca insanı etkilemekte ve sağlık sistemleri üzerinde büyük bir yük oluşturmaktadır. Bu nedenle, gıda güvenliği uygulamalarına yatırım yapmak, hem bireylerin sağlığını korumak hem de toplumların refahını desteklemek için çok önemlidir.

Bununla birlikte, gıda güvenliği sadece üretim sürecinde değil, aynı zamanda gıda tedarik zincirinde de önemli bir rol oynamaktadır. Gıda üreticilerinin, ürünlerini izlenebilir hale getirmeleri ve kalite kontrollerini titizlikle yapmaları, küresel gıda güvenliğini sağlamada büyük bir adımdır. BRCGS, ISO 22000 gibi küresel gıda güvenliği standartlarına uyum sağlamak, gıda üreticilerinin hem iç süreçlerini iyileştirmelerine hem de tüketicilere güvenilir ürünler sunmalarına yardımcı olur.

Sürdürülebilirlik: Geleceğe Yatırım

Sürdürülebilirlik, gıda üreticilerinin çevresel, ekonomik ve sosyal sorumluluklarını göz önünde bulundurarak faaliyetlerini sürdürmelerini ifade eder. Gıda üretiminde kaynakların verimli kullanılması, atıkların en aza indirilmesi ve çevreye duyarlı yöntemlerin benimsenmesi, sürdürülebilirliğin temel taşlarındandır.

Tarım alanlarında yapılan yanlış uygulamalar, su kaynaklarının aşırı kullanımı, toprak erozyonu ve biyolojik çeşitliliğin yok olması gibi sorunlar, hem çevreyi hem de insan sağlığını tehdit etmektedir. Gıda üreticilerinin, bu çevresel zorluklara karşı çözüm üretmek adına atacakları adımlar, uzun vadede sadece çevrenin korunmasına değil, aynı zamanda işletmelerin de sürdürülebilir büyümesine katkı sağlar. Enerji tasarrufu sağlayan teknolojiler, geri dönüşüm sistemleri ve su yönetimi gibi uygulamalar, hem doğanın korunmasına yardımcı olur hem de maliyetleri düşürerek işletmelerin verimliliğini artırır. Ayrıca, karbon ayak izinin azaltılması ve çevre dostu üretim süreçlerinin benimsenmesi, işletmelerin toplumda güvenilirliklerini artırmalarına ve rekabet avantajı sağlamalarına olanak tanır.

Gıda Üreticilerinin Yatırım Yapması Gereken Alanlar

Gıda güvenliği ve sürdürülebilirlik konularında atılacak adımlar, yalnızca çevreyi ve insan sağlığını korumakla kalmaz, aynı zamanda gıda üreticilerinin uzun vadeli başarısını garanti altına alır. Bu alanda yapılacak yatırımlar, daha verimli ve güvenli üretim süreçleri için temel oluşturur. Gıda üreticilerinin odaklanması gereken bazı önemli alanlar şunlardır:

  • Teknoloji ve Ar-Ge Yatırımları: Yenilikçi üretim teknikleri ve sürdürülebilir teknolojilerin geliştirilmesi, üretim süreçlerinin daha verimli ve çevre dostu hale gelmesini sağlar.
  • Eğitim ve Bilinçlendirme: Çalışanların gıda güvenliği ve sürdürülebilirlik konularında eğitilmesi, her aşamada kalite ve güvenliğin artırılmasına yardımcı olur.
  • Sürdürülebilir Tarım Uygulamaları: Doğal kaynakların korunması ve çevreye duyarlı üretim yöntemlerinin benimsenmesi, uzun vadeli gıda güvenliğini ve çevreyi korumayı sağlar.
  • Şeffaflık ve İzlenebilirlik: Ürünlerin kaynağından tüketime kadar olan süreçlerinin izlenebilir hale getirilmesi, güvenli ve sürdürülebilir gıda üretiminin temelini oluşturur.

Feast, BRCGS Sertifikasyon Denetimi’nde Üst Üste 5. kez AA+ Derecesi Aldı

BRCGS, yaklaşık 25 yıldır dünya genelinde gıda güvenliği, bütünlüğü, yasallığı ve kalite yönetimi konusunda referans standartlardan biri olarak kabul edilmektedir. Gıda ve gıda girdisi üreten, işleyen ve paketleyen endüstrilere yönelik bu standart, global izlenebilirlik için bir güvenlik çerçevesi sunar. 130’dan fazla ülkede 22.000’den fazla otorite tarafından benimsenen BRCGS, dünya çapındaki en büyük 10 perakendecinin %70’i, hızlı servis restoranlarının %60’ı ve önde gelen 25 üreticinin %50’si tarafından uygulanmaktadır.

Feast, gıda güvenliği ve sürdürülebilirlik konusundaki yüksek standartlarını bir kez daha kanıtladı. Feast, BRCGS Küresel Gıda Güvenliği Standardı sertifikasyonu için gerçekleştirilen denetimi üst üste 5. kez AA+ derecesiyle tamamladı.

Feast’in bu başarısı, standartlara tam uyum ve tüm operasyonel süreçlerdeki titiz uygulamaların bir sonucudur. Şirket, gıda güvenliği ve çevreye duyarlılık konusunda en yüksek kriterleri uygulamaya devam etmektedir.

Kaynak: HORECA TREND ve Feast

Devamını Oku

Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilir Dünya İçin Akıllı Enerji Yönetimi: İnform Estia Hybrid UPS

Günümüz iş dünyasında kesintisiz güç, operasyonel güvenlik için kritik öneme sahip. Legrand Türkiye Grubu’nun 40 yılı aşkın tecrübesiyle güç elektroniği alanında çığır açmaya devam eden markası İnform’un Estia Hybrid 10-20 kVA UPS modeli, kesintisiz güç kaynağı sağlıyor. Estia Hybrid 10-20 kVA UPS modeli, sistemin tüm çalışma süreçlerini etkin bir şekilde yönetirken, yüksek giriş güç faktörü ve düşük giriş akım harmoniği özellikleri enerji kayıplarını minimize ederek maliyet avantajı sağlıyor.

Yayınlandı

on

Dijitalleşen ve sürekli bağlantıda kalınması gereken modern dünyada, kesintisiz enerji kaynağı artık bir lüks değil, bir zorunluluk haline geldi. İnform, bu ihtiyaca cevap verecek şekilde geliştirdiği UPS serisi ile sadece endüstriyel alanlarda değil, yaşamın her alanında enerji güvenliğini sağlıyor. İnform’un Estia Hybrid 10-20 kVA kapasiteli UPS çözümleri, kullanıcı dostu tasarımı ve yüksek teknolojisi ile evlerden ofislere, veri merkezlerinden kritik altyapılara kadar her yerde güvenilir güç sağlıyor. Geliştirdiği ürünlerle Türkiye UPS sektöründe yeniliklere her zaman öncülük eden İnform’un Estia Hybrid 10-20 kVA UPS modeli, “Double Conversion” teknolojisi sayesinde en zorlu koşullarda bile enerji dalgalanmalarını sıfıra indiriyor.

Sürdürülebilir Enerji Yönetiminde Çözüm: Estia Hybrid UPS

Sadece yüksek teknolojiye değil, çevre dostu çözümlere de önem veren İnform, Estia Hybrid UPS modeli ile sürdürülebilir bir enerji yönetimi sunuyor. Enerji tasarrufu modu, işletmelerin enerji tüketimlerini optimize ederken, karbon ayak izini azaltmaya katkı sağlıyor. Aynı zamanda, yüksek akımlı akü şarj desteği ve otomatik akü test özelliği sayesinde uzun süreli enerji depolama ve güvenilirlik sağlanıyor. Estia Hybrid UPS’in sunduğu geniş haberleşme seçenekleri, kullanıcıların enerji sistemlerini kolayca izlemelerini ve yönetmelerini sağlarken, sistemler ihtiyaçlara göre özelleştirilebiliyor. Kalite (ISO9001) ve Çevre (ISO14001) yönetim sistemi belgelerine sahip üretim tesislerinde standartlara uygun olarak üretilen ve CE belgesine sahip bu ürün, çevreye duyarlı yapısı ve 2 yıllık garanti süresi ile hem çevre dostu hem de uzun ömürlü bir enerji çözümü sunuyor.

Kesintisiz ve Temiz Enerji İçin Güvenilir Çözümler

3 Faz giriş – 3 Faz çıkıştan oluşan Estia Hybrid UPS, geniş haberleşme seçeneğini frekans ve gerilim aralığıyla buluşturmanın ötesinde güçlü ve kompakt tasarımıyla beğeni topluyor. Yüksek güç faktörü ve akıllı akü yönetimi ile optimum seviyede kullanılan akülerini 3-kademeli şarj tasarımıyla da birleştiren Estia, sürdürülebilir bir dünyaya katkı sağlıyor. İşlevsel genişletilmiş kontrol özelliğiyle tasarlanmış LCD paneliyle kullanıcısına kullanım kolaylığı sağlayan Estia, tüm işletmeler için kullanıcı dostu bir çözüm sağlıyor. Kesintisiz ve temiz enerji ihtiyacında, Türkiye’nin ve dünyanın en büyük ve güvenilir çözüm ortağı olmayı ve bu alanda kaliteden ödün vermeden ilerlemeyi kendine ilke edinen İnform, Ar-Ge Merkezi’nin hayata geçirdiği yerli üretim ürünleri ile enerji verimliliği yüksek ve sürdürülebilir çözümler sunuyor.

Kaynak: HORECA TREND ve İnform Estia Hybrid UP

Devamını Oku

Popüler Haberler

Copyright © 2024 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.