Vegan Beslenme Nedir? Çocuklar ve Hamileler için Uygun Mu? | HORECA TREND
Takip edin!

Sağlıklı Beslenme

Vegan Beslenme Nedir? Çocuklar ve Hamileler için Uygun Mu?

Vegan beslenme son yıllarda tercih edilen bir beslenme şekli. Uzmanlar vegan beslenirken sağlığımızı kaybetme riskine değindi.

Yayınlandı

on

Vegan beslenme son yıllarda en çok konuşulan beslenme biçimi. Uzmanlar, vegan beslenme ve vegan diyet hakkında bilgiler verdi.

Son yıllarda vegan beslenmeyi tercih edenlerin sayısında artış olduğu gözlenirken, hayvanlardan elde edilen hiçbir gıdayı yememeyi içeren katı bir beslenme modeli olan vegan beslenmenin sağlıklı olup olmadığı da tartışılıyor. Dengeli ve çeşitli bir vegan diyet oluşturmak için daha fazla planlama ve hazırlık gerekebildiğini ifade eden uzmanlar, vegan beslenmede protein gereksinimlerinin bitkisel kaynaklı besinlerden sağlandığını söylüyor.

B12 Sadece Hayvansal Kaynaklı Besinlerde Var

B12 vitamininin sadece hayvansal kaynaklı besinlerde bulunduğunu ve o nedenle veganların B12 ile zenginleştirilmiş bitkisel sütler ve tahılları tüketmeyi tercih etmesi gerektiğini anlatan Beslenme Uzmanı Öğr. Gör. Kübra Şahin, “Süt ve süt ürünleri vegan diyetinde olmadığı için zenginleştirilmiş bitkisel sütler, tofu, brokoli, nohut ve yeşil yapraklı sebzeler gibi kalsiyum açısından zengin besinleri tüketmek kalsiyum eksikliğini önlemeye yardımcı oluyor.” dedi. Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğr. Gör. Kübra Şahin, 1 Kasım Dünya Vegan Günü dolayısıyla sağlıklı bir vegan diyet oluşturmanın püf noktalarını paylaştı.

Yeterli Bilgiye Sahip Olmamak Yanlış Beslenmeye Yol Açabiliyor

Vegan beslenme hakkında yeterli bilgiye sahip olmamanın yanlış beslenmeye yol açabileceğini dile getiren Öğr. Gör. Kübra Şahin, “Dengeli ve çeşitli bir vegan diyet oluşturmak için daha fazla planlama ve hazırlık gerekebilir. Aksi durumda B12 vitamini, demir, kalsiyum, Omega-3 yağ asitleri ve protein gibi besin ögelerinin yetersiz alımları sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Restoranlarda veya sosyal etkinliklerde uygun vegan seçenekler bulmak, aile ve arkadaşlarla yemek yeme durumları, vegan seçeneklerin sınırlı olmasından dolayı sıkça karşılaşılan bir zorluk.” dedi.

Yeterli Protein Alımını Sağlamak İçin Hangi Gıdalar Tüketilmeli? 

Vegan beslenmede hayvansal kaynaklı et ve süt ürünleri gibi besinlerin tüketilmemesine bağlı olarak protein gereksinimlerini bitkisel kaynaklı besinlerden sağlandığına dikkat çeken Öğr. Gör. Kübra Şahin, şöyle devam etti: “Mercimek, nohut, fasulye, bezelye gibi kurubaklagiller yüksek düzeyde protein içermektedir. Badem, ceviz, chia tohumu, keten tohumu ve ay çekirdeği gibi gıdalar protein ve sağlıklı yağlar açısından zengindir. Nohut veya mercimek unundan yapılan makarnalar, geleneksel makarnalardan daha fazla protein içermektedir. Kinoa, tam bir protein kaynağıdır, tüm temel amino asitleri içermektedir. Ispanak, brokoli ve diğer yeşil yapraklı sebzeler de protein içermektedir, ancak protein miktarları diğer besinlere göre daha düşüktür. Soya ürünleri protein açısından çok zengindir ve çeşitli tariflerde kullanılmaktadır. Soya sütünden yapılan tofu, et ürünlerine alternatif bir besin olarak vegan ve vejetaryen beslenmede protein kaynağı olarak kullanılmaktadır. Soya sütü, badem sütü ve yulaf sütü gibi bitkisel sütler, kalsiyum ve protein açısından zenginleştirilmiş seçenekler sunuyor.”

Veganlar B12 ile Zenginleştirilmiş Bitkisel Sütler ve Tahılları Tüketmeli

Sadece hayvansal kaynaklı besinlerde yer almaları bitkisel kaynaklı besinlerde yer almamaları nedeniyle veganlarda bazı besin öğelerinde yetersizlikler oluştuğuna işaret eden Öğr. Gör. Kübra Şahin, şunları kaydetti: “B12 vitamini sadece hayvansal kaynaklı besinlerde bulunmaktadır. O nedenle veganlar B12 ile zenginleştirilmiş bitkisel sütler ve tahılları tüketmeyi tercih etmelidir. Bitkisel kaynaklardaki demir, hayvansal kaynaklardaki gibi iyi emilemediği için veganlarda eksiklik görülmektedir. Mercimek, nohut, kinoa, ıspanak, kabak çekirdeği gibi demir açısından zengin besinleri tüketmek ve C vitamini ile birlikte almak (örneğin, narenciye ile birlikte) emilimi artırıyor. Süt ve süt ürünleri vegan diyetinde olmadığı için zenginleştirilmiş bitkisel sütler, tofu, brokoli, nohut ve yeşil yapraklı sebzeler gibi kalsiyum açısından zengin besinleri tüketmek kalsiyum eksikliğini önlemeye yardımcı oluyor. Genellikle balık ve deniz ürünlerinde bulunan Omega-3 keten tohumu, chia tohumu, ceviz gibi bitkisel kaynaklardan gereksinim karşılanabiliyor.”

Vegan Beslenme Çocuklar ve Hamileler için Uygun Mu?

Vegan beslenmenin çocuklar ve hamileler için uygun olup olmadığı konusunda Öğr. Gör. Kübra Şahin, “Her iki grup da özel besin ihtiyaçlarına sahip olduğundan, bu ihtiyaçların karşılandığından emin olmak önemlidir. Çocukların sağlıklı büyümesi için yeterli enerji ve besin öğeleri alması gerekiyor. Hamilelik döneminde enerji ihtiyacı artmakta, yeterli kalori alımına dikkat edilmelidir. Baklagiller, tofu, tahıllar, kuruyemişler ve tohumlar gibi protein kaynaklarına odaklanılmalı, demir açısından zengin besinler (mercimek, nohut) ve kalsiyum açısından zengin besinler (zenginleştirilmiş bitkisel sütler, yeşil yapraklı sebzeler) tüketilmelidir. Chia tohumu ve keten tohumu gibi Omega-3 kaynaklarına yer verilmelidir. Folat açısından zengin besinler (yeşil yapraklı sebzeler, mercimek) ve demir kaynakları (baklagiller, kuru meyveler) önemlidir. Besin öğelerini dikkatlice izlemek ve yeterli alım sağlamak hem çocuklar hem de hamileler için önemlidir. Mutlaka beslenme uzmanıyla görüşmek daha faydalı olur.” dedi.

Dengeli bir Vegan Beslenme Besleyici Bir diyet Olabilir

Vegan diyetin yeterli protein sağlayamayacağına dair yaygın bir düşünce olduğunu ifade eden Öğr. Gör. Kübra Şahin, “Ancak baklagiller, tahıllar, tofu ve kuruyemişler gibi birçok bitkisel kaynak, yeterli protein alımını sağlıyor. Vegan diyetin sağlıksız olduğu düşünülüyor. Ancak dengeli bir vegan beslenme, sebze, meyve, tahıl, baklagil ve kuruyemişlerin zengin olduğu, besleyici bir diyet olabilir ve ayrıca çevresel sürdürülebilirliğe duyarlılığı da kapsayan bir yaşam tarzı olabilmektedir.” şeklinde konuştu.

Dengeli ve Çeşitli bir Beslenme Programı Oluşturmak Mümkün

İyi planlanmış bir vegan diyetinde tüm besin ögeleri bulunabildiğini dile getiren eden Öğr. Gör. Kübra Şahin, “Tam buğday ekmeği, kahverengi pirinç, kinoa, yulaf gibi tahıllar; mercimek, nohut, fasulye, bezelye gibi baklagiller; renkli ve yeşil yapraklı sebzeler, taze meyveler, kuruyemişler; zeytinyağı, avokado, kuruyemişler gibi yağlar; badem sütü, soya yoğurdu gibi süt alternatifleri ile çeşitli ve dengeli beslenme planlanabilir.  Vegan bireyler için dengeli ve çeşitli bir beslenme programı oluşturmak, sağlıklı besin gruplarını bir araya getirerek mümkündür.” diye konuştu.

Lezzetli ve Besleyici Vegan Öğünler Hazırlamak Oldukça Kolay

Vegan beslenmenin, et ve süt ürünleri dışında birçok farklı besin öğesini kapsadığını da kaydeden Öğr. Gör. Kübra Şahin, “Veganların beslenme çeşitliliğini artırabilecek lezzetli ve besleyici vegan öğünler hazırlamak oldukça kolaydır.” dedi.

Öğr. Gör. Kübra Şahin tarafından hazırlanan örnek bir günlük vegan beslenme programı şöyle:

“Kahvaltı: Yulaf ezmesi + badem sütü + taze meyve + chia tohumu + kuru yemiş (ceviz, badem vb.)

Öğle: Nohutlu kinoa salatası (nohut + haşlanmış kinoa ve yeşil yapraklı sebzeler)

Akşam: Tam buğday ekmeği ve çeşitli sebze garnitürlü fırında tofu

Ara öğünlerde: Taze meyve, kuru meyve, salatalık ve havuç.” Doi numarası:

Kaynak: HORECA TREND ve Bilim ve Sağlık Haber Ajansı

Devamını Oku
Reklam
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sağlıklı Beslenme

Ramazan’da Kan Şekeri Dengesini Korumak İçin Beslenme Tavsiyeleri

Ramazan ayında oruç tutarken uzun süre aç kalmak, kan şekeri seviyelerinde dalgalanmalara neden olabilir. Bu durum halsizlik, baş dönmesi ve yorgunluk gibi sorunları beraberinde getirirken, iftar sonrasında ani açlık krizlerine yol açabilir. Ramazan boyunca enerji seviyesini koruyarak sağlıklı beslenmenin önemine dikkat çeken Duru Gıda Beslenme Danışmanı Emine Uluçay, bu süreçte glisemik indeksi düşük besinlerin tercih edilmesi gerektiğini belirtti.

Yayınlandı

on

Oruç süresince uzun saatler boyunca aç kalmak, kan şekerinde ani dalgalanmalara neden olabilir. Bu durum, özellikle iftar sonrası yorgunluk, halsizlik ve sindirim problemlerine yol açabilir. Uzmanlar, Ramazan’da doğru besin seçimleriyle bu etkilerin en aza indirilebileceğini belirtiyor. Duru Gıda Beslenme Danışmanı Emine Uluçay, glisemik indeksi düşük besin tüketiminin Ramazan ayının daha rahat geçmesini sağlayacağını ifade etti.

Glisemik İndeksi Düşük Besinler Açlık Krizlerini Önlüyor

Emine Uluçay, “Glisemik indeks, bir besinin kan şekerini ne kadar hızlı yükselttiğini gösteren önemli bir kriterdir. Yüksek glisemik indeksli besinler, kan şekerinin hızla yükselip ardından ani düşüş yaşamasına neden olarak açlık krizlerine, halsizliğe ve dikkat dağınıklığına yol açabilir.” dedi. Sahur ve iftar sofralarında düşük glisemik indeksli, lif oranı yüksek besinlere yer vermenin önemine vurgu yapan Uluçay, “Bu besinler, kan şekeri seviyelerinin dengelenmesine yardımcı olarak gün boyunca enerjinin korunmasını sağlar. Özellikle bulgur gibi kompleks karbonhidratlar, uzun süre tok kalmaya destek olur ve sindirim sağlığını olumlu yönde etkiler.” dedi.

“Bulgurun Prebiyotik Etkisi, Sindirim Sorunlarının Önüne Geçmeye Yardımcı Olabilir”

Özellikle kompleks karbonhidratlar açısından zengin olan bulgurun, Ramazan ayında sıklıkla rastlanan hazımsızlık problemini de önleyeceğini belirten Uluçay, “Bulgur, aynı zamanda sindirim sistemi sağlığını destekleyen prebiyotik etkisiyle, bağırsaktaki yararlı bakterileri besler ve Ramazan boyunca yaşanabilecek sindirim sorunlarının önüne geçmeye yardımcı olabilir.” diye ekledi.

Vitamin ve Mineral Yönünden Zengin Bulgur, Enerji Düşüklüğünü Azaltıyor

Emine Uluçay, Ramazan’da hem beslenme hem de uyku düzeninin değişmesi nedeniyle hissedilecek yorgunluğa dikkat çekti.  Tüketilecek besinlerin içeriklerinin vitamin ve mineral yönünden zengin olmasının önemini vurgulayan Uluçay, “Bulgur, B1, B6, folik asit vitaminleri ve demir, çinko, fosfor ve magnezyum mineralleri yönünden zengin bir kaynaktır. Bulgur gibi besinlerin içeriğindeki vitamin ve mineraller, gün boyunca oluşabilecek enerji düşüklüğünü azaltarak yorgunluk hissinin azalmasına yardımcı olur. Bulgur; et, tavuk, kuru baklagiller ve yoğurt gibi besinlerle dengeli bir şekilde tüketildiğinde, Ramazan boyunca sağlıklı ve besleyici bir alternatif sunar.” dedi.

Ramazan’da Sağlıklı ve Dengeli Beslenme Planı Oluşturun

Ramazan boyunca sağlıklı ve dengeli bir beslenme planı oluşturmanın fiziksel sağlığı korumanın yanı sıra gün boyu enerjiyi yüksek tutmak için kritik öneme sahip olduğunu vurgulayan Uluçay, ayrıca iftardan sahura kadar bol sıvı alınması gerektiğinin de altını çizdi. “İftarda içilen çorba sonrası verilecek beş dakikalık ara, sahura kadar bol su tüketimi ve kan şekerini dengeleyecek besinlerin öğünlere eklenmesi gibi eylemler Ramazan ayını daha rahat geçirmeye yardımcı olacaktır.” dedi.

Kaynak: HORECA TREND ve Duru Bulgur

Devamını Oku

Sağlıklı Beslenme

Sahurda Sağlıklı Beslenmenin 6 Püf Noktası

Ramazan’da sıkça duyduğumuz “Sahura kalkmama gerek yok, açlığa dayanırım” gibi söylemler, sağlık açısından riskler taşıyabiliyor. Sahura kalkmamak, baş ağrısı, kan şekeri düşüklüğü, sindirim sorunları, halsizlik ve konsantrasyon kaybına yol açabilir. Acıbadem Ataşehir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Aybala Dönmez, sahurun sağlıklı bir Ramazan geçirmek için çok önemli olduğunu belirtiyor. Sahurda doğru gıda seçimi, enerji seviyesini korumak, susuzluk hissini hafifletmek ve açlıkla başa çıkmak için çok önemlidir. Dönmez, sağlıklı bir sahur alışkanlığının, Ramazan boyunca kişiyi daha enerjik ve sağlıklı tutacağını vurguluyor.

Yayınlandı

on

Tok Tutan Besinleri Tercih Edin

Sahurda yüksek lifli, protein açısından zengin ve sağlıklı yağlar barındıran peynir, domates, salatalık, yoğurt, tam tahıllı ekmekler, ceviz, badem ve zeytinyağı gibi gıdalar tüketmek tokluk hissi sağlayarak uzun süreli açlığa karşı dayanmayı kolaylaştırır. Sebzeler, meyveler, tam tahıllı ürünler ve baklagiller lif açısından zengindir ve sindirimi yavaşlatarak tokluk hissini artırır. Örneğin; bir kase yoğurt ve yulaf ezmesi üzerine dilimlenmiş meyve ve badem eklenmesi veya bir dilim ekşi maya ekmeği üzerine haşlanmış yumurta, peynir ve avokado dilimleri ile tercih edeceğiniz alternatifler ile gün boyunca tok kalma sürenizi ve enerji seviyelerinizi koruyabilirsiniz.

Yağlı ve Şekerli Gıdalardan Kaçının

Sahurda yağlı yiyecekler ve şekerli besinler tüketmek, sindirim sistemini zorlar ve mide problemlerine yol açar. Ayrıca, bu tür yiyecekler kan şekerini yükseltip ardından düşüreceği için daha erken acıkmanıza, gün boyunca halsizlik ve baş ağrılarına sebep olur. Özellikle kavrulmuş, kızarmış yiyecekler yerine haşlama veya ızgara tarzı pişirme yöntemlerini kullanabilirsiniz. Doğal tatlılar (hurma veya kuru kayısı) ve sağlıklı yağlar (zeytinyağı gibi) tercih edin.

Protein Kaynakları Tüketin

Beslenme ve Diyet Uzmanı Aybala Dönmez “Protein açısından zengin besinler, uzun süre tok tutar ve enerji seviyenizi yükseltir. Yumurta, peynir, yoğurt, süt, baklagiller gibi protein kaynakları sahur için ideal besinlerdir” diyor.

Kompleks Karbonhidratlar Tercih Edin

Kan şekerini hızlı bir şekilde yükselten beyaz ekmek veya hamur işi yerine tam buğday ekmeği, yulaf, esmer pirinç gibi kompleks karbonhidratlar, sindirimi yavaşlatarak uzun süre tokluk sağlar. Bu tür besinler, kan şekerinin dengelenmesine yardımcı olur ve posa içeriği ile tokluk süresini uzatır.

 Bol Su İçin

Vücudun su ihtiyacını karşılamak için sahurda en az 2-3 bardak su içmek çok önemlidir. Sahurda tüketilen su, gün boyunca yaşanabilecek dehidrasyonu (susuzluk) önler. Sahurda kahve, çay ya da kafeinli içecekler tüketmek, idrar söktürücü özelliği nedeni ile oruç sırasında daha fazla su kaybına yol açar. Bu nedenle su, kafeinsiz içecekler veya bitki çayları daha doğru seçimler olacaktır. Ayrıca iftardan sahur bitimine kadar düzenli aralıklarla 2 litre su tüketmeye çok dikkat edin.

Aşırı Tuzdan Kaçının

Beslenme ve Diyet Uzmanı Aybala Dönmez “Sahurda aşırı tuzlu gıdalar (zeytin, tuzlu peynir gibi) tüketmek, vücudun su kaybetmesine neden olur ve susuzluk hissini artırır. Bu nedenle, tuz alımını mutlaka sınırlandırın” diyor.

Kaynak: HORECA TREND ve Acıbadem Ataşehir Hastanesi

Devamını Oku

Sağlıklı Beslenme

Sağlıklı Bir Ramazan İçin Uzman Tavsiyeleri

Ramazan’a sayılı günler kala, beslenme düzeninizi şimdiden planlayarak vücudunuzu uzun süreli açlığa hazırlayabilir, bağışıklık sisteminizi güçlendirebilirsiniz. Muratbey Beslenme Danışmanı Prof. Dr. Muazzez Garipağaoğlu, su tüketiminden öğün düzenine kadar Ramazan’a sağlıklı bir geçiş için önerilerde bulunuyor.

Yayınlandı

on

Ramazan ayı, oruç tutanlar için beslenme düzeninin büyük ölçüde değiştiği özel bir dönemdir. Uzun saatler süren açlık metabolizmayı farklı bir düzene sokarken, bağışıklık sisteminin güçlü kalması da büyük önem taşır. Bu sürece bilinçli bir şekilde hazırlanmak hem vücudu adapte etmek hem de sağlık sorunlarının önüne geçmek açısından ciddi bir öneme sahiptir. Ramazan öncesi vücudu oruca hazırlamak için su tüketimini artırmak, beslenme alışkanlıklarını düzenlemek ve bağışıklık sistemini güçlendirecek besinleri tüketmek kritik bir rol oynuyor. 

Ramazan Öncesi Suyu Artırın, Çayı Kahveyi Azaltın 

Prof. Dr. Muazzez Garipağaoğlu, “Ramazan’da gün içerisinde su tüketimi kısıtlanacağından vücudu susuzluğa alıştırmak için öncesinde su tüketimini artırmak önemlidir. Günlük en az 2-2,5 litre su içmek, susuzluk toleransını artırarak oruç sırasında daha rahat hissetmenizi sağlar. Ayrıca çay ve kahve gibi kafeinli içecekleri fazla tüketenler, bu alışkanlıklarını Ramazan öncesinde kademeli olarak azaltmalıdır. Kafein, vücudu susuz bırakabileceği gibi, ilk günlerde baş ağrısı ve halsizlik hissine neden olabilir.” ifadelerini kullandı.

Oruç Sürecine Daha Kolay Uyum İçin Öğünlerinizi Düzenleyin

Tavsiyelerine, “Ramazan öncesinde basit şekerlerden ve hızlı sindirilen karbonhidratlardan kaçınıp, düşük glisemik indeksli besinleri tercih ederek kan şekerinizi daha stabil hale getirebilirsiniz. Tam tahıllar, baklagiller ve sebzeler, uzun süre tok kalmaya yardımcı olur.” şeklinde devam eden Garipağaoğlu, birden fazla öğün tüketmeye alışkın olan vücudun aniden uzun süre aç kaldığında zorlanacağını vurguladı. Prof. Dr. Garipağaoğlu, “Ramazan öncesinde öğün aralarını uzatarak ve ara öğünleri azaltarak vücudu uzun süreli açlığa adapte etmek faydalıdır. Lif açısından zengin sebzeler, probiyotikler ve fermente gıdalar sindirimi düzenleyerek mide sorunlarının önüne geçebilir.” dedi.

“Peynir, Yoğurt, Kefir Gibi Süt Ürünleri Bağışıklık Sistemini Destekler”

Ramazan ayında güçlü bir bağışıklık sistemi, oruç süresince vücudun güçlü kalmasını sağlamak için önemli bir rol oynar. Prof. Dr. Muazzez Garipağaoğlu, protein, sağlıklı yağlar, vitamin ve mineraller açısından zengin bir beslenme düzeninin bağışıklığı desteklediğini belirterek şu tavsiyelerde bulundu: “C ve D vitamini, çinko, probiyotikler ve antioksidan içeren besinler, hastalıklara karşı koruma sağlar. Özellikle peynir, yoğurt, kefir gibi süt ürünleri, bağışıklık sistemini destekleyen besinler arasında yer alır. D vitaminiyle zenginleştirilmiş peynirleri beslenme programınıza dahil etmeyi unutmayın. Ramazan’a hazırlık sürecinde, doğru beslenme alışkanlıklarıyla daha rahat bir oruç süreci geçirebilirken, aynı zamanda da bağışıklık sisteminizi güçlü tutabilirsiniz. Su tüketimini artırmak, dengeli öğünler tüketmek, bağışıklığı destekleyen D vitamini ve prebiyotiklerle zenginleştirilmiş besinlere yönelmek ve sindirim sistemini destekleyen lifli gıdalar tüketmek bu süreci kolaylaştıracaktır.”

D vitamini ve kalsiyumun bir arada olduğu zenginleştirilmiş Muratbey peynirleri, bağışıklık sistemini güçlendirir. Muratbey Plus Kaymaklı, D vitaminiyle zenginleştirilmiş, prebiyotik ve whey protein içeren sürülebilir kıvamıyla Ramazan sofraları için ideal bir peynirdir. Glüten ve koruyucu içermeyen Muratbey Plus Kaymaklı, benzersiz lezzeti, hafifliği, kaymaksı formu ve yumuşacık kıvamıyla sofralara sağlık ve keyif katacak bir ürün.

Kaynak: HORECA TREND ve Muratbey

Devamını Oku

Popüler Haberler

Copyright © 2025 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.