Connect with us

Restoran

MykOrini Tersane İstanbul’da Kapılarını Açtı

Antalya’daki başarısının ardından MykOrini, İstanbul’daki ilk restoranını Tersane İstanbul’da açtı. SWOT Hospitality tarafından hayata geçirilen restoran, Mikonos ve Santorini’den ilham alan konseptiyle misafirlerini ağırlamaya başladı. Geleneksel Yunan mutfağını modern dokunuşlarla yorumlayan MykOrini, menüsündeki özgün tatların yanı sıra atmosferiyle de dikkat çekiyor.

Yayınlandı

on

MykOrini Tersane İstanbul’da Kapılarını Açtı | HORECA TREND

MykOrini, sofralara Ege’nin taze malzemelerini, deniz ürünleriyle zenginleşen imza tabaklarını ve paylaşım kültürünü taşıyor. SWOT Hospitality, Dubai ve Türkiye’deki yatırımlarıyla fine dining alanında edindiği uluslararası deneyimi MykOrini markasıyla İstanbul’a getiriyor. Böylece İstanbul’un kalbinde, Yunan mutfağının seçkin tatlarını ve Ege’nin eğlenceli ruhunu yaşatan bir buluşma noktası yükseliyor.

Sofrada Ege Esintisi

MykOrini’nin menüsünde deniz ürünleri ve paylaşım kültürü öne çıkıyor. Taramas, Melitzanosalata, Humus ve Tzatziki gibi klasik mezeler; karidesle hazırlanan Prawns Saganaki, Fish Lollipop ve kızarmış kalamar gibi deniz mahsulleriyle buluşarak sofralara canlılık katıyor. Ana yemeklerde ise Tuz Kabuğunda Levrek, karışık deniz ürünleriyle hazırlanan Seafood Orzo, mürekkep balığının mürekkebiyle hazırlanan Black Prawns Pasta ve şefin çağdaş yorumu olan Truffle Pastitsio menünün öne çıkan imzaları arasında yer alıyor. Tatlılarda ise Portokalopita, Lokma ve Yoghurt Ice Cream öne çıkıyor. Her tabak, Yunan mutfağının karakteristik tatlarını modern tekniklerle harmanlayarak konuklara zamansız bir lezzet sunuyor.

Yunan Gecesi Atmosferi

Akşam saatlerinde menüye eşlik eden Yunan müzikleri, sirtaki dansları ve tabak kırma ritüeli, MykOrini’yi sadece bir restoran olmaktan çıkarıp eğlenceyle bütünleşen bir buluşma noktasına dönüştürüyor. Yemeğin, müziğin ve dansın ritmini bir arada yaşatan bu atmosfer, İstanbul’un gece hayatına yepyeni bir enerji katıyor.

İç mekanda Mikonos ve Santorini’den esinlenen doğal malzemeler ve sıcak tonlar öne çıkıyor. Açık renklerin hakim olduğu dekorasyon, samimiyet ve ferahlık duygusunu güçlendiriyor. Böylece MykOrini, yalnızca damaklara değil aynı zamanda görsel ve duygusal anlamda da unutulmaz bir deneyim vadediyor.

Usta İmzalarla Yunan Lezzeti

MykOrini’nin mutfak ve misafir deneyimi vizyonu, alanında uluslararası başarılara imza atmış üç güçlü isim tarafından şekillendiriliyor. Açılış öncesinde menüye imza atan Michelin yıldızlı Şef Pavlos Kyriakis, yarattığı seçkin lezzetlerle markanın İstanbul’daki yolculuğuna küresel bir prestij kazandırıyor. Restoranın sürekli mutfak liderliğini üstlenen Şef Dimitris Koumis, Akdeniz mutfağındaki derin bilgi birikimini modern yorumlarla harmanlayarak menüyü zamansız bir zarafetle buluşturuyor. Tüm bu lezzet yolculuğunu kusursuz bir deneyime dönüştüren MykOrini Genel Müdürü Theodoros Kaounas ise Londra ve Dubai’de edindiği lüks servis uzmanlığını İstanbul’a taşıyarak MykOrini’de her ayrıntıyı titizlikle kurguluyor.

MykOrini, Mikonos ve Santorini’nin Ruhunu İstanbul’a Taşıyor

MykOrini’nin İstanbul’daki açılışı üzerine konuşan SWOT Hospitality CEO’su Mouhamad Hadla, restoranın şehre getirdiği deneyimi ve vizyonunu paylaştı. Hadla, “İstanbul kültürel zenginliği, kozmopolit yapısı ve gastronomi sahnesindeki dinamizmiyle dünyanın en ilham verici şehirlerinden biri. SWOT Hospitality olarak misafirlerimize yalnızca iyi yemek değil, duygulara dokunan, hatıralarda yer edecek deneyimler sunmayı benimsiyoruz. Biz MykOrini ile sadece Yunan mutfağını değil, Mikonos ve Santorini’nin yaşam sevincini, müziğini ve eğlence kültürünü de şehre getiriyoruz. Amacımız misafirlerimize unutulmaz anılar yaşatacak bir buluşma noktası yaratmak; gastronominin sanatla, kültürle ve eğlenceyle birleştiği yeni bir deneyim sunmak. MykOrini, özgün menüsü, atmosferi ve ritüelleriyle bu şehre yeni bir soluk getirecek; gastronomiyi, kültürü ve eğlenceyi bir araya getiren buluşma noktası olacak” dedi.

MykOrini’nin menüsü ise Michelin yıldızlı şef Pavlos Kyriakis imzası taşıyor. Yunan mutfağının seçkin lezzetlerini modern bir bakış açısıyla yeniden yorumlayan Kyriakis, “MykOrini için menüyü hazırlarken Yunan mutfağının özünü oluşturan paylaşım kültürünü ve sofraların samimiyetini ön planda tuttuk. Deniz ürünlerinden başlangıçlara, özenle seçilmiş mezelerden özel tariflerle yorumladığımız ana yemeklere kadar her tabak hem köklü bir geleneği hem de modern mutfak anlayışını yansıtıyor. Mikonos ve Santorini’nin canlı ruhunu İstanbul’a taşıyan menüde, misafirlerimizin sadece damaklarında değil aynı zamanda anılarında da iz bırakacak tatlar yaratmayı amaçladık” ifadelerini kullandı.

Kaynak: HORECA Trend ve MykOrini

Tamamını Oku
Reklam
Yorum Yapın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Restoran

Sankai Tuna Madness: Boğaz’da Festival Tadında Bir Gece

Michelin yıldızlı Sankai by Nagaya Bebek Hotel by The Stay ev sahipliğinde roof’ta özel bir parti verdi.

Yayınlandı

on

Sankai Tuna Madness: Boğaz’da Festival Tadında Bir Gece | HORECA TREND

Boğaz’ın göz alıcı manzarasına karşı Japon mutfağının zarafetini sunan Sankai by Nagaya, Bebek Otel roof’unda özel bir gastronomi partisine ev sahipliği yaptı. DJ ritimleri eşliğinde Michelin yıldızlı şefler, Şef Yoshizumi Nagaya ve Şef Hiroko Shibata’nın taze yakalanmış dev bir tunayı ustalıkla kesip anlık servis ettikleri Sankai Tuna Madness etkinliğinde bu geceye özel bir tadım menüsü sunuldu. Gastronomi ve eğlencenin bir araya geldiği, Japon ustalığını canlı bir performansla buluşturan bu dinamik gösteri, Sankai by Nagaya’nın ilk tuna kesim etkinliği oldu.

Bu özel akşamda, açıldıktan sadece 8 ay sonra Michelin yıldızına layık görülen Sankai by Nagaya’nın Şefleri; Executive Şef Yoshizumi Nagaya ve Head Şef Hiroko Shibata, izleyicilerin gözleri önünde benzersiz bir show gerçekleştirdi. Lezzet notalarının sanatla, Japon ritüellerinin Boğaz silüetiyle kesiştiği show’da, İzmir açıklarında tutulmuş 160 kilo ve 2 buçuk metre uzunluğunda devasa bir tuna balığı, şeflerin ustalığı eşliğinde parçalara ayrılarak; balığın farklı bölgelerinden elde edilen akami, chutoro ve otoro kısımları ise anlık olarak sashimi, nigiri ve Sankai dokunuşlu course’lar olarak servis edildi. Tadım menüsü ve DJ performansı ile gece, geleneksel bir yemeğin ötesine geçerek interaktif bir eğlenceye dönüştü.

Bebek Roof’un sofistike ambiyansında düzenlenen bu yüksek enerjili gece, yalnızca bir yemek deneyimi değil; aynı zamanda Japonya’dan İstanbul’a uzanan ustalık ve eğlence dolu bir festival havasında yaşandı.

Sankai Tuna Madness, DJ performansı, canlı mutfak şovu ve Boğaz’da gün batımının altın tonlarından gece silüetine uzanan atmosferiyle konuklara, sıra dışı gastronomik bir akşam partisi deneyimi sundu.

Kaynak: HORECA Trend ve Sankai by Nagaya

Tamamını Oku

Restoran

Pide & Co, Londra’da İlk Şubesini Açtı

Yeme-içme sektöründeki global adımlarını sürdüren Zeren Group, geleneksel Türk mutfağının sevilen lezzetlerini İngiltere’ye taşıyan Pide & Co markasının Londra’daki ilk şubesini Kingsway’de açtı. Pide & Co, önümüzdeki dönemde Liverpool Street ve Mayfair’de olmak üzere iki yeni şube ile faaliyet alanını genişletmeyi planlıyor.

Yayınlandı

on

Pide & Co, Londra’da İlk Şubesini Açtı | HORECA TREND

Türkiye’de ve dünyada yatırımlarını sürdüren Zeren Group, İngiltere’deki Pide & Co restoranıyla geleneksel Türk mutfağını uluslararası alanda temsil etmeye hazırlanıyor. İlk şubesini Londra, Kingsway’de açan marka, Anadolu mutfağının sevilen ürünlerini farklı kültürlerle buluşturmayı hedefliyor. Pide & Co, hem Türk tüketicilere hem de yerel damak zevkine hitap eden bir deneyim sunarken önümüzdeki dönemde Londra’da farklı konseptlerde yeni restoranlar da açılacak.

Pide & Co Genel Müdürü Hakan Sezer, “Kingsway’de açtığımız ilk restoranımızla Türk mutfağının özgün tatlarını Londra’ya taşımanın mutluluğunu yaşıyoruz. Kayserili ustamız Ali Beşparmak’ın ellerinden, Kayseri’de ‘cıvıklı’ olarak bilinen kuşbaşılı pide ve lahmacun, menümüzün en çok tercih edilen ürünleri arasında yer alıyor. Tüm ürünlerimizi geleneksel tariflere sadık kalarak hazırlıyoruz. Pişirilmesinde ise Türkiye’den özel olarak getirdiğimiz fırınları kullanıyoruz.” diye konuştu.

Üç Şubeye Ulaşacak

“Turkish flavour, Turkish hand” sloganıyla Türk lezzetlerini, Türk ustaların elleriyle sunduklarının altını çizen Sezer, restoranda aynı anda 50 kişiyi ağırlayabildiklerini söyledi. Kısa vadede üç şubeye ulaşacaklarını anlatan Sezer, şöyle devam etti: “Kasım ayı sonunda Liverpool Street’te açacağımız yeni Pide & Co, ağırlıklı olarak ofislerin bulunduğu bölgede olması nedeniyle hızlı servis ve ‘take-away’ deneyimini birlikte sunacağımız bir konseptte faaliyete başlayacak. Burası halihazırda hizmet veren ilk restoranımızdan çok daha büyük bir alana sahip olacak. Dileyen misafirlerimizi restoranda da ağırlayabileceğiz. Başka bir Pide & Co restoranı için de Mayfair’de yer bakıyoruz. Bu üçüncü şubemiz, daha lüks bir konseptte hizmet verecek.”

Pide & Co’nun mutfak operasyonlarında görev alan ekip, büyük ölçüde Türk çalışanlardan oluşuyor. Bu yapı, geleneksel mutfak kültürünün korunmasına olanak sağlarken; yerel pazarda da özgün bir deneyim sunulmasına katkı veriyor. Marka hem Türk misafirlere hem de Türk mutfağını keşfetmek isteyen yerel ziyaretçilere hitap eden bir yapı kurmayı hedefliyor. Ağırlıklı olarak pide ve lahmacun çeşitlerinden oluşan menüde ayrıca kuzu şiş, tavuk şiş ve künefe gibi Anadolu mutfağının sevilen tatları da yer alıyor.

Kaynak: HORECA Trend ve Pide & Co

Tamamını Oku

Restoran

Nusr-Et Artık Modanın Başkenti Milano’da

Dünya çapında “Salt Bae” imzasıyla tanınan Nusr-Et, Avrupa’nın en iddialı açılışlarından birine imza attı. 18 Eylül’de Milano’da kapılarını açan Nusr-Et Milano, şehrin kalbi Brera’da, Casa Brera, a Luxury Collection Hotel içinde hizmet vermeye başladı.

Yayınlandı

on

Nusr-Et Artık Modanın Başkenti Milano’da | HORECA TREND

Dünyada “Salt Bae” hareketiyle tanınan, ete sanatsal bir imza kazandıran Nusret Gökçe, İstanbul’da sekiz masalı küçük bir lokantada başlayan yolculuğunu küresel bir başarıya dönüştürdü. Bugün 30’dan fazla lokasyona ulaşan Nusr-Et, Avrupa’daki en görkemli açılışlarından birini Milano’da gerçekleştirdi.

18 Eylül’de hizmete giren Nusr-Et Milano, Duomo ve Teatro alla Scala’ya birkaç adım uzaklıkta, Brera bölgesinin kalbinde yer alan Casa Brera, a Luxury Collection Hotel bünyesinde açıldı.

“İlk Masamızı İstanbul’da Kurduk, Şimdi Sahne Milano”

Açılışla ilgili konuşan Nusret Gökçe, Milano’nun her zaman zanaatkârlığı ve sahnedeki ustalığıyla kendisini etkilediğini belirterek şunları söyledi:

Bu şehre yalnızca lezzet değil; tutkuyla yoğrulmuş bir deneyim taşıyoruz. Amacımız sadece muhteşem etler sunmak değil, aynı zamanda kalplere dokunmak. Milano sahnesinde bayrağımızı gururla dalgalandıracağız.

Menüde Milano’ya Özel Dokunuş

Nusr-Et Milano’nun menüsünde zincirin imza tabakları olan Nusr-Et Special, Lokum ve Tomahawk öne çıkarken, şubeye özel olarak hazırlanan “Wagyu Bresaola” da misafirlerle buluşuyor.

Et tedarik süreci markaya özgü bir titizlikle yürütülüyor: Avustralya’daki seçkin çiftliklerden alınan Wagyu etleri, çift aşamalı elemeden geçiyor, ardından 21 gün özel nem kontrollü odalarda dinlendiriliyor. Pişirme süreci ise siparişe göre döküm ızgaralarda ustalıkla tamamlanıyor.

Patricia Urquiola Tasarımı

Restoranın iç mekânı, Casa Brera’nın modernist mimarisine uyumlu bir anlayışla dünyaca ünlü tasarımcı Patricia Urquiola tarafından hazırlandı. Sofistike atmosfer, detaylara gösterilen özen, kusursuz servis ve gösterişli sunumlarla birleşerek Milano’ya özgü ayrıcalıklı bir deneyim yaratıyor.

Stratejik Büyüme: Yeni Duraklar Yolda

Nusr-Et, Milano açılışıyla birlikte Avrupa’daki varlığını güçlendirirken, global büyüme stratejisini de sürdürüyor. Kısa süre önce İstanbul’da Aqua Florya şubesini açan marka, 2025–26 döneminde Kapadokya, Mexico City, Roma ve Ibiza gibi destinasyonlarda yeni şubeler planlıyor.

Milano ise yalnızca yeni bir restoran değil, Nusr-Et’in küresel sahnedeki iddiasını en net şekilde ortaya koyan bir dönüm noktası olarak konumlanıyor.

Kaynak: HORECA Trend ve Nusr-Et

Tamamını Oku

Popüler Haberler

Copyright © 2025 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.