İyi Tasarlanmış Menüler, Satış ve Sadakati Artırıyor | HORECA TREND
Takip edin!

HORECA Tedarik

İyi Tasarlanmış Menüler, Satış ve Sadakati Artırıyor

Restoran ve cafelerde sunulan menünün tasarımı, işletmelere özgünlük ve farklılık kazandırıyor. Yapılan bilimsel araştırmalar, iyi tasarlanmış menülerin satışları ve restoranların tekrar ziyaret edilme oranlarını artırdığını ortaya koyuyor. HORECA TREND Genel Yayın Yönetmeni Elif Akın Yüksel, Türkiye’de “menü” denildiğinde akla gelen ilk markalar arasında yer alan Menu Production ekibi ile konuştu.

Yayınlandı

on

Menu Production markanızın öyküsünü sizden dinleyebilir miyiz? HORECA sektörünün hangi ihtiyaçlarını karşılıyorsunuz?

İsveç’in Stockholm kentinde HORECA ekipman ihtiyaçlarının üretimi ve tedariği üzerine kurulan ve ana şirketimiz olan Sibon Production AB’nin öncülüğünde Menu Production adı altında menu kabı ve kılıfları üretimi üzerine İstanbul´da üretime başladık. 2020’nin ortasında, fabrikasyon olmayan el yapımı menü kapaklarından oluşan benzersiz ve geniş ürün yelpazemizi Avrupa’daki HORECA endüstrisine satmaya odaklanan yeni bir markayı gururla başlattık. 2019 yılında ise el yapımı deri ürünlerin tasarımını ve üretimini, Läderfy markası ile başlattık.

HORECA sektöründe menü ve kılıf tasarımlarınızla öne çıkıyorsunuz? Özellikle de deri ürünlerinizle dikkat çekiyorsunuz? Deri menü ve kılıf tasarımı ve üretim süreci nasıl işliyor? Hangi malzemeleri kullanıyorsunuz ve hangi teknikleri uyguluyorsunuz? 

Öncelikle otelcilik sektöründen gelen iyi eğitimli bir ekip ile beraber çalışıyoruz. Sektörün içerisinden gelen kişiler olarak da tam olarak ihtiyaçların neler olabileceğini, eksiklikleri, farklılıkları biliyor, yenilikleri yakından takip ediyoruz. 

Çok sıra dışı işler yapmaya odaklanıyoruz ve her zaman menü kapları ve kılıflarının konsept uygunluğu ile işlevselliğine önem veriyoruz. Bu yüzden sloganımızı “Functionality Meets Artistry” (İşlevsellik Sanatla Buluşuyor) olarak belirledik. 

Deri markamız Läderfy ve Menu Production’ın üretimi İstanbul’da Eski yel değirmeni mahallesinde bulunuyor. Läderfy’ın deneyimli kadrosu sayesinde de tasarımlarımızı %100 el işçiliği ile gerçek deri menü kapları üretmeye başladık. 

Üretimimizde kullandığımız, dana, manda, kuzu, geyik derileri, Leather Working Group Gold Sertifikası ve Join Life Sertifikası almış üreticilerden tedarik edilmektedir. Diğer kaplama malzemelerinden Buckram ve cilt bezleri İtalya ve Hollanda’dan ithal ediliyor. 

Müşterilerimizin menü kapak veya kılıf taleplerini karşılamak için öncelikle istedikleri model üzerinden tasarım ekibimiz mock-uplar hazırlıyor ve çeşitli materyal alternatifleri ve renk seçenekleri sunuyor. Onaylanan tasarımlardan sonra, menü kapları veya kılıflarındaki mekanizmalar ve logolar demo numuneler halinde müşterinin onayına sunuluyor. Onay alındıktan sonra üretim süreci başlıyor ve ürünler işletmeler için hazırlanıp teslim ediliyor. 

Müşteri memnuniyeti bizler için en önemli unsur. Hayal ettikleri ve olmasını istedikleri her şeyi fazlasıyla yapabilmek adına zor olanı hayata geçirmeyi seviyor, sürekli araştırıyor, çabalıyor, her bir müşteriyle kendimizin bir üst versiyonuna ulaşmak için çabalıyoruz. El yapımı ve işletmeye özel tasarımlar olduğu için sonsuz seçenek ve kişiselleştirme özelliği bulunan menü kapları ve kılıfları biliniyor ki sadece o müşterimiz için üretiliyor, başka bir benzeri bulunmuyor.

HORECA sektöründeki müşterilerinizin taleplerini nasıl karşılıyorsunuz? Hangi özellikler ve özelleştirme seçenekleri sunuluyor?

Ağırlıklı olarak müşterilerimizin başında kreatif ajanslar, HORECA sektörüne hizmet veren mimarlık büroları ve tabii ki direkt yiyecek içecek hizmeti veren işletmeler. Menu Production hazır menü kabı stoku tutmuyor, sadece müşterilerimizin taleplerine göre özel üretim yapıyoruz. Bizim çalışma sistemimiz; müşterimizin ihtiyacını iyi anlamak ve ona özel menüyü kendilerine hazırlamak üzerine kuruludur. Sonsuz versiyon diyebiliriz buna, neyi hayal ederseniz onu üretmek için elimizden geleni yapmaya çalışırız. Aslında bizim işimizin en önemli kısmı müşterilerimizin ilk taleplerini öğrendiğimiz brief toplantımız. Müşterilerimizin taleplerini, uzman ve deneyimli kadromuzla doğru şekilde anlayıp görevi teslim alıyoruz. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını anladıktan sonra, onları en mutlu edecek ürünleri hayata geçirmek amacıyla zaman zaman farklı malzeme veya mekanizma önerilerimiz de olabiliyor. 

Karşılıklı konuşmalar, sunumlar ve örnekler sonucunda müşterilerimiz mutluluğu, sürekli ve devamlılığı olan müşterilerimizin her geçen gün sayısının artıyor olması, bizlere bu işi neden yaptığımızı bir kez daha hatırlatıyor ve bizi işimize daha çok bağlıyor.

Menü kılıfı tasarımlarınızda nelere dikkat edilmeli? Pratiklik, dayanıklılık ve estetik açıdan hangi faktörler önemli? Bu alanda satın alma yapacak şirketlere neler önerirsiniz? 

İlk kural, işletmenin hayalindeki tasarımı kullanılabilir kılmak aslında. Bunun için gerekli tüm çabayı sarf ediyoruz. Dayanıklı, estetik, kullanışlı ama en önemlisi konsepte uygun ve müşterinin tam olarak beklentisini karşılayacak ürünler üretiyor olmak bizler için çok önemli. Sırf bu yüzden alışılagelmiş bir menü üretim firmalarından bizi farklı kılan ve öne çıkarak en önemli özelliğimiz; yiyecek – içecek sektöründen geliyor olmamız, akademik kariyerimizin bu konuda olması, bünyemizde bulunan tasarımcı ve model üreticilerini bu niteliklere uygun kişilerden seçmiş ve seçiyor olmamız, trendleri takip ediyor olmamız. 

Satın alma yapacak şirketler için, unutulmaması gereken çok önemli iki tane önemli unsur var; Birincisi, personelin menü kabına içeriği monte ederken rahat ve güvenli montaj yapmaları. İkincisi, misafirlerinin menü kabını ellerine aldıklarında hissedecekleri duygu. Bu detay çok önemli. Girdikleri restaurantta; dekorasyon, karşılama ve sonrasında yiyecekler, içecekler ile buluşmadan önceki ilk temasın bir menü kabından geçtiği gerçeğini asla atlamamaları gerekiyor. Aslında her şey burada başlıyor.

Sektördeki trendler ve yenilikler neler? Menü kılıfı tasarımlarında hangi yenilikçi özellikleri veya teknolojileri kullanıyorsunuz? 

Genele bakıldığı zaman suni deriden yapılan standart menü kapları ile karşılaşıyoruz. Ancak bizler müşterilerimize çok farklı malzemelerden, çok farklı alternatifler sunuyoruz. Mütevazı olmak istemiyoruz, Menu Production, trendleri belirleyen menü kapları üretiyor. Gerçek dana, manda, kuzu ve ren geyiği derilerinin yanı sıra talebe göre Fitalat (phthalate) içermeyen suni deri, nubuk kadife gibi malzemeler ile de menü kapları üretiyoruz. Çok yeni başladığımız, gözbebeğimiz olan elma posasından üretilen tamamen vegan, REACH standartlarında PVC Free sertifikalı bir kaplama malzemesidir. Elma derisi olarak tanıtılan bu malzeme dayanıklı, esnek ve geri dönüştürülebilir ve pürüzsüz görselliğe sahiptir.

Daha karmaşık tasarımlara uyum sağlayacak kadar dayanıklı ve esnek olan, gerilme mukavemeti ve aşınma direnci için tercih edilen aynı zamanda özel bir teknikle; hayal edebileceğiniz tüm tasarımları üzerinde uygulayabileceğiniz, Avrupa’da kitap ve menü kaplamalarında çok kullanılan Polyester ve pamuğun kombinasyonu olan bukram ve çeşitlerini kullanmaktayız. Ayrıca şarap mantarından imal edilmiş cilt bezleri kullanılmaktadır. Tüm bu ürünler İtalya ve Hollanda’dan ithal edilmektedir. Tümü FSC sertifikalı ve çevre dostu, sürdürülebilir ürünlerdir. 

Menü kılıfı üretimi süreci, kalite kontrol ve test aşamaları nasıl işliyor? Ürünlerinizin dayanıklılığı ve kullanım kolaylığı konusunda hangi güvenceleri veriyorsunuz? 

Atölyeye ulaşan siparişler, üretim sırasına göre öncelikle model bölümüne gelir. Model ustamız ürünün kalıbını çıkarır ve bu kalıp üzerinden menüde bulunan tüm parçaların bıçakları hazırlatılır. Hazırlanan bıçaklar üzerinden mock-up da görülen çizim benzeri bir ilk örnek yapılır. Uygunluk kontrolleri yapıldıktan sonra, hazırlanan bıçaklara göre ana malzemeler, yardımcı malzemeler presde kesilmeye başlanır. Sırası ile yapışkanlar sürülür, mukavvalara sıvanır, preslenir, elle taşlanır ve kıvrılır. Tüm bu aşamalarda tamamen el emeği uygulanır. Asla ve asla makinada taslama, kıvırma yapılmaz. Uygun ve siparişte verilen iplik rengi ile kumaşa ya da deriye göre dikişler tamamlanır, siparişte verilen klişe işlemleri yapılır, sabitleme mekanizmaları uygun renlerde boyanır ve monte edilir. Tek tek kontrolden geçer temizlenir. Her birinin mekanizmaları, dikişleri köşeleri kontrol edilir ve kalite kontrol hologram etiket uygulanır. Modele göre uygun paketleme tek tek yapılır, sevke hazır hale gelir ve sevk edilir. 

Menü kaplarının ömrü uygun bakım ile genellikle 2 yıldır. Ancak yiyecek – içecek sektöründe her yemek ve içecek menüsü içeriği yenilendiğinde menü kabının da yenilenmesini öneririz. Bu şekilde yapmak istemeyen müşterilerimiz için de daha ekonomik kullanımlara uygun bir menü kabı da tasarlıyoruz. Burada menü kabını daha uzun süre kullanıma uygun deriden seçiyoruz ve müşterilerimiz menülerini değiştirmek istediklerinde kendileri rahatlıkla yenileyerek menülerinin devamlılığını sağlayabiliyorlar.

Çok soğuk ya da çok sıcak ortamlara menü kaplarının dönmemesi bel vermemesi için ithal özel mukavvalar ve salpa malzemeler kullanmaktayız. 

Kapağın aşırı aşınmasını önlemek için kapağı kapalı ve düz bir şekilde saklamak en iyisidir. Kapağın kenarları çarparak gereksiz hasara neden olacağından, kapağın dikey, yatay veya bir kutu içinde saklanmasını önermiyoruz. 

Menü kapağı, sadece ılık su bir bezle düzenli olarak silinmelidir. İç ve dış malzemelere zarar verebileceklerinden sert kimyasallar veya aşındırıcılar kullanmamalarını şiddetle tavsiye ediyoruz. 

Müşteri geri bildirimlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? Menü kılıfı üretiminde müşteri memnuniyetini sağlamak için neler yapıyorsunuz? 

%100 müşteri memnuniyeti, müşteri devamlılığı bizim ilk kuralımızdır. Müşteriyi çok iyi anlamaya ve istekleri doğrultusunda üretim yapmaya gayret ediyoruz. Geri dönüşler bizim için çok kıymetli, kendimizi her gün geliştirmeye çalışıyoruz ve hatalarımızı minimumda tutmaya çalışıyoruz. Zaman zaman müşterilerimizin taleplerini karşılarken problemler de yaşadık ama en çok övündüğümüz noktalardan biri de hızlıca aksiyon alıp problemleri ortadan kaldırma çevikliğimiz. Şükürler olsun ki, kalite, işçilik ya da kumaş hataları gibi bir problem ile ilgili büyük sorunlar yaşamadık. Bu konuda kendimizi geliştirmek için her gün çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz. 

Çalışmalarınızda sürdürülebilirlik konusunu nasıl ele alıyorsunuz? Geri dönüştürülebilir veya çevre dostu malzemeler kullanıyor musunuz?

Üretimin de kullanılan malzemelerin %90’nı Avrupa’dan ithal ediyoruz. %100 geri dönüşümlü, REACH, Avrupa Birliği’nde kimyasal maddelere ilişkin mevcut birçok mevzuatı tek bir çatı altında toplayan bir AB Tüzüğüdür. REACH, (Registration, Evaluation, Authorisation and Restriction of Chemicals) standartlarına uymayan ve PVC Free sertifikası alamamış hiçbir ürün satın alma politikası gereği alınmamaktadır. Ayrıca Atölyede kullanılan tüm geri dönüşebilecek atıkları kayıt altına alarak, çevre bakanlığı denetiminde geri dönüşüm tesislerine teslim ediyoruz. Atölyemizin ISO 9001:2015, ISO 1002:2018, ISO 14001:2015 ve ISO 45001:2018 sertifikaları vardır.

Kaynak: HORECA Trend

Devamını Oku
Reklam
1 Yorum

1 Yorum

  1. Pingback: Mükemmel Menüyü Oluşturmak: Yeni Restoranlar İçin Kılavuz | HORECA TREND

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

HORECA Tedarik

Legrand Türkiye Bayi Toplantısında İş Ortaklarıyla Buluştu

Bina, elektrik ve dijital altyapılar için geliştirdiği ürün ve sistemler konusunda uzman olan Legrand Türkiye Grubu, 14 – 16 Ocak tarihleri arasında geleneksel bayi toplantısını Kıbrıs’ta gerçekleştirdi. 200’ü aşkın iş ortağının katılım gösterdiği bayi toplantısında, 2024 değerlendirmesinin yanı sıra sektörel gelişmeler ile birlikte yeni piyasaya sürülecek ürünlerin detayları aktarıldı. Legrand Türkiye Grubu Ülke Müdürü ve CEO’su Levent Ilgın 2024 yılını yine büyüme ile kapattıklarını belirtti.

Yayınlandı

on

Bina, elektrik ve dijital altyapılar için geliştirdiği ürün ve sistemler konusunda uzman olan Legrand Türkiye Grubu, 14 – 16 Ocak 2025 tarihleri arasında Kıbrıs’ta düzenlediği geleneksel bayi toplantısında iş ortaklarıyla bir araya geldi. “Zirve Yolculuğu” teması ile gerçekleşen toplantı, Türkiye’nin dört bir yanından katılım sağlayan bayi temsilcileri ve üst düzey yöneticiler ile sektöre dair önemli gelişmelerin paylaşıldığı bir platform oldu. 200’den fazla iş ortağının katılımıyla düzenlenen etkinlikte, 2025 yılının hedefleri masaya yatırılırken, Legrand Türkiye Grubu’nun yenilikçi ürün portföyü de tanıtıldı. Bayi toplantısının gündeminde, şirketin sürdürülebilirlik vizyonu, enerji verimliliği ile veri merkezlerine odaklanan çözümler yer aldı. Toplantıda dijital şov ile Legrand Türkiye Grubu’nun sürdürülebilirlik için aldığı inisiyatifler anlatılırken, yenilenen koruma grubu modüler ürün serisi P3 ve yüksek güç Solutio UPS tanıtıldı.

“Amacımız Bireysel Değil, Her Zaman Toplu Kalkınma Oldu

Legrand Türkiye Grubu Ülke Müdürü ve CEO’su Levent Ilgın, “Bizler, hep beraber 2016’dan beri ekonomik ve küresel birçok sert rüzgârla, fırtınayla mücadele ettik. Ancak doğru adımları atarak, birbirimize güvenip, inanıp, kenetlenerek, bu zorlukların da üstesinden gelmekle kalmadık, hep beraber büyüdük, geliştik ve güçlendik. Bu salonda 8 sene öncesine göre büyüyüp, güçlenmeyen hiçbir iş ortağımız yoktur. Çünkü bizim amacımız bireysel değil, her zaman toplu kalkınma oldu ve olmaya da devam edecek. 2025 yılı çok kolay bir yıl olmasa da 2024 kadar zor olmayacaktır. Faizlerin aşağı yönlü hareketiyle pazar hareketi toparlanma sürecine gireceğine inanıyoruz. Bu süreçte Legrand Türkiye Grubu olarak 2024 yılını da önemli bir büyüme ile kapattık ve yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz.

Legrand Türkiye Grubu olarak yatırımlarımıza devam ediyoruz. Gerçekleştirdiğimiz yeni makine yatırımı ve gelişmiş üretim tekniklerimizle Legrand Global’den Gebze fabrikamız Platin ödül aldı. Bununla birlikte, gençlere yatırım yapmaya devam ediyoruz. Yarının gençlerini şimdiden hazırlıyoruz ki mirasımız emin ellerde büyüyerek kaldığı yerden devam etsin.” şeklinde konuştu.

“İş Ortaklarımızla Olan İş Birliğimiz, Başarılarımızın Temelini Oluşturuyor”

Etkinlikte konuşan Legrand Türkiye Grubu CMO’su Gül Sevinç Selçuk, “Değişime uyum ve öncülük etme sürdürülebilir başarımızı destekleyen güçlü yönlerimiz. Sektörümüzün gelişimine doğrudan katkı sağlayacak küresel trendler arasında ilk 2 sırayı elektrifikasyon ve enerji verimliliği alıyor. Elektrifikasyondaki hızlı yükseliş ile küresel elektrik talebinin 2050 yılına kadar 2 katına çıkması bekleniyor. Elektriğe çok fazla ihtiyaç duyulan çağımızda müşteri beklentilerine hızlı, etkin ve çevreye duyarlı çözümler üreterek sürdürülebilir büyümemizi desteklemeyi hedefliyoruz. Devrim niteliğindeki yapay zeka ise 2030 yılına kadar veri merkezlerinin %40 kapasitesini kullanacak ve veri merkezlerinin büyümesine %14 katkı sağlayacak. Bu doğrultuda; yenilikçi, enerji verimliliği sağlayan ve farklı segmentlere hizmet eden ürünlerimiz ve çözümlerimiz, öncü kimliğimizi pekiştirirken sektörümüzün de gelişmesine katkı sağlıyor. Legrand Türkiye Grubu olarak bizde değişmeyen 2 temel öge var, iş ortaklarımızla olan sarsılmaz iş birliğimiz ve sürdürülebilir başarımız.” dedi.

Konuşmasında Legrand Avrupa Bölgesi için Legrand Türkiye Grubu’nun hayati önemini vurgulayan Legrand Grup Avrupa Bölgesi Pazarlama Direktörü Alban Jauffret, bugün Türkiye’nin Avrupa’daki en iyi 5 ülke arasında yer aldığını ve Legrand Türkiye Grubu’nun büyüme ve inovasyon stratejilerinde önemli bir rol oynadığını belirtti. Yeni modüler koruma serisi P3 lansmanını birlikte kutlamaktan dolayı mutluluk duyduklarını dile getiren Alban Jauffret, “Bu yenilik, projelerinizin en zorlu gereksinimlerini karşılamak için optimum koruma ve artırılmış esneklik sunan ürün yelpazemizde önemli bir ilerlemeyi temsil ediyor. Yeni serimizin Türkiye pazarında hızla bir referans haline geleceğinden eminiz. Birlikte, yarının zorluklarının üstesinden gelebilir, daha güvenli ve daha verimli bir elektrik geleceği inşa edebiliriz.” dedi.

Legrand’ta uzun vadeli başarı için net bir vizyonun şart olduğuna inandıklarını dile getiren Legrand Grup Strateji, İletişim, Endüstriyel Tasarım ve Dijital Dönüşümden Sorumlu Direktörü Juan Moreno-Alamo, Legrand Grup’un “Hedef 2030” vizyonundan bahsetti. Juan Moreno-Alamo, “Hedef 2030, bugünkü yıllık satışlarımızı 8,5 milyar Euro’dan 2030 yılına kadar 15 Milyar Euro’ya, yani neredeyse iki katına çıkarma planımızı kapsıyor. Hedef 2030 vizyonunu, enerji, dijital dönüşüm çözümlerinde büyümeyi hızlandırma ve temel bina altyapılarında istikrarlı büyümeyi sürdürme üzerine inşa ettiklerini ifade eden Alamo, bu vizyonu küresel trendler etrafında belirlediklerini belirtti.

Konuşmasında kurumsal sosyal sorumluluk (KSS) çalışmalarına da değinen Alamo, “20 yıllık bağlılık ve yakında piyasaya sürülecek 6. yol haritasıyla KSS, müşterilerimiz, çalışanlarımız ve paydaşlarımız için değer yaratmaya devam edecek. Yıllık satışlarımızın %5’ini oluşturan sürdürülebilir Ar-Ge yatırımları bizi trendlerin ön saflarında tutuyor. Ek olarak, müşteri memnuniyeti temel odak noktamız olmaya devam ediyor. 2024’te Müşteri Memnuniyeti Endeksimiz (CSAT) %80’e ulaştı ve Net Tavsiye Skorumuz (NPS) da değerli geri bildirimler sayesinde 51’e yükseldi. Önümüzdeki dönemde %50 organik büyüme, %50’si birleşme ve satın almalarla yönlendirilen satışları neredeyse iki katına çıkaracağız. Önümüzdeki beş yıl içinde Ar-Ge’ye 3 milyar Euro ve birleşme ve satın almalara 5 milyar Euro yatırım yapacağız.” açıklamalarında bulundu.

Başarılı Bayiler Ödüllendirildi

Veri merkezleri konulu çalıştayların ardından düzenlenen gala yemeği ile son bulan Legrand Türkiye Grubu geleneksel bayi toplantısında 2024’te başarı gösteren bayilere ödülleri takdim edildi.

Legrand Grup Hakkında

Merkezi Fransa’da bulunan Legrand, bina, elektrik ve dijital altyapıları için ürün ve sistemler konusunda uzmandır. 180 ülkeyi kapsayan ticari faaliyetleri, 40 binden fazla çalışanı ve yaklaşık 300 bin farklı ürün referansına sahip Legrand Grup’ un konutlar, ticari ve endüstriyel yapılar için komple sistem çözümleri bulunmaktadır. Konutlar, ticari ve endüstriyel yapılar için trafo, şalt ürünleri, dağıtım panoları, kesintisiz güç kaynağı, kablo taşıma sistemleri, anahtar priz, ev otomasyon sistemleri, acil durum aydınlatma ürünleri, yapısal kablolama ve aydınlatma kontrol sistemlerine kadar uçtan uca komple sistemler sunmaktadır. Legrand Grup, 1990 yılında Türkiye’deki faaliyetlerine başlamış olup Legrand Türkiye Grubu olarak halen 1000’in üzerinde çalışanıyla Gebze’de bulunan 2 fabrika ve Ümraniye’deki Genel Müdürlük kampüslerine ek olarak bölge müdürlükleriyle faaliyetini sürdürmektedir.

Kaynak: HORECA TREND ve Legrand Türkiye Grubu

Devamını Oku

HORECA Tedarik

Paşabahçe Mağazaları’ndan Yepyeni Dekoratif İlhamlar

Paşabahçe Mağazaları, 2025 yılına özgü “mocha mousse” rengiyle uyumlu, modern tasarımlı Linea Şamdan Mumluk ve Ruffle Vazo ile dekorasyona farklılık katıyor. Minimalist çizgiler ve doğal formlar ile eviniz ve yaşam alanlarınız hem estetik hem de sofistike bir hava kazanıyor.

Yayınlandı

on

Paşabahçe Mağazaları, 2025 yılının rengi olarak seçilen “mocha mousse” estetiğine uygun, şık ve doğal formlara sahip yeni dekoratif ürünlerini müşterilerinin beğenisine sunuyor. Linea Şamdan Mumluk ve Ruffle Vazo, modern ve dikkat çekici tasarımlarıyla dekorasyonunuzu bir üst seviyeye taşıyor.

Siyah ve Beyazın Mükemmel Uyumu

Seramik malzemeden üretilen Linea şamdan mumluk, minimal ve zarif tasarımı ile dikkat çekiyor. Siyah ve beyaz renk seçenekleriyle sunulan 2 kollu Linea şamdan mumluk, keskin çizgilerden uzak, kıvrımlı formu ile estetik bir şıklık sunuyor. Özellikle sofra düzenlemelerinde veya salon dekorasyonlarında doğal malzemeler ve formlarla sıcak bir atmosfer yaratmak isteyenler için ideal bir seçenek.

Doğal Kıvrımlar, Minimalist Şıklık

Ruffle Vazo siyah, beyaz renk seçenekleri, iki farklı boyut alternatifi ve doğal kıvrımlı tasarımıyla dikkat çekiyor. Modern ve minimalist tasarımı ile her alana uyumlu bir şekilde kullanılabilecek olan bu vazo, hem iç hem de dış mekanlarda dekorasyonunuzun ana öğesi olabilir.
Evinizde doğallığı ve zarafeti bir arada bulundurmak istiyorsanız, Linea şamdan mumluk, Ruffle vazo ve çok daha fazlasını Paşabahçe Mağazaları’nda bulabilirsiniz. Yeni yıl için yepyeni dekorasyon önerilerini keşfetmek ve satın almak için Paşabahçe Mağazaları’nı ve yenilenen pasabahcemagazalari.com adresini ziyaret edebilirsiniz

Kaynak: HORECA TREND ve Paşabahçe Mağazaları

Devamını Oku

Dondurulmuş Sebze & Meyve

Dolapta Dondurulmuş Gıdanın Lider Markası SuperFresh Var

Türkiye’nin lider dondurulmuş gıda markası SuperFresh’in yeni yayına giren “Dolapta Ne Var?” kampanyası lezzet-pratiklik-bereket ekseninde tanıtıldı.

Yayınlandı

on

Türkiye’yi dondurulmuş gıdayla tanıştıran SuperFresh’in liderlik yolculuğu ve markanın yeni yayına giren “Dolapta Ne Var?” isimli kampanyasına dair ayrıntılar düzenlenen basın toplantısıyla paylaşıldı.

Türkiye’nin lider dondurulmuş gıda ve yağ şirketi Kerevitaş olarak sürdürülebilir bir gelecek için Ar-Ge ve inovasyona yatırımlarını sürdürdüklerini ifade eden Kerevitaş CEO’su Mert Altınkılınç, “Dondurulmuş gıdada ilk kez “En Sevilen Marka (LoveMark)” seçilen SuperFresh için 2024 yılı inovasyon ve iletişimde ‘ilk’lere imza attığımız bir yıl oldu. İnovasyon odağında yaklaşık 50 yeni ürünü tüketicilerle buluşturduk. SuperFresh, son 3 yılda %50 tonaj büyümesi ve üç kat ciro artışının yanı sıra yıllık yaklaşık 8 milyon ile en yüksek hane erişimi ile liderliğini pekiştirirken kategorinin büyümesine katkı sağladı. Son üç yılda yaklaşık 25 milyar TL’lik bir pazara ve yüzde 85 penetrasyona ulaşan dondurulmuş gıda sektörü en hızlı büyüyen kategorilerden biri oldu. Tüketicilerin lezzet, kalite, uygun fiyat ve sürdürülebilirlik beklentilerini karşılayan Dondurulmuş Gıda “geleceğin gıda kategorisi” olarak önümüzdeki dönemde de öne çıkmaya devam edecek” dedi.

Dolapta “SuperFresh” Var

Pazarlama stratejilerini oluştururken tüketici içgörülerini ve yükselen trendleri yakından takip ettiklerini belirten Kerevitaş CMO’su Gülizar Öcal Doğan, yeni reklam kampanyası hakkında şunları söyledi: SuperFresh ile odak alanlarımız 2025 yılında da iletişim, inovasyon ve ulaşılabilirlik olacak. Yeni iletişim kampanyamız “Akşama ne yiyeceğiz?’ ya da ‘Dolapta yemek yapmak için ne var?’ gibi günlük hayatta hepimizin sıkça kullandığı sorular kampanyamızın çıkış noktası oldu. “Dolapta Ne Var?” ile yenilikçi ve geniş ürün çeşitliliğimizin yanı sıra ‘güven, sürdürülebilirlik, inovasyon, pratiklik, erişilebilirlik ve liderlik’ değerlerimizle tüketiciye sesleniyoruz. Tasarrufu mümkün kılan ürünlerimiz sayesinde de ‘dolapta tarladaki tazelik ve lezzetin yanı sıra bereket var’ diyoruz. Tüketicilerin, pratik, lezzetli, güvenilir ve uygun fiyatlı ürünlere dolaplarında yer verdiklerini biliyoruz. Bu yüzden ‘tüketicilerimizin dolabında ne varsa bizim dolabımızda da o var’ diyoruz ve beklentilerine ‘Dolapta “SuperFresh” Var’ diyerek yanıt veriyoruz.”

Ünlü Şef Refika Birgül, SuperFresh’in Liderlik Yolculuğuna Eşlik Etmeye Devam Ediyor

SuperFresh’in uzun süredir liderlik yolculuğuna eşlik eden Refika Birgül de konuşmasında dondurulmuş ürünlerin pratikliğinin yanı sıra gıda israfıyla mücadelede de önem taşıdığını vurguladı. Birgül, “SuperFresh, ham madde seçiminden son tüketiciye ulaşana kadarki yolculuğunda her aşamayı titizlikle ele alan oldukça güvenilir bir marka. Sürdürülebilirlik konusunda da öncü olan SuperFresh, tarladan sofraya gıda israfını önlemek amacıyla, benim de desteklemekten mutluluk duyduğum pek çok sorumlu çalışmaya imza atıyor. Daha önce dondurulmuş gıdalarla ilgili farkındalığın artırılması ve tüketicilere doğru bilgilerin ulaştırılması amacıyla, SuperFresh’in tarladan başlayıp tabaklara ulaşan yolculuğunu, “SuperFresh Bi’ Yolculuk” isimli kampanyayla birlikte anlatmıştık. Şimdi de SuperFresh ürünleriyle dolabımızda bereket, lezzet ve pratiklik var diyoruz” dedi.

Kaynak: HORECA TREND ve SuperFresh

Devamını Oku

Popüler Haberler

Copyright © 2024 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.