Karaca, Sürdürülebilirlik Çalışmaları ile Değer Katıyor | HORECA TREND
Takip edin!

Sürdürülebilirlik

Karaca, Sürdürülebilirlik Çalışmaları ile Değer Katıyor

Karaca Grup, 50 yıldır başarıyla yürüttüğü küçük ev aletleri, mutfak, sofra ve ev tekstili kategorilerinde sunduğu katma değerli ürün ve hizmetlerin çevresel, sosyal ve yönetişim konularındaki bakış açısını ve “Değer Katmak Doğamızda Var” anlayışıyla yürüttüğü faaliyetlerini içeren ilk sürdürülebilirlik raporunu yayımlıyor.

Yayınlandı

on

Karaca Grup, tüm tedarik zinciri süreçlerini “Karaca Satın Alma Politikası”na uyumlu ve izlenebilir bir şekilde yönetiyor. Şirket, Karacaseverlerin beklentilerini karşılayacak yenilikçi ürün ve hizmetler sunmayı ve teknolojiyi ürün erişilebilirliği ile müşteri deneyiminde en iyi şekilde kullanıyor. Ayrıca, paydaşlarla kurduğu ortaklıklar doğrultusunda toplumsal gelişime ve refaha katkı sağlayacak sosyal sorumluluk projelerini planlıyor. Karaca Grup, şirket içinde adil bir çalışma ortamı oluşturarak tüm personelin sağlığını ve haklarını gözetiyor, tedarik zinciri içinde yer alan çalışanların da sağlığını ve haklarını koruyan çalışma koşulları sağlıyor.

Karaca Grup, Ürün ve Hizmete Değer Katıyor

Uçtan uca sürdürülebilir ürün tasarımına odaklanan Karaca Grup, operasyonel süreçlerinde yenilenebilir enerji kaynaklarından yararlanıyor ve bu doğrultuda 2030 yılına kadar kullandığı tüm elektrik enerjisini yenilenebilir kaynaklardan elde etmeyi taahhüt ederken, tüm ürün gamını en az bir Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi’ne hizmet eder hale getirmeyi hedefliyor. Ürün paketlemelerinde ambalaj kullanımını azaltıcı optimizasyon çalışmalarını sürdüren Karaca Grup, 2030 yılına kadar tüm ürün kutlarını sürdürülebilir kaynaklardan elde etmeyi planlıyor.

2015 yılından bu yana diktiği 19.251 fidan sayesinde atmosferdeki 7.920 ton sera gazı emisyonun tutulmasını sağlayan Karaca Grup, yüzde 90’ını yerli üretimle gerçekleştirdiği küçük ev aletleri kategorisinde, yüzde 77 oranında yenilenebilir enerji kullanarak 35.410 ton sera gazı emisyonunun doğaya salınmasına engel oldu.

Karaca Grup, Topluma ve Çalışana Değer Katıyor

Çalışana değer katma vizyonu ile Karaca Ailesi içinde çeşitli ve mutlu bir ekip oluşturmayı ilke edinen Karaca, çalışan bağlığı ve yetenek gelişimi alanlarında çalışmalarını sürdürüyor.

Üniversite öğrencilerini destekleyen staj programlarından, yetenek gelişimi eğitimlerine kadar pek çok alanda çalışanlarını destekleyen Karaca, özellikle çeşitlilik ve kapsayıcılık konusunda Türkiye’de öncü şirketlerden biri olma özelliği taşıyor.  Karaca Ailesi’nde çalışanları yüzdr 52’sini kadın çalışanlar oluştururken, yönetici kademelerinde ise bu oran yüzde 64 olarak gözlemleniyor.

Karaca Grup, İşe ve Paydaşlara Değer Katıyor

Karaca Grup, tüm iş süreçlerine çevre, sosyal ve etik hedeflerini entegre ediyor. Faaliyet gösterdiği tüm pazarlarda, gelecek nesiller için yaşamaya değer bir hayata ölçülebilir bir katkı sağlamaya çalışıyor. Tüm grup şirketlerinin genelinde veri toplamayı kolaylaştıracak sistemlere geçiş yaparak, tüm operasyonel faaliyetlerinin sosyal ve çevresel etkilerinin şeffaflığını artırıyor. Yasal sorumlulukları olan tüm gereklilikleri yerine getirmenin yanı sıra, hem Karaca’ya özgü hem de küresel yönetim sistemleri işletiyor.

Kaynak: HORECA Trend ve Karaca

Devamını Oku
Reklam
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sürdürülebilirlik

Her 4 Kişiden 3’ü Sürdürülebilir Gıda Konusuna Olumlu Bakıyor

Dünyada 45 ülkede her gün 100 milyon insana dokunan Sodexo, Harris Interactive ortaklığında ikinci uluslararası sürdürülebilir gıda barometresinin sonuçlarını açıkladı. 7 binden fazla kişinin katılımıyla gerçekleştirilen bu araştırma, daha sürdürülebilir bir gıda sistemine geçişi hızlandırmayı amaçlıyor.

Yayınlandı

on

Araştırmaya katılanların yüzde 74’ü sürdürülebilir gıda konusuna olumlu bakıyor. Ancak Batı ülkelerinde enflasyonist ekonomik koşullar, sürdürülebilir gıdaya yönelik heyecanı azaltma eğiliminde. Brezilya ve Hindistan gibi ülkelerde halkın 3’te 2’si sürdürülebilir gıdaya son derece olumlu bakarken, batı ülkelerinde bu oran yüzde 20-30 seviyelerinde kalıyor.

Araştırma, tüm ülkelerde vatandaşların sürdürülebilir gıda konusunda oldukça olumlu bakış açısına sahip olduğunu ortaya koyuyor. Araştırmaya katılan tüketicilerin üçte ikisi sürdürülebilir gıdanın yaşam kalitesini artırmaya katkı sağladığını düşünüyor. Sürdürülebilir gıdalar, daha sağlıklı ve dengeli olarak görülüyor. Tüketicilerin yüzde 47’si sağlık açısından sürdürülebilir beslenmeyi faydalı bulurken, yüzde 51’i çevreye olumlu etkisi olduğunu, yüzde 43’ü de biyolojik çeşitliliğin korunmasına katkısı olduğunu belirtiyor.

Araştırmaya Katılanların Yüzde 42’si Mümkün Olduğunca Sürdürülebilir Besleniyor

Sürdürülebilir gıda, Batı ülkelerinde enflasyonist ekonomi nedeniyle daha ölçülü olmasına rağmen daha çok heyecan yaratıyor. Sodexo’nun yaptığı araştırma tüketicileri sürdürülebilir beslenme alışkanlıklarını benimsemeye en çok teşvik eden üç temel faktörün fiyat, tat ve sağlık olduğunu ortaya koyuyor. Barometre, sürdürülebilir gıda konusunda üç ana tüketici profilini belirliyor. Araştırmaya katılanların yüzde 42’si “Kararlı” grup olup, mümkün olduğunca sürdürülebilir ürünler tüketiyor. Yüzde 44 olan “Kararsız” grup ise, sürdürülebilir ürünler mevcut olsa bile tercih etmekte tereddüt ediyor. Son grup ise 14 ile “Uzak Duran” grup olup, henüz sürdürülebilir ürünler tüketme eğiliminde değil.

Sürdürülebilir Gıdanın Önündeki En Büyük Engel Tat ve Lezzet Kaybı

Tüm tüketiciler için fiyatın gıda ürünlerini seçmede birinci faktör olmaya devam ediyor. Tüketicilerin yüzde 73’ü fiyatı çevresel kaygıların önünde tutuyor. Üç grup için de tat, fiyatın hemen arkasından gelen önemli bir faktör olarak gıda seçiminde belirleyici oluyor. Sağlık da önemli bir unsur olarak öne çıkıyor: besin değeri ve ürün bileşimi, karar verme sürecindeki üçüncü ve dördüncü en önemli faktörler arasında yer alıyor. Sürdürülebilir gıdaya geçişin en büyük engeli, tat ve lezzet kaybı olarak öne çıkıyor. Kararlı tüketicilerin yüzde 47’si, kararsız tüketicilerin yüzde 68’i ve uzak duran tüketicilerin yüzde 70’i, sürdürülebilir bir ürünün, normal bir üründen daha az lezzetli olması durumunda bunu tüketmeye istekli değil.

Sürdürülebilir Ürün Tüketiminde Fiyat Önemli

Fiyat engeli de önemli bir faktör. Kararlı tüketicilerin yüzde 37’si, kararsız tüketicilerin yüzde 62’si ve uzak duran tüketicilerin yüzde 69’u, sürdürülebilir bir ürünün daha pahalı olması durumunda bunu tüketmeye istekli değil. Yaygın inançların aksine, en “Kararlı” vatandaşlar “Kararsız” ve “Uzak Duran” gruplarla neredeyse aynı sıklıkta et tüketiyor. Ancak “Kararlı” grup, et tüketimlerini azaltmayı düşünmeye daha yatkın ve özellikle kırmızı et konusunda bunu zaten yapmaya başlamış durumda.

Araştırmaya Katılanlar Yemeklere Beslenme Bilgilerinin Yazılması Gerektiğini belirtiyor 

Tüketiciler için, yemek hizmeti tedarikçileri, daha sürdürülebilir beslenme alışkanlıklarına geçişin ana itici güçleri olarak görülüyor. Çiftçilerin ve gıda endüstrisinin ardından, yemek hizmeti tedarikçilerinin, daha sürdürülebilir beslenme alışkanlıklarına geçişte lider bir rol oynaması bekleniyor. Araştırma, güçlü bir teşvik ihtiyacı olduğunu da ortaya koyuyor. Kararlı tüketicilerin yüzde 47’si ve kararsız tüketicilerin yüzde 40’ı, sürdürülebilir ürünlerle tarif fikirleri paylaşmanın veya yemek tarifleri önerilerinin bireysel alışkanlıklarını değiştirmelerine yardımcı olacağına inanıyor. Ayrıca, kararlı tüketicilerin yüzde 46’sı ve kararsız tüketicilerin yüzde 37’si, ürün ve yemeklerde beslenme bilgilerini daha belirgin bir şekilde vurgulamanın gerekli olduğunu düşünüyor.

Sodexo, daha sürdürülebilir beslenme alışkanlıklarına geçişi hızlandırmak ve tarladan tabağa kadar olan tüm değer zincirinde emisyonlarını azaltmak için bu etkenleri somut girişimlerle kullanmaya devam etmeyi hedefliyor.

  • Şeflerin yaratıcılığıyla ilham vermek: Barometre’nin ortaya koyduğuna göre, tarifler geçiş sürecinde önemli bir rol oynamaktadır. Sodexo, şeflerini ve ekiplerini, Modern Recipe, EAT, ThinkGreen, Vive Café gibi markaları aracılığıyla tüketicilere ilham veren yeni bitki bazlı yemekler yaratmaları konusunda eğitiyor.
  • Ürünler hakkında bilgi sağlamak: Etkili dijital çözümler aracılığıyla, sunulan yemeklerin çevresel etkisini göstererek tüketicileri yönlendirmektedir.
  • Gıda israfını azaltmak: 2024 yılı itibarıyla %77’si kadar alanında uygulanacak olan WasteWatch programı ile Sodexo, operasyonlarında gıda israfını gelecek yıl yarıya indirmeyi hedeflemektedir.
  • Yerel gıda ürünlerini ve sürdürülebilir tarım uygulamalarını teşvik etmek, tedarikçilerine karbon emisyonlarını azaltmalarında destek olmak ve tüm ekosistemini çevresel etkileri pozitif hale getirmek için harekete geçirmek.

Kaynak: HORECA TREND ve Sodexo, Harris Interactive

Devamını Oku

Sürdürülebilirlik

Eksim Holding İsrafın Verdiği Yıkımı Sürdürülebilir Projelerle Azaltmayı Hedefliyor!

Eksim Holding, çağımızın en büyük küresel problemlerinden biri olan israfla mücadele kapsamında hayata geçirdiği ‘Yeteri Kadar En Doğru Karar’ kampanyasının detaylarını kamuoyuyla paylaştı. Konuyla ilgili konuşan Eksim Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ebubekir Tivnikli, “Gerçekleştirdiğimiz yatırımların ticari getirisi yanında, toplumun refahı ve çevrenin menfaatine olup olmadığını da her zaman sorguluyoruz. ‘Yeteri Kadar’ hayata baktığımız perspektifi, çalışma şekillerimizi ve gelecek vizyonumuzu yeniden düşünmeye çağıran bir davet niteliği taşıyor” dedi.

Yayınlandı

on

Ülkemizin önde gelen şirketler topluluklarından Eksim Holding, sürdürülebilir bir yaşamın karşısındaki en büyük tehdit olan israfa dikkat çekmek amacıyla ‘Yeteri Kadar En Doğru Karar’ kampanyasını devreye aldı. Gıda, su ve enerji başta olmak üzere israfın çevresel sürdürülebilirliğe, toplum hayatına ve ekonomiye olumsuz etkilerine odaklanan kampanya kapsamında; eğitim, tarım, atık yönetimi gibi alanlarda kamu ve sivil toplum kuruluşları iş birliğinde projeler hayata geçirilecek.

İsrafa Karşı Birlikte Mücadele Çağrısı 

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Eksim Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ebubekir Tivnikli, ‘Yeteri Kadar En Doğru Karar’ın bir sosyal sorumluluk hareketi olmasının yanı sıra hayatlarımızı ve iş yapış şekillerimizi yeniden düşünmeyen çağıran bir davet niteliği taşıdığını vurguladı. Tivnikli, “Bugün, enerji ve gıda sektörleri olmak üzere iki stratejik iş kolunda yer alıyoruz. Holding olarak gerçekleştirdiğimiz yatırımların ticari getirisinin yanında, toplumun refahı ve çevrenin menfaatine olup olmadığını da her zaman sorguluyoruz. Holdingimizi var eden ve ailemizden bize miras kalan değerlerin temelinde, büyüklerimizin yeteri kadarını kullanmaya ve israf etmemeye dayalı anlayışı yer alıyor. Biz de bu anlayışı kurum kültürümüzün temeline yerleştirdik, yaygınlaştırmayı da görev biliyoruz” dedi.

Gıdada İsrafın Boyutu: Her Gün 12 Milyon Ekmek Çöpe Gidiyor

Küresel iklim değişikliğinin verdiği zararların yanı sıra bilinçsiz tarım ve sulama uygulamalarının israfa sebep olduğunu belirten Tivnikli; “Yeraltı sularının kullanımı, modern sulamanın yaygın olmayışı ve kuraklık, hem topraklarımızın hem de su kaynaklarımızın tükenmesine yol açıyor. Bu duruma duyarsız kalamayarak toprağın ve suyun değerini hatırlatacak bir seferberlik hareketi başlatmak için yola çıktık” ifadelerini kullandı.

Gıda israfına rakamlarla değinen Tivnikli, “Maalesef ülkemizde yıllık gıda israfının boyutu 43 milyar dolar ve her gün 12 milyon ekmek çöpe gidiyor. Bu devasa israf tablosunu değiştirmek için tüm kurumlara görev düşüyor. Bugün karşı karşıya olduğumuz iklim değişikliği, kuraklık ve doğal kaynakların tükenmesi gibi küresel sorunlar, israfa karşı toplumun her kesimini sorumlu kılıyor. Bu nedenle, ‘Yeteri Kadar’ şemsiyesi altındaki projelerimize paydaş olmak ve bizimle birlikte çözüm üretmek isteyen herkesi israf karşıtı bu seferberliğe davet ediyoruz” dedi.

Tiyatro Oyunuyla 10 Bin, Eğitim Kitiyle 40 Bin Çocuğun Farkındalığını Artırmak Hedefleniyor

‘Yeteri Kadar En Doğru Karar’ altındaki çalışmaları ve hedeflenenleri aktaran Eksim Holding Kurumsal İletişim Direktörü Yusuf Ekiz ise öncelikli olarak çocuklar, gençler ve çiftçileri hedeflediklerinin altını çizdi. Bu kapsamda Dicle Elektrik’in Diyarbakır Milli Eğitim Müdürlüğü ile iş birliklerine imza attığını ifade eden Ekiz, ‘Dicle’nin Rüyası’ isimli tiyatro oyununu, Dicle Elektrik’in gönüllü çalışanlarından oluşan tiyatro kulübü üyeleriyle 4 ay süren hummalı bir çalışmanın ardından devreye aldıklarını kaydetti. Ekiz, tiyatro oyunuyla Dicle Elektrik’in hizmet bölgesindeki 6 ilde 5 bin öğrenciye ulaşmayı planladıklarını belirterek, “Kampanyamız süresi boyunca diğer grup şirketlerimizin faaliyet gösterdiği 10 farklı ilde, 10 bin ilk ve ortaokul öğrencisine ulaşmayı hedefliyoruz” dedi. Ekiz, tiyatro oyununun yanı sıra doğa dostu etkinlik kitabı ve tarım kitini de çocuklarla buluşturarak ilk etapta 20 bin, orta vadede 15 farklı ilde 80 bin öğrenciye ulaşmayı hedefliyoruz. Ayrıca projenin etkinliğini artırmak için yaklaşık 2 bin öğretmene eğitmen eğitimi vermeyi planlıyoruz” dedi. 

Bir Destek Bin Bereket Çiftçi Eğitim Programı 10 Bin Çiftçiye Ulaşacak

Konuşmasında Türkiye’de içme sularının yüzde 70’lik kısmının tarımsal sulama amacıyla kullanıldığının altını çizen Yusuf Ekiz, sulama verimliliğinin artması için ‘Bir Destek, Bin Bereket Eğitim Programı’nı devreye aldıklarını açıkladı. Amaçlarının çiftçileri destekleyerek tarımsal üretimin sürdürülebilir bir temele oturmasına katkı sağlamak olduğunu belirten Ekiz, “Bu programla çiftçilerimize kapsamlı teorik ve uygulamalı eğitimler veriyoruz. Programın ilk etabını Batman Üniversitesi iş birliğiyle, 250 çiftçin katılımıyla gerçekleştirdik. Projenin ikinci etabında Harran Üniversitesi iş birliğiyle ve 50 genç çiftçimizle, 1 yıl sürecek eğitim ve mentörlük programını hayata geçireceğiz. İki yılda, doğrudan ve dolaylı olarak toplam 10 bin çiftçiye ulaşmayı hedefliyoruz.” şeklinde konuştu. Ekiz su krizi ve kuraklığa karşı mücadele kapsamında gençlerin yenilikçi fikirlerine odaklanan “Akıllı Tarım Fikir Yarışması” ile kaynak israfını azaltmayı hedeflediklerini de sözlerine ekledi.

Gıda Atıkları Gübre Olup Ekosistemi Destekleyecek

KORU Derneği’nin ‘Yeteri Kadar’ kampanyasının en önemli paydaşlarından biri olduğunu vurgulayan Yusuf Ekiz, israfa karşı gıda atıklarının geri dönüşümü projesine de değindi. Ekiz, “Zincir fırın-kafe mağazamız Aslı’nın üretim tesislerinden çıkan gıda atıklarını, KORU’nun kompost fabrikasında geri dönüştürerek doğaya kazandırıyoruz. Kompost gübrelerin bir kısmını ise korunaklı paketler halinde Aslı şubelerinde müşterilerimize ulaştıracağız. Bunun yanında atıksız alışverişi teşvik etmek için kahve termosu indirimleri, geri dönüştürülebilir paket kullanımı ve israfsız menü gibi pek çok yenilikçi uygulamayı da devreye aldık” dedi.

2025 “Su Yılı” Olacak

Eksim Holding olarak israfı önlemek ve kaynakların doğru yönetilmesi için uzun bir yola çıktıklarını ifade eden Kurumsal İletişim Direktörü Yusuf Ekiz, ‘Yeteri Kadar En Doğru Karar’ kampanyası altında belirlenen konseptlerle her yıl bir odak alanı belirlediklerini ifade etti. Bu doğrultuda 2025’i ‘Su Yılı’ ilan edeceklerini, 2026’yı ‘Enerji’ ve 2027’yi ise ‘Gıda’ odağında ele alacaklarını belirtti. 

‘Yeteri Kadar En Doğru Karar Platformu’ ise kampanyanın tüm projeleri ve duyuruları ile sürdürülebilirlik konseptindeki blog yazılarına yer veriyor.  Platform www.yeterikadar.org  adresinden ziyaret edilebiliyor. 

Kaynak: HORECA TREND ve Eksim Holding

Devamını Oku

Otel

Grand Hyatt İstanbul Yeni Yıl’a Unutulmaz Anlarla Merhaba Diyor

Şehrin kalbinde yer alan Grand Hyatt İstanbul, göz alıcı atmosferiyle yeni yılı kutlamak isteyen misafirlerine unutulmaz anlar yaşatıyor. Mezzanine Lounge’dan 34 Restaurant’a, Library Bar’dan Buz Pistine ve Spa Merkezine kadar otelin her köşesi yeni yıl ruhunu hissettiriyor. Grand Hyatt İstanbul, bu özel gecenin öncesi ve sonrasında keyifli anlar ve sürprizlerle dolu unutulmaz saatler vadediyor.

Yayınlandı

on

31 Aralık gecesi, Mezzanine Lounge’da Türkün Yıldız’ın piyano resitali ile başlıyor. Müziğin büyüsüne kapılacağınız bu samimi atmosferin ardından, 34 Restaurant’taki açık büfe gala yemeğiyle lezzet dolu bir deneyim sizi bekliyor. Kişi başı 9.500 TL olan bu özel gala yemeğinde, Executive Chef Yusuf Gülyiyen’in imzasını taşıyan yılbaşı hindisinden deniz mahsullerine, tencere yemeklerinden zeytinyağlılara ve mezelere, salata çeşitlerinden geniş tatlı seçeneklerine kadar birbirinden özel tatlar sunuluyor. Suami Ramirez Quartet’ın canlı performansı, geceye enerjili ritimleri ile dahil olacak.

Yemek sonrasında eğlenceye devam etmek isteyen misafirler için kutlamaların gözde mekanı Library Bar, yeni yılın ilk saatlerinden itibaren DJ Jasemine’in canlı performansı ile eğlence dolu anlar sunuyor.

Grand Hyatt İstanbul’un 31 Aralık gecesiyle sınırlı kalmayan yılbaşı programları, yeni yılın ilk gününü özel bir deneyimle taçlandırmak isteyenleri Jazz & Brunch’a davet ediyor. Kişi başı 3.250 TL olan brunch’ta yeni yıla özel fırınlanmış hindi, yılbaşı konseptli tatlılar ve daha pek çok lezzet bu keyifli buluşmayı unutulmaz kılıyor.

Kaliteli vakit geçirmek ve yenilenmek isteyenler için Gaia Spa, çiftlere özel veya bireysel olarak kullanabileceğiniz özel paketler sunuyor. 90 dakikalık spa ritüelleri ve geleneksel Türk hamamıyla tüm yılın yorgunluğunu üzerinizden atma imkanı sağlıyor.

Otelin bahçesinde kışın en eğlenceli aktivitesi buz pateni için özel bir Buz Pisti de mevcut. Hem yetişkinler hem de çocuklar için eğlenceli bir aktivite olan buz pisti, keyifli anlar yaratmak için hazır.

Yılbaşı gecesini büyüleyici bir deneyime dönüştürmek isteyenler, Grand Hyatt İstanbul’un eşsiz programıyla yeni yılı unutulmaz kılmaya davetlisiniz.

Kaynak: HORECA TREND ve Grand Hyatt İstanbul

Devamını Oku

Popüler Haberler

Copyright © 2024 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.