Tarladan Sofraya Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu | HORECA TREND
Takip edin!

Sürdürülebilirlik

Tarladan Sofraya Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonu

Küresel gıda lideri Barilla, çevre yönetimi, inovasyon, beslenme ve toplum refahına yönelik 15 yıllık taahhüdünü aktaran 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayımladı. Şirket, dengeli beslenmeyi teşvik eden, yenilenebilir enerji ve stratejik bir vizyonla çevresel sürdürülebilirliği destekleyen bir gıda kültürü yaratma hedefiyle yolculuğuna devam ediyor. 

Yayınlandı

on

Türkiye’deki Bolu fabrikası dahil olmak üzere, dünya çapında toplam 30 tesisinde ürettiği ürünlerle, her gün 100’ü aşkın ülkede milyonlarca sofraya ulaşan gıda lideri Barilla; çevre yönetimi, inovasyon, beslenme ve toplum refahına yönelik 15 yıllık taahhüdünü aktaran 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nu Dünya Çevre Günü’nde yayınladı.

Barilla, dengeli beslenmeyi teşvik eden, yenilenebilir enerji ve stratejik bir vizyonla çevresel sürdürülebilirliği destekleyen bir gıda kültürü yaratma hedefiyle yolculuğuna devam ediyor. Bu hedef doğrultusunda gerçekleştirdiği çalışmaları ile Barilla, dünyanın önde gelen kurumsal itibar araştırmalarından biri olan “2024 Global RepTrak 100” listesinde küresel ölçekte yılın en itibarlı gıda şirketi oldu ve genel listede ise 29’uncu sırada yer alma başarısını gösterdi.

Raporun önsözünde, şirketin yönetimindeki dördüncü kuşağı temsil eden Guido, Luca ve Paolo Barilla kardeşlerin geleceğe dair görüşleri şu şekilde yer alıyor: “Barilla olarak bugün çok daha fazla lezzet, beslenme, gıda güvenliği, çevre, erişilebilirlik, insan, iletişim ve gelecek konularına odaklanıyoruz. Bu konuları odağımıza alırken ise; spagetti, bisküvi, ekmek ya da sos fark etmeksizin tüm ürünlerimizin kalitesinden, yaptığımız işin özünden, aldığımız aksiyonlardan ve markalarımızın değerinden her zamankinden daha fazla söz etmeyi önemsiyoruz. Önümüzde uzun ve dolambaçlı bir yol olduğunun farkındayız, ancak Barilla’daki herkesin bağlılığı ve tutkusu, bizi bekleyen zorluklarla yüzleşmeye, geleceğe doğru yolculuğumuzu planlamaya hazır olmamızı sağlıyor.”

2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nun Barilla’nın “Daha İyi Bir Yaşam İçin Yemek Keyfi” amacına bağlılığını vurguladığını aktaran Barilla Grubu CEO’su Gianluca Di Tondo “Bu taahhüt kapsamında sürdürülebilirlik raporumuz başarılarımızı ve önümüzdeki yıllarda karşılaşacağımız zorlukları aktarıyor. Bu süreçte, iş yapma şeklimizi iyileştirmek için önemli girişimlerde bulunduk. Temel değerlerimize bağlı kalırken, çalışanlarımıza, müşterilerimize, iş ortaklarımıza ve gezegenimize tamamen saygılı, sağlıklı büyüme arzumuz bize rehberlik ediyor” diye konuştu. 

13 Yılda 500 Ürünü Yeniden Formüle Etti

Barilla, 2023 yılının başından bu yana, insanların refahını olumlu yönde etkilemeyi amaçlayan şirketin tüm Ar-Ge ve yatırım faaliyetlerine yön veren bir beslenme kılavuzu olan “Grup Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Modeli”ni geliştiriyor. Bu model ile şirket, müşterilerine sağlıklı bir yaşam tarzına uygun olan lezzetli ve besleyici ürünleri porsiyon bilgileriyle birlikte sunuyor.

Reklam

Barilla, 2010 yılından bu yana yaklaşık 500 ürünün yeniden formüle edilmesini sağlayarak doymuş yağ, şeker ve tuzu azaltıp lif içeriğini artırdı. Ayrıca şirket, 2023 yılında şeker ilavesiz, lif bakımından zengin, karakılçık buğdayı, yulaf, çavdar ve karabuğday gibi buğdaya alternatif tahıllar içeren 16 lezzetli ürünün yanı sıra baklagiller, kuru meyve içeren veya tek porsiyonluk paketlerdeki ürünleri piyasaya sürdü.

Tedarikçi Çeşitliliği ve Kapsayıcılığında Küresel Şampiyon Seçildi

Barilla, hem kendi bünyesinde hem de küresel tedarik zincirinde kapsayıcılığı ve çeşitliliği teşvik etme konusunda da önemli adımlar atmaya devam ediyor. Şirket; cinsiyete dayalı ücret eşitsizliğini ortadan kaldıran ve tedarik zincirinde kültürel değişimi teşvik eden önemli uygulamalara imza atıyor. Bu sayede olumlu bir değişim yaratan ve daha kapsayıcı bir çalışma ortamı sunan şirket, 2018 yılında tedarik zincirinde kültürel değişimi teşvik etmek için bir Küresel Tedarikçi Çeşitlilik Programı da başlatmıştı. Bu çalışmalarıyla şirket, kurumsal alıcılar ile kadınlara ait tedarikçileri bir araya getiren ve kâr amacı gütmeyen küresel bir kuruluş olan WeConnect International tarafından açıklanan Tedarikçi Çeşitliliği ve Kapsayıcılığı Küresel Şampiyonlar listesinin zirvesinde yer aldı.

2020 yılında cinsiyetler arası ücret eşitliğini sağlayan şirket, bu yılın başında ise Küresel Doğum İzni Kurumsal Politikası’nı yürürlüğe aldı. Bu yeni politika ile çalışan annelerin yasal doğum iznine ek olarak, babaların da bu sürece uyum sağlamalarına ve annelere destek vermelerine yardımcı olmak adına, babalara özel en az 12 haftalık izin sağlandı. Evlat edinen anne-babalar da uygulama kapsamına alındı. Barilla bu uygulama ile dünya çapındaki 9.000’den fazla çalışanı için daha da kapsayıcı bir işyeri oluşturmayı ve daha iyi bir iş-yaşam dengesi sağlamayı hedefliyor.

Çevresel Sürdürülebilirlik Vizyonunu Tarladan Sofraya Sürdürüyor

2023 yılında dünya çapındaki 30 tesisinde yaklaşık 2 milyon ton gıda üreten Barilla, tüm tedarik zinciri boyunca daha fazla verimliliği hedefliyor. Üretim tesislerinin iyileştirilmesine yönelik devam eden yatırımlar ve 8.500’den fazla çiftçinin sürdürülebilir tarım projelerine katılımı sayesinde Barilla, yerel tarıma desteğini sürdürüyor. Grubun tüm makarna markalarının temel bileşeni olan durum buğdayının tüm dünyada %89’u, Türkiye’de ise tamamı yerel üreticilerden satın alınıyor.

Şirket, Wasa markası kapsamında iş birliği ile çavdar tedarik zincirinde de bazı rejeneratif tarım projelerinin pilot uygulamasını yürütüyor. Proje kapsamında Almanya ve İsveç’te 14 çiftçiden örtü bitkileri, arazinin minimum düzeyde işlenmesi, ürün rotasyonu ve hedefe yönelik gübre kullanımı gibi rejeneratif tarım tekniklerini uygulamaları istendi.

Reklam

Şirket, sadece 2023 yılında süreç optimizasyonu, üretim tesisi sistemlerinde iyileştirmeler, enerji verimliliği çözümleri ve kendi enerjisini üreten tesislerine 10 milyon Euro’nun üzerinde yatırım yaptı. 2010 yılından bu yana, sera gazı emisyonlarında yüzde 28 ve su kullanımında yüzde 21 azalma sağlanırken, elektriğin yüzde 62’si su, güneş ve rüzgâr gibi yenilenebilir kaynaklardan elde ediliyor. Bu oran Pesto Barilla gibi çeşnilerin ve Wasa, Harrys ve Mulino Bianco gibi markalarla unlu mamüllerin üretiminde yüzde 100’e kadar çıkıyor.

Dünya çapında, Barilla Grubu’nun makarna, sos, pesto, ekmek, bisküvi ve atıştırmalıklarının neredeyse %100’ü geri dönüştürülebilir olarak tasarlanmasının yanı sıra ürünlerde kullanılan kağıt ve kartonun %99’undan fazlası sorumlu bir şekilde yönetilen ormanlardan temin ediliyor.

Yerel Toplulukları Desteklemek İçin 60 Milyon Euro Bağışladı

2023 yılında Barilla, nüfus artarken gıdaya erişimi teşvik etmek, kapsayıcılığı artırmak, toplumların gelişimini desteklemek ve ülkemizde meydana gelen büyük deprem gibi felaketlerin yaralarının sarılmasına katkı sunmak amacıyla, aralarında Türkiye’nin de dahil olduğu, faaliyet gösterdiği çeşitli ülkelerde toplam 3,2 milyon Euro değerinde nakdi ve 3 bin 200 ton ürün bağışı ile yerel toplulukları destekledi. Barilla, 2010 yılından bu yana yaptığı nakdi yardımların toplamını 60 milyon Euro’ya, ürün bağışını ise 50 bin tona çıkardı.

2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nda şirketin büyüme verilerine de yer verildi. Buna göre Barilla’nın cirosu 2023 yılında 4.869 milyon Euro olarak gerçekleşti. Şirket cironun yaklaşık yüzde 5’ini ürün inovasyonu, verimliliğin ve üretim kapasitesinin artırılması çalışmalarına ayırdı.

Kaynak: HORECA Trend ve Barilla

Reklam
Devamını Oku
Reklam
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sürdürülebilirlik

Knorr Sustainable Brands’te Yeni Nesil Onarıcı Tarım Projesini Tanıttı

Türkiye’nin en büyük gıda markalarından biri olan Knorr, 17-18 Eylül’de gerçekleşen Sustainable Brands Konferansı’nda Knorr Yeni Nesil Onarıcı Tarım Projesi’nin lansmanını yaptı. Yeni nesil tarım teknolojileri şirketi Doktar ile iş birliği yaparak onarıcı tarıma geçişte önemli bir adım atan marka, sektöründe öncü olmaya hazırlanıyor.

Yayınlandı

on

2015 yılından beri yaptığı çalışmalarla Türkiye’de temel sebzelerinin tamamını sürdürülebilir tarımla elde eden Knorr, geçtiğimiz Nisan ayında Knorr Yeni Nesil Onarıcı Tarım Projesi ile inovatif tarım alanında öncü bir adım daha attı. Nane üretiminde onarıcı tarım denemesi yapmaya başlayan marka, yeni projesinin detaylarını 17-18 Eylül’de İstanbul Swissotel Bosphorus’ta gerçekleşen Sustainable Brands Konferansı’nda aktardı.

“Toprağa Teknoloji Ekmek: Korkuluktan Yapay Zekâya” başlıklı oturumda Knorr Marka Müdürü ve Unilever Türkiye Gıda Kategorisi Pazarlama Lideri Melisa Kısacık Efeoğlu ve proje partneri Doktar Kurucu Ortağı ve CEO’su Tanzer Bilgen, Gıda Mühendisi Ebru Akdağ’ın sorularını yanıtladı.

Toprağın Sağlığını İyileştirmenin ve Yenilenebilir Ekosistemler Yaratmanın Yolu Onarıcı Tarımdan Geçiyor.

Oturumun açılışını yapan Gıda Mühendisi Ebru Akdağ, Türkiye’de ve dünyada toprak sağlığına dair çarpıcı verileri katılımcılarla paylaştı. Yanlış tarım uygulamalarının doğal bir ekosistem olan toprağa zarar veren en önemli faktörler arasında yer aldığının vurgulandığı oturumda, Knorr Marka Müdürü ve Unilever Türkiye Gıda Kategorisi Pazarlama Lideri Melisa Kısacık Efeoğlu, şunları söyledi: “Knorr olarak sürdürülebilir tarıma dayalı bir marka mirasımız var. Bugün ise sürdürülebilir tarımın yanı sıra toprağı yenileyen sistemler için adım atmamız gerekiyor.”

Unilever’in 2030 yılına kadar olan sürdürülebilirlik hedeflerini ortaya koyduğu Compass stratejisine de değinen Melisa Kısacık Efeoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Knorr Yeni Nesil Onarıcı Tarım Projesi, yenilenebilir doğal ekosistemler yaratmayı hedefleyen Compass stratejimizin de bir parçası. Unilever Türkiye’debir ilk olan projemiz, ülkemizde de baharat kategorisindeki ilk onarıcı tarım girişimi. Şimdilik sadece nane ile küçük ölçekli bir proje olarak başladık; fakat buradan edindiğimiz bilgi ve deneyimleri sektörümüzle paylaşarak bu hareketi büyütmeyi istiyoruz. Ayrıca, projeyle nihai tüketicinin sofrasına da daha kaliteli ürün girmesini sağlayacağız.”

Yapay Zekâ ve Veri Temelli Teknolojiler, Onarıcı Tarım İçin Yenilikçi Çözümler Sunuyor

Reklam

Yeni Nesil Onarıcı Tarım Tarlası’na yerleştirdiği teknolojik cihazlarla tarlada ekimden hasata uçtan uca izlenebilirlik yaratan Knorr, tarladan sürekli veri toplayan ve bu veriyi yapay zekâ ile çiftçiye yönelik bilgiye dönüştüren cihazlar kullanıyor. Markanın proje partneri Doktar tarafından sunulan teknolojik cihazlar, böylece toprağın fazla sulanmasını, gübrelenmesini ve ilaçlanmasını engelliyor.

Doktar Kurucu Ortağı ve CEO’su Tanzer Bilgen şu açıklamalarda bulundu: “Doktar olarak, dijitalleşme yoluyla tarım sektöründe değişim yaratmayı hedefleyen bir tarımsal bilgi şirketiyiz. Çeşitli kaynaklardan topladığımız veriyi yapay zekâ ile tarımsal bilgiye dönüştürüyoruz. Geleneksel tarım uygulamaları fazla sulama, gübreleme ve gereğinden çok kimyasal madde kullanımına sebep oluyor; bu da toprağın organik madde içeriğini azaltıp su tutma kapasitesini düşürüyor. Toprağın sağlığının iyileşmesi ise toprakta canlılığın ve biyoçeşitliliğin artması demek. Böyle bir tarımın mümkün olduğunu biliyoruz. Knorr iş birliğimizle, çiftçinin eski alışkanlıklarını değiştirmesine katkı sunacağız.”

Kaynak: HORECA TREND ve Knorr

Devamını Oku

Sürdürülebilirlik

Tetra Pak, 25. Sürdürülebilirlik Raporu’nu Yayınladı

İnsanı ve gezegeni korumaya yönelik bir yaklaşımla gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirmeyi taahhüt eden Tetra Pak, 25. Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı. Gıda sistemleri, döngüsellik, iklim, doğa ve sosyal sürdürülebilirlik olmak üzere beş alana odaklanan rapora göre Tetra Pak, 2019’dan bu yana değer zinciri sera gazı emisyonlarını yüzde 20 ve kendi operasyonları genelinde sera gazı emisyonlarını yüzde 47 azalttı.

Yayınlandı

on

Tetra Pak’ın sürdürülebilirlik gündemi doğrultusunda kaydettiği ilerlemeyi yansıtan 25. Sürdürülebilirlik Raporu’nda dikkat çekici veriler yer alıyor. Rapor, şirketin geçtiğimiz yıl elde ettiği başarılarının yanı sıra gıdayı, insanları ve gezegeni korumaya yönelik devam eden girişimlerini de vurguluyor.

Rapor, 2019’dan bu yana değer zinciri sera gazı emisyonlarında yüzde 20’lik ve şirketin kendi operasyonları genelinde sera gazı emisyonlarında yüzde 47’lik bir azalma olduğunu gösteriyor. Rapor, ayrıca Tetra Pak’ın tedarikçiler, müşteriler ve diğer paydaşlarla birlikte çalışarak 2050 yılına kadar değer zinciri genelinde net sıfır sera gazı emisyonuna ulaşma yönündeki uzun vadeli hedeflerini destekliyor.

“Dünyada Gıda Sistemlerini Dönüştürmek İçin Üzerimize Düşeni Yapmaya Kararlıyız”

Tetra Pak Başkanı ve CEO’su Adolfo Orive, 25. Sürdürülebilirlik Raporu’nun yayınlanmasına ilişkin şu yorumu yaptı: “Gıda endüstrisi genelinde iş birliği, artan nüfusu sürdürülebilir bir şekilde beslemek için her zamankinden daha önemli. Küresel varlığımız ve uçtan uca çözümlerimiz, bize her gün çiftçiler ve gıda üreticilerinden tedarikçilere, karar vericilere ve tüketicilere kadar değer zincirindeki tüm paydaşlarla iş birliği yapma fırsatları sunuyor. Bu rolün getirdiği sorumluluğun farkındayız. Dünyada gıda sistemlerini dönüştürmek, daha güvenli, dayanıklı ve sürdürülebilir olmasını sağlamak için üzerimize düşeni yapmaya kararlıyız.”

Geri Dönüşüm Programlarına 40 Milyon Euroluk Yatırım

Rapora göre bir diğer önemli dönüm noktası da karbon ayak izini üçte bir oranında (yüzde 33) azaltan ve Tetra Pak’ı dünyanın en sürdürülebilir gıda ambalajını geliştirmeye bir adım daha yaklaştıran, kağıt bazlı bariyer içeren ve yüzde 90 yenilenebilir içeriğe sahip aseptik bir içecek kartonunun piyasaya sürülmesi oldu. 2023 yılında ambalaj araştırma ve geliştirme için 100 milyon euro yatırım yapılırken, 2022’de 106 adet olan sertifikalı yenilenmiş ekipman teslimatı, 2023’te 133 adede yükseldi. Bunun yanı sıra yüzde 7’lik artışla 1,3 milyon ton karton ambalaj toplandı ve geri dönüşüme gönderildi. Ayrıca geri dönüşüm için gönderilen poliAl hacminde yüzde 14’lük artış oldu.

Reklam

25. Sürdürülebilirlik Raporu, ayrıca Tetra Pak’ın üretim süreçlerinde yaptığı iyileştirmelerin sonuçlarını da ortaya koydu. Rapor kapsamında toplam 10,4 milyar bitki bazlı paket ve 12,6 milyar bitki bazlı kapak satışının gerçekleştirildiği açıklanırken, üretim operasyonlarındaki solvent emisyonlarında yüzde 28,9 azalma kaydedildi.

Türkiye Faaliyetlerine de Yer Verildi

Raporda Tetra Pak’ın Türkiye operasyonlarıyla ilgili de bazı bilgiler yer alıyor. Üretim sürecindeki atıkları katma değerli ürünlere dönüştürmek için gıda kaybını ve israfını azaltmaya yardımcı gıda işleme teknolojileri geliştiren Tetra Pak, 2030’a kadar uygulama işleme hatlarında ürün kaybında yüzde 50 azalma sağlamayı hedefliyor. Bu amaç doğrultusunda Tetra Pak, 2023 yılında yerinde yemek hizmeti veren tüm tesislerinde gıda atıklarını azaltma çalışmalarına devam etti. Örneğin İzmir fabrikası, gıda atıklarının yüzde 40’ından fazlasını hayvan barınaklarına bağışladı, geri kalan atıklar ise enerji geri kazanımı için kullanıldı.

Tetra Pak’ın raporun tamamında odaklandığı gıda sistemleri, döngüsellik, iklim, doğa ve sosyal sürdürülebilirlik alanlarının her biri, ambalajlama, işleme ve hizmet işletmeleri genelinde sürdürülebilirliğin de önemli bir parçası olduğu 2030 Stratejisi tarafından destekleniyor. Bu alanlardaki ilgili amaç ve hedefler düzenli olarak izleniyor, yönetiliyor ve raporlanıyor.

Kaynak: HORECA Trend ve Tetra Pak

Reklam
Devamını Oku

Sürdürülebilirlik

Yediyol Holding’in Küresel Pazardaki Etkisi Artıyor

Yediyol Holding’in bünyesinde yer alan Agrotermal, 2024 yılının ilk altı ayında yaklaşık 1.275 ton domates üretimi gerçekleştirerek büyük bir başarıya imza attı. Bu önemli üretim hacmi, şirketin Avrupa Birliği ülkelerine yaptığı ihracatla küresel pazardaki etkisini güçlendirdiğini ve tarım sektöründeki etkisini arttırdığını gösteriyor. Tarım alanındaki bu başarılı performansıyla hem yerel hem de uluslararası piyasalarda dikkat çekmeye devam ediyor.

Yayınlandı

on

Yediyol Holding’in bünyesinde yer alan Agrotermal, 2024 yılının ilk altı ayında yaklaşık 1.275 ton domates üretimi gerçekleştirerek büyük bir başarıya imza attı. Bu önemli üretim hacmi, şirketin Avrupa Birliği ülkelerine yaptığı ihracatla küresel pazardaki etkisini güçlendirdiğini ve tarım sektöründeki etkisini arttırdığını gösteriyor. Tarım alanındaki bu başarılı performansıyla hem yerel hem de uluslararası piyasalarda dikkat çekmeye devam ediyor.

Yenilenebilir Enerji Yatırımları ve Sürdürülebilir Tarım Stratejileri

2024 yılı için belirlenen stratejik hedefler doğrultusunda Agrotermal, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik yeni yatırım projeleri geliştirmektedir. Bu projeler, tarım sektöründe sürdürülebilir büyümeyi desteklemeyi ve çevresel etkileri azaltmayı amaçlamaktadır. Şirketin, tarımda yenilikçi teknolojiler ve yeşil enerji çözümleriyle sektördeki çevresel etkilerini minimize etme hedefi, sektördeki liderliğini pekiştirmektedir.

2025 Yılında Tarım ve Turizm Sektörlerinde Büyüme Planları

Agrotermal, 2025 yılına yönelik olarak tarım ve turizm sektörlerinde genişleme öngörüyor ve bu iki sektörde liderlik hedefiyle stratejik adımlar atmayı planlıyor. Tarım ürünleri ihracatında gözlemlenen artış, global taleplerin yükseldiğini ve Agrotermal’in dünya genelinde yeni pazarlar oluşturma hedefini destekliyor. Şirket, tarım alanında 5 milyon metrekarelik bir üretim sahası için Ar-Ge ve teknoloji yatırımları yapmayı planlıyor.

Yeni Ürünler ve Stratejik Ortaklıklar ile Pazar Büyütme

Reklam

Agrotermal, 2024 yılı içinde piyasaya sürülmesi planlanan yeni ürünler arasında domates, biber, patlıcan, kavun, karpuz ve çeşitli meyve gruplarını sunmayı hedefliyor. Ayrıca, stratejik ortaklıklar kurma planları doğrultusunda 2025 yılı yatırım takviminde öncelikli olarak Türkiye’de ve sonrasında diğer ülkelerde hedeflerine ulaşmayı planlamaktadır. Şirket, sürdürülebilir tarım ve yenilenebilir enerji alanlarındaki ilerlemeleriyle sektördeki liderliğini daha da güçlendirmeye devam edecektir.

Pestisit Kalıntısına Rastlanmayan Domatesler

Yenilikçi ve sürdürülebilir tarım yöntemleriyle teknolojik çözümleri birleştirerek tarım sektöründe öncü olan Agrotermal, yüksek verimlilik sunmanın yanı sıra, sağlıklı ve güvenilir içerikli ürünler tedarik etmeye devam ediyor. Son zamanlarda gıda endüstrisinde önemli bir konu olan pestisit kullanımıyla ilgili yaptığı Ar-Ge çalışmalarıyla ses getiren marka, laboratuvar testlerinde herhangi bir pestisit kalıntısına rastlanmayan ürünleriyle tüketicilerin doğallık arayışına da yanıt veriyor.

Kaynak: HORECA Trend ve Agrotermal

Devamını Oku
Reklam
Reklam

Popüler Haberler

Copyright © 2024 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.