Altın sıvının en çok ihraç edildiği ülke, 19 bin 41 tonla Amerika Birleşik Devletleri oldu. Türkiye’nin ihraç ettiği her 100 ton zeytinyağının 43 tonu ABD’ye gitti. Türkiye, ABD’ye 2023/24 sezonunun 9 aylık döneminde 12 bin 344 ton zeytinyağı ihraç etmişti. Türkiye’nin ABD’ye zeytinyağı ihracatı miktar bazında yüzde 54 arttı.

Türk zeytincilik sektörü, 2025 yılı mart ayında Amerika Birleşik Devletleri’ne yönelik düzenlediği “Sektörel Ticaret Heyeti’nin meyvelerini topluyor. ABD’ye zeytinyağı yanında, sofralık zeytin ve prina yağı ihracatında da önemli artışlar oldu.

Türk zeytincilik sektörü, 1 Ekim 2023 – 31 Temmuz 2024 tarihleri arasında ABD’ye 20 bin 270 tonluk zeytinyağı, sofralık zeytin ve prina yağı ihraç etmişken, 2024-25 sezonunun aynı döneminde yüzde 56’lık artışla 31 bin 565 tonluk ihracata imza attı.

2024/25 sezonunda ihracattan 480 milyon dolar dövizi Türkiye’ye kazandıran Türk zeytincilik sektörünün, Amerika Birleşik Devletleri’ne ihracatı 118 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. ABD, Türk zeytincilik sektörünün en çok ihracat yaptığı ülke olurken, her 100 dolarlık ihracat gelirinin 25 doları ABD’den elde edildi.

Uygun: “Hedefimiz ABD pazarında yüzde 10’a ulaşmak”                    

Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Emre Uygun, ABD’ye yapılan 118 milyon dolarlık ihracatın büyük bölümünü, 86 milyon 218 bin dolarla zeytinyağı ihracatının oluşturduğunu belirtti. Uygun, “Prina yağı ihracatı yüzde 21 artarak 17 milyon 214 bin dolara, siyah zeytin ihracatı yüzde 16 artarak 10 milyon dolara, yeşil zeytin ihracatı ise yüzde 20 artarak 4,2 milyon dolara ulaştı” dedi.

Türk zeytincilik sektörünün ihracatında ABD’nin 2023/24 sezonunda yüzde 19’luk pay aldığına işaret eden Uygun, 2024/25 sezonunda her 100 dolarlık ihracatlarının 25 dolarını Amerika Birleşik Devletleri’ne gerçekleştirdiklerinin altını çizdi.

Amerika Birleşik Devletleri yıllık 370 bin ton zeytinyağı ve 185 bin ton sofralık zeytin tüketimiyle Avrupa Birliği ülkelerinden sonra en büyük tüketici konumunda olduğuna vurgu yapan Uygun, “ABD pazarında konumumuzu güçlendirmek için çaba gösteriyoruz. Mart ayında 12 firmamızın katılımıyla düzenlediğimiz sektörel ticaret heyetinde ABD’nin farklı eyaletlerinden gelen 45 firma ve 63 sektör temsilcisiyle 160’ın üzerinde iş görüşmesi gerçekleştirmiştik. Zeytinyağında dünya genelinde fiyatların dip yaptığı bir dönemde düzenlediğimiz sektörel ticaret heyetinin katkısıyla ABD’ye ihracatta önemli artışlar yakaladık. Bu güzel gelişme artış sektöre can suyu oldu. ABD pazarında hedefimiz yüzde 10 pazar payına ulaşmak” şeklinde konuştu.

Bilinçli tüketiciler, satın alacakları ürünlerin, artık sadece lezzete değil, üretim koşullarına, çevresel etkilere ve sağlık açısından faydalarına da önem veriyor. Geleneksel tarım bilgisi ile modern kalite yönetimini bir araya getiren Nizolive, uluslararası geçerliliğe sahip sertifikaları, çevreci üretim sistemi, yüksek polifenol içeriğiyle sofralara lezzet katıyor.

Her Yemeğe Sağlıklı Bir Dokunuş Katıyor

Polifenoller raf ömrünü uzatmanın yanı sıra, kalp sağlığını koruyor, iltihaplanmayı azaltıyor, bağışıklığı güçlendiriyor. Bu doğal antioksidanların zeytinyağında maksimum seviyede korunabilmesi için özel olarak geliştirdiği erken hasat – soğuk sıkım teknolojisiyle üretim gerçekleştiren Nizolive, zeytinyağlarında, yüksek polifenol içeriğinin korunmasına özen gösteriyor. Duyusal analizlerle profesyonel paneller tarafından test edilerek teyit edilen Nizolive zeytinyağları, tüm bu özellikleriyle salatalara, mezelere ve yemeklere lezzet dolu bir dokunuş katıyor.

Zeytin Posaları Doğal Gübreye Dönüştürülüyor

ISO 9001 sertifikasıyla, ürün kalitesinde istikrarı ve müşteri memnuniyetini garanti altına alan Nizolive, ISO 22000 sertifikasıyla, gıda güvenliği risklerinin ortadan kaldırılmasını sağlıyor, ISO 14001 sertifikasıyla da, çevreye duyarlı üretim politikaları benimsenerek doğal kaynakların korunması sağlıyor. Su ve enerji tüketimini azaltarak, güneş enerjisiyle çalışan atık yönetim sistemleri kullanan Nizolive, çevresel etkisini en aza indiriyor. Zeytin posalarını doğal gübreye dönüştürerek döngüsel tarıma da katkı sağlıyor.

Kaynak: HORECA TREND ve Nizolive

OASIS Projesi’nin hedefleri hakkında bilgi veren Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği Başkanı Emre Uygun, Ege Havzası’nda zeytin ve zeytinyağı üretim sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’lerin sürdürülebilir uygulamalar konusunda eğitilip, hammadde verimliliğini artıracak teknolojileri destekleyerek, iklim değişikliğine ve dış faktörlere karşı dayanıklılık oluşturacak stratejiler geliştirilmesinin ana hedef olduğunun altını çizdi.

Rekabetçi bir pazar yeri oluşturulacak

Türkiye’nin, 2024/25 sezonunda sofralık zeytin üretiminde 750 bin tonluk rekolteyle dünya birincisi olurken, zeytinyağında 475 bin tonluk rekolteyle İspanya’nın ardından dünya ikincisi konumuna yükseldiği bilgisini veren Uygun, “OASIS Projesiyle sofralık zeytin ve zeytinyağı sektöründe sıkım tesisi olan işletmelerin üretim süreci boyunca gıda israfının azaltılması ve kaynak kullanımı optimizasyonuna odaklanarak, gıda tedarik zincirinin güçlendirilmesi, üretim maliyetlerinin azaltılması ve hem işletmeler hem de tüketiciler için rekabetçi bir pazar yeri oluşturulması hedefleniyor. Sofralık zeytin işleme ve zeytinyağı sıkım üniteleri olan zeytin ve zeytinyağı işletmelerimizi bu projede yer almaya davet ediyoruz” şeklinde konuştu.

“Zeytin Değer Zincirinde Yenilikçi ve Sürdürülebilir Kümelenme (OASIS) Projesi”’nde firmaların sürdürülebilirlik değerlendirmesinin yapılarak mevcut kaynak verimliliklerinin analiz edileceğini aktaran Uygun şöyle devam etti: “Mevcut durum analizlerine göre üretim süreçlerini daha verimli hale getirmelerini desteklemek amacıyla ücretsiz eğitim ve danışmanlık hizmetleri sunulacak. Eğitim konuları arasında; döngüsel üretim, kaynak verimliliği, dijital dönüşüm, yeşil dönüşüm, akıllı tarım teknolojileri, gibi konular yer alacak. İyi uygulama örneğine sahip KOBİ’ler belirlenerek AB çapında tanıtım ve bilinirlikleri sağlanacak. İtalya, İspanya ve Türkiye’den katılan KOBİ’ler ve kurumlar arasında eşleştirme faaliyetleri gerçekleştirilecek. Proje hedef grubunu her ülkeden 50 KOBİ olmak üzere, sofralık zeytin ve zeytinyağı üretim sektöründe faaliyet gösteren toplamda 150 KOBİ oluşturuyor. Proje kapsamında hedef gruba yönelik gerçekleştirilecek faaliyetler arasında, daha önceden uygulanıp tamamlanan 10 iyi uygulama örneğinin araştırılarak KOBİ’lere örnek yol haritası olarak sunulması, 150 KOBİ’ye çeşitli temalarda 25 farklı eğitim düzenlenmesi, gıda israfını önlemek ve verimli kaynak kullanımını arttırmak amacıyla alınacak önlemlerin belirlenmesi, yeni teknolojilerin kullanımının adaptasyonunu sağlanması ve bu alanda yeni stratejiler geliştirerek üretim sevkiyat maliyetlerini düşürecek daha rekabetçi ve dirençli bir pazar ortamı yaratmak bulunuyor.”

Avrupa Yenilikçilik Konseyi ve KOBİ Yürütme Ajansı (EISMEA) tarafından Tek Pazar Programı (SMP COSME) kapsamında desteklenmeye hak kazanan “Zeytin Değer Zincirinde Yenilikçi ve Sürdürülebilir Kümelenmeler (OASIS) Projesi” Türkiye’den İzmir Ticaret Borsası koordinatörlüğünde İzmir Tarım Teknoloji Merkezi (İTTM), İspanya’dan Centro Tecnológico Nacional de la Conserva – CTNC (Ulusal Gıda ve Konserve Teknoloji Merkezi) ve Camara De Comercio e Industria Italiana Para Espana – CCIS (İspanya İtalyan Ticaret ve Sanayi Odası), İtalya’dan CIHAEM Bari (Akdeniz Tarım Bilimleri Enstitüsü, Bari) ve Unioncamere Puglia (Puglia Bölgesi Odalar Birliği) ortaklığındaki konsorsiyum iş birliği ile yürütülüyor.

Kaynak: HORECA TREND ve Ege İhracatçı Birlikleri