Six Senses Kaplankaya “The Art Of Staying Young Retreat” İle Yaşamın Sırlarını Keşfediyor | HORECA Trend
Takip edin!

Otel

Six Senses Kaplankaya “The Art Of Staying Young Retreat” İle Yaşamın Sırlarını Keşfediyor

Six Senses Kaplankaya, Türkiye’deki 7. yılında 1 Nisan’dan itibaren kapılarını misafirlerine yeniden açarken 12- 18 Nisan tarihleri arasında da ilk kez bu sezona özel “The Art of Staying Young” retreat programı düzenliyor.

Yayınlandı

on

Six Senses Kaplankaya, bilinenin ötesinde deneyim ve keşifleri ile Türkiye’deki 7. yılında 1 Nisan’dan itibaren kapılarını misafirlerine yeniden açıyor. Bütünsel sağlık odaklı ödüllü SPA’sı, Ege’nin eşsiz doğasında beş ayrı koyda konumlanan altın kum plajları ve çağdaş tasarımıyla Six Senses Kaplankaya, yeni sezonda benzersiz bir kaçış sunmaya devam ediyor.

Six Senses Kaplankaya, 12- 18 Nisan tarihleri arasında da ilk kez bu sezona özel “The Art of Staying Young” retreat programı düzenliyor. Cellgym’in kurucusu Rainer Goytia ve dünyaca ünlü Naturopat ve konuşmacı Johannes Weiß ile birlikte yaşamın mucizevi bir serüven olduğunu hatırlatarak yaşam kalitesini artırmanın  ve bütünsel sağlığı geliştirmenin tüm sırlarını paylaşıyor.

Condé Nast Traveller ve World Luxury Hotel & Spa Awards tarafından; dünyanın ve Avrupa’nın en iyi otelleri arasında gösterilen ve The Luxury Spa Edit Awards 2024’de Avrupa’nın en iyi Spa Retreat oteli seçilen Six Senses Kaplankaya, misafirlerini Ege Rüyasını yeniden paylaşmaya davet ediyor. Six Senses Kaplankaya, Türkiye’de 7. Yılında 1 Nisan’dan itibaren yeni sezonda Ege’nin eşsiz doğasında beş özel koyda konumlanan plajları, eşsiz konaklama deneyimi, alanında dünyaca ünlü şeflerin yönettiği restoranlar ve holistik wellness uygulamaları eşliğinde misafirleriyle buluşuyor.

Six Senses Kaplankaya, bedensel ve zihinsel sağlığı bütünsel bir yaklaşımla ele alarak, doğayla iç içe olan özgün ritüellerle konuklarına benzersiz bir deneyim sunuyor. Sıra dışı wellness anlayışı, ödüllü SPA’sı ve çağdaş tasarımıyla Six Senses Kaplankaya, doğanın huzur verici atmosferinde misafirlerini ağırlıyor. Uluslararası sürdürülebilirlik ilkelerine bağlı kalarak, kusursuz bir konaklama deneyimi sağlamayı hedefliyor.

Dünyaca ünlü sürdürülebilir sağlıklı yaşam felsefesiyle dikkat çeken Six Senses Hotels Resorts Spas bünyesinde yer alan;  Ege’nin eşsiz doğasında seçkin mimarisi ve  konforu ile bütünsel wellness deneyimi sunan Six Senses Kaplankaya ayrıca ilk kez düzenlenecek “The Art of Staying Young” retreat programı ile daha kaliteli bir yaşamın kapılarını aralamaya bekliyor. 12-18 Nisan tarihleri arasında uluslararası alanının önde gelen konuşmacı ve terapistleri Cellgym’in kurucusu Rainer Goytiave ve Naturopat  Johannes Weißöncülüğünde gerçekleşecek program, modern biohacking uygulamaları ışığında sadece bedensel değil, aynı zamanda zihinsel ve duygusal well-being üzerinde dönüştürücü bir etki bırakmayı hedefliyor. İlham veren konuşma, workshop ve gastronomik deneyimlerle dolu geçecek olan beş gün boyunca misafirlerine, geleceğe bir adım daha sağlıklı ve enerji dolu bir şekilde ilerlemek için ilham veren bir deneyim sunuyor.

“The Art of Staying Young” Retreat Programı ile Dönüşüm Başlıyor!

12- 18 Nisan tarihleri arasında Six Senses Kaplankaya’da düzenlenecek olan The Art of Staying Young retreat programı, hücresel gençleşme ve çağdaş sağlık teknikleriyle tanışma sözü vererek katılımcılara, kendi potansiyellerini derinlemesine keşfetme imkanı sunuyor. Bu benzersiz deneyim, sadece bir yaşam tarzı değişikliği değil, aynı zamanda sağlıklı bir yaşamın anahtarlarını sunan bir yaşam dönüşümü vaat ediyor. 

Retreat’e, 2008 yılında interval hipoksi eğitimini keşfeden ve uzun ömürlülük alanında uzmanlaşan Cellgym’in kurucusu Rainer Goytia ve naturopatik terapi uygulamaları ve inovatif yaklaşımları ile sağlık alanında önde gelen Naturopat  ve konuşmacılarından Johannes Weiß öncülük ediyor.

Cellgym’in kurucusu ve CEO’su Rainer Goytia, 2008 yılında aralıklı hipoksi antrenmanını  keşfedip sağlığa olan faydalarını hemen fark ettikten sonra 2010 yılında Cellgym’i kurarak aralıklı hipoksinin tıp ve uzun ömür pazarında kullanımının önünü açtı. Modern hipoksi hareketinin öncüsü ve Cellgym kullanarak mitokondriyal hücre eğitimi konusunda uzman olarak kabul ediliyor. Hipoksi eğitimiyle ilgili patent sahibi olarak, bilgilerini insanlara aktarıyor ve Cellgym seansları boyunca her zaman sağlığı yaşlılıkta en üst düzeye çıkarma hedefiyle  kişisel olarak rehberlik ediyor.

Dünya çapında tanınmış bir Naturopat ve uluslararası konuşmacı olan Johannes Weiß, 2024’te Avusturya’nın en ileri teknolojiye sahip Uzun Ömür ve Biyohacking Merkezi’ni açmaya hazırlanıyor. Öncü sağlık çözümlerine odaklanan Weiß, birkaç yıldır kendisini mitokondriyal tıp ve çevre tıbbından uzun yaşam ve biohacking uygulamalarına kadar çeşitli sağlık konularındaki seminerlere yönlendirmeye adadı. Johannes Weiß, bireyleri sağlık yolculuklarında güçlendirmek için geleneksel uygulamaları yenilikçi yaklaşımlarla harmanlayarak bütünsel sağlığın ön saflarında yer alıyor.

“The Art of Staying Young” Retreat Program Adımları…

Programın ilk günü katılımcılar zihinsel durumlarını belirleyerek kişisel hedeflerini tanımlıyor. Kişisel hedeflerini tanımlamak, kişisel büyüme ve başarıya olan inançlarını güçlendirmelerine yardımcı oluyor ve yaşamın her alanında hedeflerini belirleyerek kendilerine odaklanmalarını sağlıyor.

“The Art of Staying Young” retreat programı boyunca misafirler, günlük stresi azaltma stratejilerini öğrenerek günlük yaşam kalitelerini artırıyor ve kaliteli uyku için hormonların rolü hakkında derin bilgiler edinerek hem zihinsel hem de fiziksel gelişim yolculuğunda ilk adımlarını atıyor. Programın öne çıkan bir diğer unsuru ise, mitokondri sağlığı ve dengeli bir beslenmenin önemine odaklanmak. Katılımcılar, mitokondrinin işlevini anlama ve optimize etme stratejilerini öğrenerek enerji seviyelerini artırma yollarını keşfediyor ve günlük hayata adaptasyonu hakkında bilgi ediniyor.

Retreat’in son günlerinde, katılımcılar programdan elde ettikleri önemli bilgileri gözden geçiriyor ve kişisel büyüme hedefleri üzerinde pratik yapıyor. Ayrıca, devam eden büyüme ve iyi bir yaşam için kişiselleştirilmiş bir plan oluşturarak hedeflerine ulaşmanın temelini atıyor.

Six Senses Kaplankaya, misafirlerini  sağlıklı yaş alma sanatını birlikte keşfetmeye davet ediyor.

Sürdürülebilirliğin İzinde Bir Mutfak

Six Senses Kaplankaya, yine yeniden de misafirlerine kendi organik bahçesinden ve bölgedeki zeytin ağaçlarından, yerel balık pazarından ve çevre köylerden gelen doğal ürünlerden oluşan menüler sunuyor. Otelin bünyesinde farklı lezzetleri deneyimlemek isteyen misafirler için farklı konseptlerde restoranlar da bulunuyor. Beach Bar’da hafif atıştırmalıklar ve muhteşem kokteyllere ek olarak Sage and Sea Restoranda dünya mutfaklarını deneyimlemek, Meze By the Sea restoranda Akdeniz’in en gözde lezzetleriyle gurme bir şölen yaşamak ve Wild Thyme restoranın Asya esintili menülerini deneyimlemek isteyen misafirleri bekliyor. Kumsalda yıldızların altında romantik bir akşam yemeği için ise destination dining deneyimleri romantik seçenekler sunuyor.

Kaynak: HORECA Trend ve Six Senses Kaplankaya

Devamını Oku
Reklam
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Otel

Four Seasons Hotels Istanbul ‘En İyi 500’ Listesinde Yer Aldı

Başarılarını her geçen gün yeni ödüllerle destekleyen Four Seasons Hotel Sultanahmet ve Four Seasons Hotel Bosphorus, dünyanın en saygın seyahat yayınlarından olan Travel+ Leisure dergisinin okuyucularının oylarıyla belirlenen T+L 500 listesinde yerlerini aldı.  

Yayınlandı

on

Her yıl, 36 milyondan fazla okuyucu kitlesiyle ABD’nin en büyük seyahat yayını ve gezginlerin seyahatlerini tasarlarken başvurdukları öncelikli kaynaklardan olan Travel + Leisure’ın okuyucuları, Dünyanın En İyileri Ödülleri anketinde verdikleri oylarla en sevdikleri otelleri ve destinasyonları belirledi. Geçtiğimiz yılın ‘Dünyanın En İyileri Ödülleri’ sonuçlarından Travel & Leisure tarafından derlenen T+L 500 listesi, okuyucuların kalite, lüks, olağanüstü hizmet ve etkileyici deneyimler için tekrar tekrar başvurduğu otel ve tatil köylerini bir araya getiriyor. Alfabeye ve coğrafi bölgeye göre sıralanan liste, tavsiye ve öneriler için T+L’ye başvuran sayısız gezgin için paha biçilmez bir kaynak olma özelliği taşıyor.

Four Seasons Hotels Istanbul Genel Müdürü Reto Moser 19 Nisan’da açıklanan T+L 500’de Four Sesons İstanbul otellerinin yer almasıyla ilgili olarak şunları söyledi: “Four Seasons Hotel Sultanahmet ve Four Seasons Hotel Bosphorus olarak T+L 500 listesinde yer almaktan büyük heyecan duyuyoruz. Bu değerli yayın geçtiğimiz yıl ‘Dünyanın En İyileri’ seçkilerinde otellerimizi dünyanın ve Avrupa’nın en iyileri arasında değerlendirmişti. Konaklama deneyiminin bir seyahatte ne kadar önemli olduğunun bilinciyle Four Seasons özeniyle verdiğimiz hizmetin, seyahati seven, gusto sahibi okuyucuların oylarıyla takdir edilmesi bizi mutlu ediyor. Boğazın yanı başındaki ve tarihi yarımadanın kalbindeki eşsiz lokasyonları ile her iki otelimizde kendileri için mutlu anılar yaratmaya devam edeceğiz.”

Four Seasons Hotel Sultanahmet Hakkında

İstanbul’un tarihi yarımadasında, Sultanahmet bölgesinde yer alan ikonik otel, adeta sıcak ve samimi bir vaha olma özelliği taşımaktadır. Asırlık mirasa sahip neoklasik yapı 1918-1919 yıllarında İstanbul’un ilk çağdaş hapishanesi olarak inşa edilmiş olup, geçirdiği kapsamlı restorasyonların ardından bugün Four Seasons Hotel Sultanahmet oteline ev sahipliği yapmaktadır. Bu özel bina, Sultanahmet Camii ve Ayasofya gibi ikonik simgesel yapılara yakınlığı ile özel bir bölgede yer almaktadır. Four Seasons ekibinin özenli hizmeti ile tarihin, çağdaş ve modernle olan uyumunu yansıtan atmosferinde misafirlerini ağırlamaktadır. Otelin Michelin tavsiye listesinde yer alan restoranı AVLU özel olarak seçilen yerel ve sürdürülebilir ürünlerle Anadolu mutfağını, modern yorumlarla buluşturmaktadır.

Four Seasons Hotel Bosphorus Hakkında

Avrupa’yı Asya’ya bağlayan İstanbul Boğazı’nın adeta bir tabloyu andıran sahil şeridinde konumlanan, özenle restore edilmiş, 19. yüzyıldan kalma bir Osmanlı sarayı olan otel; İstanbul’un antik mimarisini, sıcak Türk misafirperverliğini ve çağdaş konaklama imkânlarını bir araya getiriyor. Geleneksel hamamları, benzersiz terasındaki açık havuzu ve şehrin eşsiz sahil siluetinden yükselen minare ve kuleleri ile büyüleyici bir İstanbul’u gözler önüne seren manzarasıyla gastronomik lezzetleri buluşturmaktadır. Otelin Michelin tavsiye listesinde yer alan ödüllü restoranı AQUA Türk Akdeniz deniz ürünlerini yaratıcılıkla sunmaktadır.

Kaynak: HORECA Trend ve Four Seasons Hotel Bosphorus

Devamını Oku

Otel

Elite World, “Van kahvaltısı” ile Kültür Elçiliği Yapacak

Elite World Hotels & Resorts, Van kahvaltısının tanıtımına katkı sağlamak ve kültürel mirasa sahip çıkmak için proje başlattı. “Dünden bugüne iz bırakan lezzetler: Van Kahvaltısı” projesi ile zincirin 11 otelinde menülere eklenecek coğrafi işaretli ürünler, yerel üreticilerden temin edilerek bölge ekonomisine de katkı sağlanacak.

Yayınlandı

on

Türkiye’nin önde gelen otel zincirlerinden Elite World Hotels & Resorts, markanın doğduğu şehir olan Van’ın kültürel mirasına katkı sağlayacak “Dünden bugüne iz bırakan lezzetler: Van Kahvaltısı” projesini hayata geçirdi. Proje ile coğrafi işaretli Van kahvaltısı kültürünün sınırlarımız ötesine taşınarak somut olmayan kültür mirasına katkı sağlanması hedefleniyor. 11 oteli ve 5 bine yakın yatak kapasitesiyle yaklaşık 50 yıldır turizm sektöründe faaliyet gösteren Elite World, her yıl otellerinde dünyanın dört bir yanından binlerce turisti ağırlıyor. Van kahvaltısını otellerindeki menüye de ekleyecek olan Elite World, İstanbul’dan Sapanca’ya Van’dan Marmaris’e Türkiye’nin farklı bölgelerinde bulunan otellerinde konaklayan turistlere yerel lezzetleri deneyimleme fırsatı sunacak.

 Yerel Üreticilerden Temin Edilecek 

Van’ın kültürel ve gastronomik mirasını koruma ve daha geniş kitlelere tanıtmayı amaçlayan proje ile bölge ekonomisine de katkı sağlanması hedefleniyor. Zincirin sahip olduğu 11 otelin menüsüne de girecek olan Van kahvaltısında yer alacak ürünler, düzenli olarak yerel üreticiler ve Van’daki tedarikçilerden temin edilecek.

“Van Kahvaltısı” menüsünde bölgenin vazgeçilmez lezzetlerinden otlu peynir, süzme bal, Van kavut tozu, Van ceviz reçeli, Van yayık tereyağı, murtağa, Van cacığı, Van çöreği, Siirt tahini ve Mardin pekmezi yer alıyor.

Elite World Hotels &Resorts Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Emel Elik Bezaroğlu, “Dünden bugüne iz bırakan lezzetler: Van Kahvaltısı projesi ile yerel lezzetlerimizin izinde bir yolculuk sunuyor, bu yolculuğu bir sonraki durağı olan dünya mutfağına hep birlikte taşımayı ve bu alanda bilinirlik oluşturmayı amaçlıyoruz. Proje ile bölge ekonomisine katkı sağlamayı da hedefliyoruz” açıklamasında bulundu.

Elite World Hotels & Resorts CEO’su Orkun Petekçi, “Türk misafirverperliğini en iyi şekilde temsil eden iş anlayışımızla turizmin sadece ‘misafirleri ağırlamak’ değil, onları kültürümüzle de en iyi şekilde tanıştırmaktan geçtiğine inanıyoruz. Bu vizyondan hareketle başlattığımız Van kahvaltısı projesiyle, ülkemize gelen ve otellerimizde konaklayan tüm misafirlerimizi bu kültürel değerimizle tanıştırmayı amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.

Elite World Hotels & Resorts Mutfaklar Koordinatörü Mehmet Uzunöz ise “ Tamamı coğrafi işaretli ürünlerden oluşan Van kahvaltısı menüsünde sunulan lezzetleri yerel üreticilerimizden temin ediyoruz. Böylece hem misafirlerimizin orijinal lezzetleri tatmalarını sağlarken hem de yerel üreticilerimize destek oluyoruz” diye konuştu.

Van kahvaltısının tanınırlığının artırılması için yerel kurumlar tarafından da bir süredir çalışmalar yapılıyor.  2020 yılında Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nin girişimleriyle “Coğrafi İşaret Tescil Belgesi” alınmış,  ve resmi olarak tanınmıştı. Ayrıca Van Ticaret ve Sanayi Odası, Van kahvaltısının küresel bilinirliğini artırmak ve dünyaya tanıtmak amacıyla her yıl haziran ayının ilk pazar gününün UNESCO tarafından “Dünya Kahvaltı Günü” ilan edilmesi için girişimde bulunmuştu.

Kaynak: HORECA Trend ve Elite World Hotels & Resorts

Devamını Oku

Otel

Hilton Bu Yaz Avrupa’da Hızla Büyümeye Devam Edecek 

Hilton, bu yaz Akdeniz’de Yunanistan, İbiza ve Malta adaları dahil olmak üzere 10 yeni lokasyonda oteller açacak. Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da dokuz marka altında geliştirme aşamasında olanlar dahil olmak üzere 100’e yakın otel bulunuyor.

Yayınlandı

on

Hilton (NYSE: HLT); Curio Collection by HiltonTapestry Collection by Hilton ve DoubleTree by Hilton markaları altında toplam 1.500’den fazla oda bulunduran 10 oteli yaz sezonu öncesi açarak Avrupa’daki otel portföyünü hızla büyütmeyi planlıyor. Hilton, dört otel için franchise anlaşması yaptığını duyurdu. 2026’da açılacak olan Hilton Alvor’un yanı sıra Curio Collection by Hilton markası altında Cala San Miguel Hotel Ibiza, Curio Collection by Hilton, The Club Cala San Miguel Hotel Ibiza, Curio Collection by Hilton ve Numo Ierapetra Beach Resort Crete, Curio Collection by Hilton, bu yaz Avrupa’da İtalya, Yunanistan, Hırvatistan ve Malta’da açılacak oteller arasına katılacak.

Yunanistan ve Sardinya gibi önemli tatil destinasyonlarının popülaritesi son yıllarda artarken Hilton sadece geçen yıl 6 farklı markası altında Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da 20’den fazla oteli hizmete açtı. Bu gelişme, Hilton’un resort otel portföyünü büyütme stratejisinin bir parçası olarak ortaya çıktı. Son beş yılda portföyünü iki kat büyüten şirket, şu anda dünya çapında 300’den fazla otele ulaştı.

Avrupa, Orta Doğu ve Afrika Bölgesi Geliştirmeden Sorumlu Kıdemli Başkan Yardımcısı Patrick Fitzgibbon, “Konukların hem uzun süredir var olan uluslararası gözde merkezlerde hem de gelişmekte olan tatil destinasyonlarında yüksek kalitedeki resort otellere yönelik talebi artıyor. Bu da tesis sahiplerinin Hilton markaları altında resort otellere yönelik ilgisinin artmasına yol açıyor,” dedi. “Sadece geçen yıl Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’daki açılışlarımızın beşte birinden fazlasını resort oteller oluşturdu. Çok sayıda otel sahibiyle iş birliği yaparak bu pazar segmentinde, özellikle de Akdeniz’deki ada destinasyonlarında büyümenin devam etmesini bekliyoruz. Yaz sezonu öncesi Avrupa’da 10 resort otel daha açacağız. İbiza, Algarve ve Girit gibi popüler destinasyonlardaki seçkin tesislerle bölgedeki resort otel yelpazemizi farklı markalar altında genişletiyoruz.”

Hilton Alvor 

Son derece popüler olan Algarve bölgesindeki yeni Hilton Alvor projesinin, Hilton’un geçen yıl Arts Hotel Porto, Tapestry Collection by Hilton tesisini birlikte açtığı Mercan Group ile yapılan franchise anlaşması kapsamında yer alıyor. Otelin 2026 yılında açılması bekleniyor. Portekiz’de Hilton Hotels & Resorts markası altında faaliyet gösteren iki otele katılan bu otel, nefis bir deniz manzarasına bakan 363 oda bulunduracak. Çevre düzenlemesi hassasiyetle ve sürdürülebilir bir anlayışla yapılan geniş tesis genelinde konuklar, ikisi özel yemek seçeneği sunan beş restoran, biri çatı katında teras bar olmak üzere üç bar arasından seçim yapabilecekler. Aynı zamanda, büyüleyici Algarve bölgesini keşfe çıkacaklar için “Grab & Go” yiyecek seçenekleri de yer alacak. Konuklar; tesisin altı yüzme havuzundan birinde, bir vitality havuzu da bulunan kapsamlı spa içerisinde ya da otelin denize nazır konumu sayesinde deniz kenarında dinlenme ve rahatlama fırsatı bulacaklar. Düğünler ve her türlü etkinlik için hayli uygun olan 450 metrekarelik balo salonu da dahil olmak üzere 1.200 metrekareden fazla etkinlik alanı, toplantı ve etkinliklerde kusursuz bir hizmete ev sahipliği yapacak.

İbiza’da İki Resort Otel Duyuruldu

Blackstone tarafından yönetilen şirketlere ait Güney Avrupa’daki resort otellerin önde gelen sahibi Hotel Investment Partners (HIP) ile yapılan franchise anlaşmasının ardından Hilton, Curio Collection by Hilton markası altında İbiza’da iki otel açmayı planladığını duyurdu. 2024 yaz sezonu öncesi açılması planlanan ve dünyanın en gözde tatil destinasyonlarından birinde faaliyete geçecek olan bu oteller, Curio Collection by Hilton için önemli bir adım olacak. Bu iki otel, Canopy by Hilton Madrid Castellana ve Domes Aulus Elounda, Curio Collection by Hilton otellerine katılacak. Canopy by Hilton Madrid Castellana ve Domes Aulus Elounda, Curio Collection by Hilton, bu otellerin sahibi HIP ile Hilton arasında yapılan anlaşma kapsamında kısa süre önce açıldı.

Cala San Miguel Hotel Ibiza, Curio Collection by Hilton

İbiza’nın kuzeyindeki Port de San Miguel bölgesinde yer alan, 196 konuk odalı Cala San Miguel Hotel Ibiza, Curio Collection by Hilton, yaz sezonunda açılacak. Doğrudan plaj ve deniz erişimi olan bu sahil otelinde, Akdeniz ve Asya mutfağı dahil olmak üzere çeşitli mutfaklardan lezzetler barındıran üç restoranın yanı sıra iki bar ve iki yüzme havuzu bulunacak. Farklı ziyaretçi tercihlerine hitap edecek otelde ayrıca jimnastik ve yoga için ayrılmış bir açık alanın yanı sıra fitness ve wellness alanları da yer alacak.

The Club Cala San Miguel Hotel Ibiza, Curio Collection by Hilton

Cala San Miguel Hotel Ibiza, Curio Collection by Hilton’ın kardeş oteli, yalnızca birkaç dakika uzaklıkta yer alıyor. Her iki tesiste de çeşitli hizmetler sunulacak. The Club Cala San Miguel Hotel Ibiza, Curio Collection by Hilton yalnızca yetişkinlere hitap eden ve beyaz kumlu plajlara doğrudan erişim sunan, 96 odalı bir otel olacak. Otelde iki restoranın yanı sıra havuz bar ve lobi bar dahil olmak üzere iki bar bulunacak. Cala Benirrás’a 10 dakika, Eski Kent bölgesine ise yaklaşık 30 dakika mesafede yer alan otelde biri yemek kamyonu konseptli olmak üzere çeşitli restoran ve barlar, serinletici ve dinlendirici bir açık havuz da olacak. Bu hizmetlerin yanı sıra bir fitness merkezi yer alacak.

Numo Ierapetra Beach Resort Crete, Curio Collection by Hilton

Girit’in güneydoğu köşesinde yer alan Numo Ierapetra Beach Resort Crete, Curio Collection by Hilton, Girit’in güneyinde nispeten bakir kalmış Yerapetre’da yetişkinler için tasarlanmış özel bir sahil tesisi olacak. NUMO Hospitality ile yapılan franchise anlaşmasını takiben açılan otel, 2021 yılında açılan Royal Senses Resort & Spa Crete, Curio Collection by Hilton‘dan sonra Hilton’ın tesis sahibiyle iş birliği yaptığı ikinci proje olacak. İç ve dış mekânları kusursuz bir şekilde harmanlayan 132 geniş oda ve süite sahip olan yeni tesis, iki yüzme havuzu, açık ve kapalı spor salonu, tenis kortu ve butik spasıyla sağlıklı yaşam meraklıları için ideal bir hizmet sunacak. Ayrıca konuklar, muazzam bir manzara sunan tepelere karşı konumlanmış açık hava sineması gibi benzersiz olanakların keyfini çıkarabilecek. Yunanistan’ın en büyük adası ve Avrupalı gezginlerin gözdesi olan Girit, nefes kesen doğal manzaraları, zengin mutfağı ve antik tarihi alanlarıyla ziyaretçilerin gözde noktası haline geldi.

Bu yaz Akdeniz’de açılması planlanan diğer oteller:

Tüm Hilton otellerinde konaklayanlar, ödüllü Hilton Honors misafir sadakat programından yararlanabiliyor. Program, doğrudan Hilton’dan rezervasyon yapan 180 milyondan fazla üyenin otel konaklamaları ve deneyimleri için puan kazanmasına olanak tanıyor. Hilton Honors üyeleri ayrıca oda seçme, temassız check-in ve özel üye indirimleri gibi ödüllere ve avantajlara anında erişebiliyor.

Kaynak: HORECA Trend ve Hilton

Devamını Oku

Popüler Haberler

Copyright © 2023 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.