Marriott International CEO’su Türkiye Ziyaretinde Ülkedeki Büyüme Planlarının Altını Çizdi | HORECA TREND
Takip edin!

Otel

Marriott International CEO’su Türkiye Ziyaretinde Ülkedeki Büyüme Planlarının Altını Çizdi  

Marriott International Başkanı ve CEO’su Anthony Capuano, Türkiye ziyareti sırasında, ülkedeki büyüme planlarının altını çizdi, 2025 sonuna dek 20’den fazla otel açılışı planlandığını ve portföye yaklaşık 3.000 yeni odanın eklenmesinin öngörüldüğünü aktardı. Türkiye turizm sektörünün büyümesinin bir yansıması olan bu genişleme planı ile Türkiye’de binlerce kişiye istihdam sağlanacağına değindi.

Yayınlandı

on

Türkiye’de 40 yılı aşkın süredir başarılı operasyonlarla dolu güçlü bir geçmişe sahip Marriott International için Türkiye pazarı, şirketin Avrupa’daki büyüme stratejisinin önemli bir parçası olmaya devam ediyor. Bugün yedi şehirde ve 20 farklı marka şemsiyesi altında 50’den fazla tesis ve 8 bini aşkın odadan oluşan portföye sahip şirket, Türkiye pazarındaki yaygınlığını son 5 yılda neredeyse ikiye katladı.

Capuano, “Türkiye, zengin kültürel mirası, doğal güzellikleri, çeşitli seyahat deneyimleri ve otantik misafirperverliğiyle aranan bir destinasyon. Marriott International olarak, pazardaki uzun süreli varlığımız ve güçlü büyüme planlarımız aracılığıyla Türkiye’nin turizm sektörünün büyümesine ve çeşitlenmesine katkıda bulunma fırsatına sahip olmaktan gurur duyuyoruz.”

Capuano, Türkiye ziyareti sırasında Marriott’un Türkiye’deki büyüme planlarını görüşmek üzere otel sahipleri ve yatırımcılarla bir araya geldi. Capuano ayrıca otel ekiplerini de ziyaret ederek şirketin çalışanlarının gelişimi konusundaki hassasiyetini ve Türkiye’de kapsayıcı ve çeşitli bir liderlik kadrosu oluşturmanın önemini vurguladı. Planlar arasında, öğrencilere Türkiye’deki Marriott otellerinde eğitim görme, iş tecrübesi edinme ve diploma kazanma fırsatı sunacak bir otelcilik okulu ile iş birliği yaparak pazara yönelik özel bir program başlatılması da yer alıyor.

Marriott, kapsayıcılık kültürü doğrultusunda, geçtiğimiz yıl yüksek potansiyele sahip kadın liderleri, kariyerlerinin bir sonraki adımına hazırlamak amacıyla özel olarak tasarlanan Kadın Liderlik Girişimi’ni başlattı.

2025’e Kadar Portföy Genişletme Planları

Marriott’un Türkiye’deki büyüme planları dahilinde 2025 sonuna dek lüks, premium, odaklı hizmet ve ekonomi olmak üzere tüm segmentlerde toplamda 20’den fazla yeni otelin açılması öngörülüyor.

Marriott Eylül 2023’te, Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da güvenilir ve uygun fiyatlı konaklamaya artan talep üzerine Four Points Express by Sheraton markasının lansmanını gerçekleştirdi. Yakın zamanda bu markanın dünyadaki ilk oteli olan Four Points Express by Sheraton Bursa açıldı. Türkiye, Four Points Express by Sheraton markasının büyümesi için önemli bir pazar olup, bu yıl içinde; Four Points Express by Sheraton Istanbul Taksim Square de dahil olmak üzere Ankara, Antalya ve İstanbul’da dört otelin daha açılması planlanıyor.

Şirketin odaklı hizmet segmentindeki markalarından Moxy Hotels’in Türkiye’ye İstanbul ve İzmir’deki projelerle giriş yapması bekleniyor. AC by Marriott portföyünün İstanbul ve İzmir’deki yeni otellerle genişlemesi, Aloft Hotels ve Residence Inn by Marriott portföylerinin de gelecek yıl açılacak otellerle genişlemesi planlanıyor.

Şirket, premium segmentte ise Cappadocia Marriott Hotel ve Sheraton Hotel & Thermal Spa Uşak açılışlarıyla birlikte Kapadokya ve Uşak’taki ilk otellerini açmayı planlıyor. Genişleme planları Marriott Executive Apartments markasını da içeriyor.

Yakın zamanda açılan Sanasaryan Han, a Luxury Collection Hotel, İstanbul’un ardından şirket, 2025 yılında Legacy Ottoman, a Luxury Collection Hotel, İstanbul’un da eklenmesiyle lüks segmentteki konumunu güçlendirmeyi planlıyor.

Türkiye şu anda her biri farklı segmentlerde farklı deneyimler sunan 20 Marriott Bonvoy markasına ev sahipliği yapıyor. Türkiye’de halihazırda faaliyet gösteren markalar şöyle: lüks segmentte St. Regis Hotels & Resorts, The Ritz-Carlton, The Luxury Collection, EDITION ve JW Marriott; premium segmentte Marriott Hotels, Sheraton Hotels & Resorts, Renaissance Hotels, Le Méridien, Westin Hotels, Tribute Portfolio, Autograph Collection, Delta Hotels by Marriott, Marriott Executive Apartments ve Design Hotels; odaklı hizmet segmentinde Four Points by Sheraton, Aloft Hotels, Residence Inn by Marriott ve AC Hotels by Marriott; ve ekonomi segmentinde Four Points Express by Sheraton.

Marriott International Hakkında

Marriott International, Inc. (NASDAQ: MAR), Bethesda, Maryland, ABD merkezlidir ve 139 ülke ve bölgeye yayılan 30’dan fazla lider marka altında yaklaşık 8.800’den fazla tesisten oluşan bir portföyü kapsar. Marriott, tüm dünyada otel işletmeciliği yapmakta ve franchise vermektedir. Şirket öncü sadakat programı Marriott Bonvoy®’u sunmaktadır. Daha fazla bilgi için, lütfen www.marriott.com adresindeki web sitemizi ve en son şirket haberleri için, www.marriottnewscenter.com adresini ziyaret edin. Ek olarak bizimle Facebook’ta, Twitter’da ve Instagram’da @MarriottIntl ile bağlantı kurun.

Kaynak: HORECA Trend ve Marriott International

Devamını Oku
Reklam
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Genel

The Peninsula Istanbul, Dünyanın En İyileri Arasında

The Peninsula Istanbul, New York merkezli seyahat dergisi Travel + Leisure tarafından her yıl okuyucu oylarıyla hazırlanan ve dünya genelindeki en iyi otelleri belirleyen Travel + Leisure 2025 “Top 500 Hotels” listesinde yer aldı. 

Yayınlandı

on

Travel + Leisure 2025 “Top 500 Hotels” listesinde Travel + Leisure’ın okuyucuları arasında dünyanın dört bir yanındaki seyahat deneyimleri ile ilgili düzenlediği anket ile yılın en iyi otellerine yer veriliyor. The Peninsula Istanbul, Travel + Leisure dergisinin yayınladığı, seyahat dünyasının en güvenilir otel rehberlerinden biri olarak kabul edilen “Top 500 Hotels” listesinde yer alarak, lüks otelcilik alanındaki başarısını bir kez daha ortaya koyuyor. Her yıl düzenlenen “World’s Best Awards” anketinin sonuçlarına dayalı olarak belirlenen “Top 500 Hotels” listesi, dünya çapında en yüksek puanları alan otelleri sıralamaktadır. Travel + Leisureın yalnızca olağanüstü hizmet anlayışı, benzersiz konumu ve konuklarına sunduğu unutulmaz deneyimlerle dikkat çeken oteller dahil edildiği 2025 “Top 500 Hotels” listesinde yer alan The Peninsula Istanbul, İstanbul’un tarihi ve kültürel zenginlikleriyle iç içe konumu, Boğaz manzaralı odaları ve modern olanaklarıyla konuklarına eşsiz bir konaklama deneyimi sunuyor. Bu başarı, The Peninsula Istanbul’un dünya çapındaki misafirperverlik anlayışının ve mükemmel hizmetinin bir yansımasıdır.

The Peninsula Hotels’in dünya çapındaki zarif ve lüks otel portföyünün üyesi ve Türkiye’deki ilk oteli The Peninsula Istanbul, Karaköy semtinde üçü tarihi olmak üzere dört binadan oluşuyor. Otel, özel olarak dizayn edilen farklı kategorilerdeki 177 adet oda ve süit, tarihi yarımada manzaralı davet alanları, teras bahçeleri ve dış mekanları ile eşsiz bir deneyim sunuyor. Karaköy’de müze, restoran ve butiklerin yer aldığı bir deniz kıyısı yaşam projesi olan Galataport’taki konumu ile The Peninsula Istanbul; Galata Kulesi, Galata Köprüsü, Ayasofya Camii, Sultanahmet Camii ve Topkapı Sarayı’na yürüme mesafesinde benzersiz bir konaklama deneyimi vadediyor.

The Peninsula Istanbul, daha önce de Travel + Leisure dergisi okuyucuları oyları ile belirlenen 2024 World’s Best Awards listesinde “No. 1 Europe City Hotel” (Avrupa’nın En İyi Şehir Oteli) olarak seçilmişti.  Bu prestijli liste, her yıl dünya genelinde öne çıkan yeni otelleri belirleyerek, seyahat tutkunlarına ilham kaynağı olmayı amaçlıyor.

Kaynak: HORECA TREND ve The Peninsula Hotels

Devamını Oku

Otel

LÖSEV’den Adress Istanbul’da Çocuklarla Renkli Bir 23 Nisan Kutlaması

LÖSEV’e kayıtlı lösemi ve kanser ile mücadele eden çocuklar, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı coşkusunu Address Istanbul’un ev sahipliğinde hep birlikte yaşadı. Mustafa Kemal Atatürk tarafından kendilerine armağan edilen bu özel bayramı, minikler Address Istanbul’da gerçekleşen etkinliklerle kutladılar. Bayram sevincini doyasıya oyunlar ve danslarla kutlayan çocuklar, unutulmaz bir 23 Nisan yaşadılar.

Yayınlandı

on

Bütün çocukların eşit doğduğuna ve en iyi bakım ve tedaviye eşit haklara sahip olduğuna inanan LÖSEV, 26 yıldır lösemili çocuklar başta olmak üzere tüm çocukluk çağı kanserleriyle mücadele eden minik kahramanlara umut olmaya devam ediyor. Minik kahramanlar, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda Address Istanbul’da düzenlenen etkinliklerde bir araya gelerek eğlenceli bir gün geçirdi. Etkinlik, açılış konuşmasıyla başlayarak, çocukların duygu dolu şiirlerini okuması ve izleyicilere unutulmaz anlar yaşatmalarıyla devam etti. Eski bayramların coşkusunun yaşandığı etkinlikte, çocuklar dans gösterileri sergilerken, LÖSEV Çocuk ve Gönüllü Korosu da sahne aldı. Ayrıca yüz boyama, karikatür atölyesi gibi etkinlikler ve Bubble Show gösterisi ile keyifli anlar yaşandı. Oyunlar, yarışmalar ve palyaço gösterisi ile çocuklar adeta bayramın coşkusunu yeniden keşfettiler.

Kaynak: HORECA TREND ve Address Istanbul

Devamını Oku

Cafe

Personel Eğitimi ve HORECA Sektöründe Önemi

HORECA sektörü muazzam bir güce sahiptir. Bu güç, çalışanları tarafından harekete geçirilir. Onlara yatırım yapmak, becerilerini geliştirmek ve sektörün sürekli gelişen zorluklarıyla yüzleşecek donanıma sahip olmalarını sağlamak yalnızca tavsiye edilen bir şey değil, aynı zamanda bir zorunluluktur. Ne demişler: “İyi eğitimli personel, başarılı bir işletmenin belkemiğidir.”

Yayınlandı

on

Oteller, Restoranlar, Cafe ve Catering hizmetlerini kapsayan HORECA sektörü, personel eğitimi konusunda oldukça dikkatli. İnkâr edilemez bir şekilde modern ekonomilerin temel taşlarından birini oluşturan HORECA sektörünün başarısının ayrılmaz bir parçası da her gün faaliyetlerini yürüten personeldir. Bu nedenle, personel eğitimi yalnızca bir prosedür olarak değil, işletmenin sürdürülebilirliğini, müşteri memnuniyetini ve genel büyümeyi sağlamada kritik bir bileşen olarak ortaya çıkmaktadır. HORECA sektöründe personel eğitiminin neden hayati önem taşıdığına dair detayları inceleyelim.

HORECA’nın Dinamik Doğası

Öncelikle, eğitimin önemini anlamak için HORECA endüstrisinin doğası gereği dinamik karakterini kabul etmek gerekir. Sürekli evrilen müşteri tercihleri, teknolojik gelişmeler ve değişen pazar dinamikleri nedeniyle işletmelerin daima tetikte olması gerekir. Bu çevikliğe ulaşmak için donanımlı ve uyumlu bir personel kritik önem taşır.

HORECA’nın bu engin manzarasında, işletmeler gastronomi, oda estetiği veya etkinlik formatları gibi trendlerin yükselişine de tanık olurlar. Bu trendleri kavramak, öngörmek ve uyum sağlamak üzere eğitilmiş proaktif bir işgücü gerektirir. Dahası, sektör teknolojiyle daha entegre hale geldikçe, personelin yalnızca geleneksel rollerde değil, aynı zamanda modern araç ve platformları kullanma konusunda da yetkin olmasını sağlamak gerekir.

Buna ek olarak, HORECA sektörünün küresel doğası, özellikle de turistlerin yoğun olduğu bölgelerde, her gün farklı müşterilere hizmet sunma anlamına gelir. Çeşitli beslenme gereksinimlerini anlamaktan hizmet görgü kurallarındaki kültürel nüansları tanımaya kadar, personelden talep edilenler çok yönlüdür ve sürekli değişmektedir. Dolayısıyla eğitim, bu dinamik zorluklar ile kaliteli hizmetin istikrarlı bir şekilde sunulması arasındaki köprü hâline gelir.

HORECA Sektörü ve Personel Eğitimi

Gelişmiş Müşteri Deneyimi: İyi eğitimli personel üstün ve tutarlı bir hizmet kalitesi sağlayabilir. İster bir oteldeki resepsiyon görevlisi ister bir restorandaki garson olsun, donanımlı çalışanlar müşteri deneyimini yükselterek tekrar iş yapılmasını ve olumlu yorumlar almanızı sağlayabilir.

Operasyonel Verimlilik: Eğitim, personeli görevleri daha etkili bir şekilde yerine getirmeleri için bilgi ve becerilerle donatır. Bu da operasyonel verimliliği artırır, hataları azaltır ve uzun vadede maliyetleri önemli ölçüde düşürebilir.

Çalışanları Elde Tutma ve Memnuniyet: İstikrarlı bir şekilde personel eğitimi alan çalışanlar kendilerini değerli hisseder ve başka bir yerde fırsat arama olasılıkları azalır. Bu durum yalnızca işe alma ve işe yerleştirme ile ilgili maliyetlerden tasarruf etmekle kalmaz, aynı zamanda pozitif bir çalışma kültürünü de teşvik eder.

Standartlara ve Yönetmeliklere Bağlılık: HORECA sektörü genellikle sıkı sağlık ve güvenlik yönetmeliklerine sahiptir. Düzenli eğitim, personelin her zaman standartlara uygun olmasını sağlayarak yasal komplikasyon riskini azaltır.

Anlık faydaların ötesinde personel eğitimi, farklı bir marka imajı oluşturmada çok önemli bir rol oynar. Sonuçta müşteriler, personel ile etkileşimlerini genellikle ziyaretlerinin diğer yönlerinden daha canlı bir şekilde hatırlar. Hem olumlu hem de olumsuz bu anılar, bir markaya ilişkin genel algılarının şekillenmesinde kritik bir rol oynar.

Ayrıca, anlık çevrimiçi incelemeler ve sosyal medya geri bildirimleri çağında, personelin performansı sürekli inceleme altındadır. Doğru eğitim, sahne ışıklarının lehte yanmasını sağlayarak her müşteri etkileşimini potansiyel bir olumlu referansa dönüştürür. Birbirine bağlı bu dijital çağda, tek bir istisnai hizmet deneyiminin dalgalanma etkileri iş büyümesi için önemli olabilir.

Personel eğitimi almış bir garson, tepsi ile içecekleri servis ediyor.

HORECA sektörü, personel eğitimi konusunda oldukça dikkatli.

HORECA Personel Eğitimi Spektrumu

HORECA sektöründe personel eğitimi herkese uyan tek bir çözüm tasarısı niteliğinde değildir. Farklı roller, çeşitli eğitim yaklaşımları gerektirir:

Teknik Eğitim: Bu, belirli bir mutfak cihazını çalıştırmak veya bir otel yönetim yazılımını kullanmak gibi belirli becerilerle ilgilidir.

Teknik personel eğitimi alanının ayrıntılarına indiğimizde, bunun yalnızca ekipman veya araçları anlamakla ilgili olmadığını görürüz. Bu eğitim aynı zamanda onların arkasındaki prensipleri bilmeyi de içerir. Örneğin, bir şef yalnızca fırın kullanmak için eğitilmez, aynı zamanda pişirme bilimini, lezzet kombinasyonlarının ardındaki kimyayı ve ısı fiziğini de anlar. Bu bilgi derinliği, aşina olmadıkları ekipmanlarla veya beklenmedik zorluklarla karşılaştıklarında bile uyum sağlayabilmelerini ve işlerini teslim edebilmelerini sağlar.

Dahası, teknoloji geliştikçe yeni alet ve makineler de HORECA’nın mekanlarına girer. İster en yeni kahve demleme aparatı ister sofistike bir otel rezervasyon sistemi olsun, sürekli teknik eğitim, personelin müşteri deneyimini geliştirmek için yeni araçların potansiyelini en üst düzeye çıkarmaya hazır bir şekilde beklentilerin ötesinde kalabilmesini sağlar.

Yumuşak Beceri Eğitimi: Müşterilerle doğrudan etkileşime giren roller için gereklidir. Buna iletişim becerileri, çatışma çözümü ve duygusal zekâ dahildir.

Teknik yeterlilik esas olmakla birlikte, ortalama bir HORECA kuruluşunu dikkate değer bir kuruluştan ayıran şey genellikle sosyal becerilerdir. İletişim ve çatışma çözümüne ek olarak, empatiye de vurgu yapılmaktadır. Kendini müşterinin yerine koyabilmek, onların ihtiyaçlarını, arzularını ve hatta dile getirilmeyen endişelerini anlayabilmek paha biçilmezdir. Bu kişisel dokunuş genellikle kalıcı müşteri ilişkilerine ve sadakate yol açar.

HORECA sektöründeki bir diğer kritik sosyal beceri de uyumluluktur. Hizmet sektörünün öngörülemezliği göz önüne alındığında – ani müşteri akınlarından elektrik kesintisi veya tedarik sıkıntısı gibi beklenmedik zorluklara kadar – personelin soğukkanlılığını korurken hızlı kararlar alarak ayakları üzerinde düşünmesi gerekir. Rol yapma veya durum analizi içeren eğitimler bu becerilerin geliştirilmesine yardımcı olarak çalışanları gerçek dünya senaryolarına hazırlar.

Sağlık ve Güvenlik Eğitimi: Gıda ve kamusal alanlarla yakın etkileşim göz önüne alındığında bu çok önemlidir. Gıda güvenliği, hijyen standartları ve acil durum prosedürlerini kapsar.

Bu eğitim, sağlık kurallarını ve güvenlik yönetmeliklerini anlamanın ötesinde, personele sorumluluk duygusu aşılar. Personel yalnızca kurallara uymakla kalmaz, aynı zamanda müşteri sağlığı ve güvenliğinin de koruyucusu olur. Düzenli el yıkama veya uygun gıda saklama teknikleri gibi alışkanlıkların öneminin yalnızca yönetmelikler olarak değil, ahlaki görevler olarak altının çizilmesi, bunların ciddiyetle ele alınmasını sağlayabilir.

Ayrıca, günümüz dünyasında ruh sağlığı ve emniyetine daha fazla odaklanılmaktadır. Özellikle HORECA sektöründeki gibi yüksek stresli işlerde, kişinin kendisinde veya iş arkadaşlarında tükenmişlik veya stres belirtilerini tanıması çok önemli hâle gelmektedir. Eğitim oturumları artık sıklıkla zihinsel esenlik unsurlarını içeriyor ve personelin gerektiğinde nasıl yardım isteyeceğini veya destek sunacağını bilmesini sağlıyor.

Kültürel Duyarlılık Eğitimi: HORECA işletmeleri genellikle uluslararası bir müşteri kitlesine hitap ettiğinden, farklı kültürleri anlamak ve saygı göstermek müşteri deneyimini önemli ölçüde geliştirebilir.

HORECA sektörünün küresel cazibesi, işletmelerin kendilerini genellikle bir kültür mozaiğine seslenirken bulmaları anlamına gelmektedir. Kültürel duyarlılık eğitimi artık temel yapılması ve yapılmaması gerekenleri anlamakla ilgili değildir. Kültürlerin daha derin nüanslarına inerek, personelin müşteri davranışlarını ve tercihlerini şekillendiren geçmişleri, gelenekleri ve değerleri anlamasına yardımcı olur.

Dahası, kapsayıcılık konusundaki farkındalığın küresel ölçekte artmasıyla birlikte, kültürel duyarlılık eğitimi farklı cinsiyet kimliklerini, engelleri ve hatta veganlık gibi ideolojiye dayanan beslenme tercihlerini anlamayı ve bunlara hitap etmeyi de kapsamaktadır. Böylesine geniş kapsamlı bir eğitim, geçmişleri veya tercihleri ne olursa olsun her müşterinin görüldüğünü, saygı duyulduğunu ve değer verildiğini hissetmesini sağlar.

Günümüz eğitimi aynı zamanda personelin ruhsal sağlığına da odaklanmaktadır. Birçok HORECA işinin yüksek stresli doğası göz önüne alındığında, stres yönetimi, esneklik ve hatta farkındalığa odaklanan kurslar giderek daha önemli hâle gelmektedir. Bu bütünsel yaklaşım, çalışanların olumlu bir tavır sergilerken işlerinin getirdiği baskılarla başa çıkabilecek donanıma sahip olmalarını sağlar.

Benzer şekilde, HORECA sektöründeki personel eğitimi artık çevresel sürdürülebilirlik konularını da içermektedir. Çevre dostu uygulamalar konusunda artan bilinçle birlikte, personel atık yönetimi, enerji tasarrufu ve sürdürülebilir kaynak kullanımı konularında rehberliğe ihtiyaç duymaktadır. Eğitimi küresel sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumlu hâle getirerek işletmeler yalnızca operasyonel verimliliklerini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda çevre bilincine sahip müşteriler nezdindeki marka imajlarını da güçlendiriyor.

Personel Eğitimi ve Karşılaşılan Zorluklar

Eğitimin faydaları yadsınamaz olsa da bazı zorlukları da vardır. Birçok işletme, özellikle de küçük işletmeler için bütçe kısıtlamaları önemli bir engel teşkil edebilir. Ayrıca, HORECA sektöründeki yüksek devir hızı bazen işverenleri eğitime büyük yatırım yapmaktan caydırmaktadır. Ancak eğitimi kısa vadeli bir maliyetten ziyade uzun vadeli bir yatırım olarak görmek önemlidir.

HORECA sektörünün gelişmesi için personel eğitimine daha fazla odaklanılması gerekiyor. Müşteri beklentileri arttıkça ve rekabet sertleştikçe, sürekli öğrenmeye ve çalışan gelişimine öncelik veren işletmeler şüphesiz öne çıkacaktır.

HORECA işletmeleri, düzenli geri bildirimleri entegre ederek, gelişmiş eğitim metodolojilerini benimseyerek ve sürekli öğrenme kültürünü teşvik ederek hizmet mükemmelliğinin zirvesinde kalmalarını sağlayabilir.

Geleceğe Uzanan Yol

Personelden gelen geri bildirimlerin eğitim modüllerine dahil edilmesi de yükselen bir diğer eğilimdir. Ne de olsa ön saflarda yer alan ve zorlukları ilk elden deneyimleyen kişiler onlardır. Onların gerçek dünya senaryolarına ilişkin görüşleri, daha ilgili ve etkili eğitim oturumlarının şekillendirilmesine yardımcı olabilir. Eğitime yönelik bu işbirlikçi yaklaşım yalnızca içerik kalitesini iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda geri bildirimlerinin değerli ve etkili olduğunu hissettikleri için çalışanların moralini de yükseltir.

Gelecekteki eğitimin bir diğer önemli yönü de ölçeklenebilirlik olacaktır. İşletmeler büyüdükçe, genişledikçe veya franchise verdikçe, eğitim modülleri büyük bir revizyon olmadan ölçeklendirilebilecek veya değiştirilebilecek şekilde tasarlanmalıdır. Bu, işletmenin büyüklüğü veya konumu ne olursa olsun, personel eğitiminin tutarlı ve markanın değerleri ve hedefleriyle uyumlu kalmasını sağlar.

Geniş bir alana yayılan ve ekonomiler üzerinde doğrudan etkisi olan HORECA sektörü muazzam bir güce sahiptir. Bu güç, çalışanları tarafından harekete geçirilir. Onlara yatırım yapmak, becerilerini geliştirmek ve sektörün sürekli gelişen zorluklarıyla yüzleşecek donanıma sahip olmalarını sağlamak yalnızca tavsiye edilen bir şey değil, aynı zamanda bir zorunluluktur. Ne demişler: “İyi eğitimli personel, başarılı bir işletmenin belkemiğidir.”

 

Kaynak: HORECA TREND

Devamını Oku

Popüler Haberler

Copyright © 2025 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.