İşlenmiş, Sağlıksız Gıdaların Maliyeti: 20 Trilyon Dolar | HORECA TREND
Takip edin!

Gıda Üreticileri

İşlenmiş, Sağlıksız Gıdaların Maliyeti: 20 Trilyon Dolar

Sağlıksız, işlenmiş gıdalar hem insan yaşamını hem gezegenimizi tehdit ediyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun küresel gıda sistemine ilişkin yayınladığı verilere göre sağlıksız gıdalar, küresel çaptaki ölümlerin dörtte üçüne sebep olan kanser ve diyabet gibi hastalıkların beş ana risk faktörlerinden biri olarak kabul ediliyor. Başta gıda olmak üzere, insanın sağlığı ve afiyetine yönelik ürünler sunan marka ise Türkiye’nin dört bir yanına katkı maddesi içermeyen, saklanabilen doğal gıdalar ulaştırıyor.

Yayınlandı

on

Sağlıksız, işlenmiş gıdalar hem insan yaşamını hem gezegenimizi tehdit ediyor. Dünya Ekonomik Forumu’nun küresel gıda sistemine ilişkin yayınladığı verilere göre sağlıksız gıdalar, küresel çaptaki ölümlerin dörtte üçüne sebep olan kanser ve diyabet gibi hastalıkların beş ana risk faktörlerinden biri olarak kabul ediliyor. Başta gıda olmak üzere, insanın sağlığı ve afiyetine yönelik ürünler sunan marka ise Türkiye’nin dört bir yanına katkı maddesi içermeyen, saklanabilen doğal gıdalar ulaştırıyor.

Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) küresel gıda sistemine ilişkin yayınladığı veriler, insan yaşamına dair çarpıcı sonuçları ortaya koyarken, sağlıklı yaşamın önemine dikkat çekiyor. Buna göre, ortalama yaşam süreleri artarken, sağlıklı yaşam süresi giderek kısalıyor. Bunun temelinde ise yaklaşık 100 yıl öncesinden bu yana yükselişe geçen dünya nüfusunun beslenme ihtiyacının karşılanması için ucuz, yüksek kalorili gıda üretimine odaklanılması bulunuyor. Ancak bu tarz ürünlerle sağlıksız beslenme, küresel çaptaki ölümlerin dörtte üçüne sebep olan kanser ve diyabet gibi hastalıkların beş ana risk faktörlerinden biri olarak kabul ediliyor.

Öte yandan, aşırı işlenmiş gıdaların dünyanın geleceği için de bir tehdit oluşturduğu ve yaklaşık 20 trilyon dolara yakın maliyete yol açtığı belirtiliyor. Bu maliyetin küresel gıda tüketimi maliyetinin iki katından fazla olduğuna işaret eden WEF, insanların tüketim şeklini değiştirmesinin sağlıklı bir gıda sistemi kurulmasının anahtarı olduğuna işaret ediyor.

Başta gıda olmak üzere insanın sağlığı ve afiyetine yönelik ürünler üreten Henien’in Genel Müdürü Halil Üsame Kullemci ise sağlıklı gıda tüketiminin önemini açıklarken, bu alanda düzenlenen kampanyalarla da bu besinlere ulaşamayan insanlara yardım edilebileceğine işaret ediyor: “WEF’in derlediği bilgiler, sağlıklı beslenmenin hem birey hem de gezegenimiz için ne kadar kritik olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Biz de tüketicilere doğal, sağlıklı, lezzetli, gıda katkı maddesi içermeyen, teknolojik imkanlarla uzun saklama sürelerine sahip ürünler sunuyoruz.

“Ürünlerimizi Otoklav Teknolojisiyle Üretiyoruz”

Halil Üsame Kullemci, ürünlerinin otoklav teknolojisi ile hazırlandığını ve pratik kullanımını vurgulayarak, “Ürünlerimizi aç-ısıt-ye pratikliğinde hazırlıyoruz. Oda sıcaklığında uzun süre muhafaza edilebilen ürünlerimiz, afet, seyahat, kamp gibi durumlarda da adeta bir çözüm oluyor. Otoklav teknolojisi ile pişirdiğimiz ve özel bir ambalaj kullanarak paketlediğimiz hazır yemek çeşitlerimiz, hiçbir koruyucu madde içermiyor. Şu an çorba, pilav, ana yemeklerden oluşan yelpazemizi her geçen gün genişletiyoruz. Ürünlerimizi yalnızca platformumuzu ziyaret eden müşterilerimize değil, alt markamız yeni nesil aşevi Henien Aid ile ihtiyaç sahiplerine de ulaştırıyoruz” ifadelerini kullandı.

“İhtiyaç Sahiplerine Sağlıklı Gıda Ulaştırıyoruz”

İhtiyaç sahipleri kurdukları alt markalarının işleyişine dair detayları paylaşan Henien Genel Müdürü Halil Üsame Kullemci, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:

Reklam

“Henien Aid projesi, yemek ikram etmenin en nazik, kaliteli, yaygın ve sürdürülebilir yöntemini araştırmanın bir sonucu olarak ortaya çıktı. Sağlıklı gıdalara ihtiyacı olan insanlara yardım etmek isteyenler, sitemiz henien.online üzerinden bağış yaparak yemek ikramında bulunulabiliyor, gönüllü olarak ihtiyaç sahiplerinin tespiti ve teyidinde görev alabiliyor. Örneğin, Ramazan ayında Türkiye genelinde 75 ilde 228 bin kişiye 9 bin 500 koli ile 684 bin kap yemek teslim ettik. Gelecek dönemde bu sayıyı artıracağız.

Kaynak: HORECA TREND ve B2Press

Devamını Oku
Reklam
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gıda Üreticileri

“Küresel İklim Değişikliği Buğday Hasadını da Etkileyebilir”

Eksun Gıda Genel Müdürü Ahmet Demir, bu yılın buğday hasadının geçtiğimiz yıl rakamlarına yaklaştığını belirterek, “Yıl sonunda 4 milyon tonu makarnalık olmak üzere 21 milyon tonluk bir kapasite elde edilmiş olacak. Eksun Gıda olarak da yılın ilk 9 ayında 327 bin tonluk bir kapasiteye ulaşarak hem ülkemizin un ihtiyacının tedariki hem de ulusal ihracat ağımıza katkı sağlamaya devam ediyoruz. Yıl sonunda 434 bin tonluk kapasiteye erişmeyi hedefliyoruz” ifadelerini kullandı. Küresel iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin hasat sürelerinden verimliliğe kadar birçok unsuru etkileyeceğinin altını çizen Demir, çiftçiye yönelik genişletilmiş kamu desteğinin kritik önem taşıdığını da dile getirdi. 

Yayınlandı

on

Ülkemizin önde gelen un üreticilerinden olan Eksun Gıda’nın Genel Müdürü Ahmet Demir, 2024 yılının buğday hasadına dair değerlendirmelerde bulundu. Türkiye’nin her bölgesinde verimli bir hasat sezonunun tamamlandığını dile getiren Demir, “Ülkemizde 2023 yılında 22 milyon tonluk buğday rekoltesi elde edilmişti. Bu yıl geçtiğimiz yıla göre daha erken başlayan buğday hasadı, Türkiye’nin dört bir yanında en az 4 ay devam etti. Çiftçilerimiz, hasadın ardından Toprak Mahsulleri Ofisi’ne veya lisanslı depolara ürünlerini teslim etmeye devam ediyor. Hasat döneminin ardından 4,5 milyon tonu makarnalık olmak üzere yine 20 milyon tonun üzerinde bir kapasite elde edilmiş olacaktır.” dedi. 

“İklim Değişikliği Üretimi Olumsuz Etkileyebilir”

Türkiye’nin buğday üretiminde dünyaya olan katkısı yanında, buğdayda kendine yetebilen bir ülke olduğunu belirten Demir, iklim değişikliğinin getireceği sonuçları her zaman göz önüne almanın gerekliliğini vurguladı. “Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), gıda ürünlerinin uluslararası fiyatlardaki aylık değişimin izlendiğini, Tahıl Fiyat Endeksi’nde Ağustos ayında yüzde 0,5 azalış olduğunu kaydetmişti. Özellikle Türkiye ve ABD gibi ana ihracatçı ülkelerin iyi hasat beklentilerinin etkilediği bu endeks önemli bir gösterge olsa da uzun vadede iklim değişikliklerinin etkisini mutlaka göz önünde bulundurmak gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Demir, iklim değişikliği başta gıdaya erişim ve küresel gıda fiyatları olmak üzere birçok parametreyi değiştiriyor. Tarım alanlarındaki zararlı yoğunluğundaki artış, kuraklık ve buna bağlı hasat zamanlarının değişiklik göstermesi gibi faktörler tarım verimliliğinin üzerinde ciddi olumsuz sonuçlar doğuruyor. Küresel iklim değişikliğinin, hasadın sonuçlarını özellikle uzun vadede etkilememesi için doğal dengenin korunması şart. Bu kapsamda verimli bir biyolojik mücadelenin yapılması, iyi tarımın daha da yaygınlaştırılması ve elbette yönlendirici kamu politikaları son derece önem taşıyor.” şeklinde konuştu. 

Kamu Desteği Çiftçiyi Rahatlatacak 

Kamuda çiftçiyi yeni destekleme modelini de değerlendiren Demir, “1 Eylül itibarıyla tarımsal üretim planlamasının detayları açıklanmaya başladı. Özellikle buğdayın üretileceği havzalarda mevcut mazot ve gübre desteği yanında, temel destek ve planlı üretim desteğinin verileceğinin duyurulması memnuniyet verici.” açıklamalarında bulundu. 

Reklam

Eksun Gıda Tahıl Arzına Katkı Sunmaya Devam Ediyor

Açıklamalarında Eksun Gıda’nın üretim kapasitesini de değerlendiren Ahmet Demir, “500 çalışana istihdam sağlayan, Tekirdağ ve Konya fabrikalarımızda yeni nesil teknolojileri kullanan bir şirket olarak un, glütensiz un ve unlu mamuller olmak üzere farklı tüketici alışkanlıklarını dikkate alarak sosyal fayda anlayışıyla ürünler geliştiriyoruz. Yılın ilk 9 ayında 327 bin tonluk bir kapasiteye ulaşarak hem ülkemizin un ihtiyacının giderilmesi hem de ulusal ihracat ağımıza katkı sunmaya devam ediyoruz. Yıl sonunda biz de 434 bin tonluk kapasiteye erişmeyi hedefliyoruz.” bilgisini verdi. 

Kaynak: HORECA TREND ve Eksun Gıda

Devamını Oku

Gıda Üreticileri

Barilla, Küçük Angela’nın Hayalini Gerçekleştirdi

9 yaşındaki Angela’nın hayali, Barilla’nın tasarım ekibi tarafından gerçeğe dönüştürüldü. “Keşke makarna, sosu daha fazla tutabilse” diye düşünerek Barilla CEO’suna bir mektup yazan Angela, sonunda özel olarak üretilen “şapka tasarımlı” makarnaya kavuştu. Barilla, bu sıra dışı öneriyi hayata geçirerek, Angela’ya özel olarak üretip ambalajladığı makarnayı ona hediye olarak gönderip küçük makarna severin hayalini gerçekleştirdi.

Yayınlandı

on

Her gün 100’ü aşkın ülkede milyonlarca sofraya ulaşan İtalyan gastronomi kültürünün önemli temsilcisi Barilla, geçtiğimiz günlerde küçük bir kızın hayalini gerçekleştirerek şapka şeklinde makarna üretti.

Makarna yemeyi çok seven 9 yaşındaki Angela, sosu daha fazla tutabilecek bir makarna hayal etti ve bu fikrini annesinin yardımıyla yazdığı bir mektupla Barilla CEO’su Gianluca Di Tondo ile paylaştı. Angela’nın içten mektubunda, “Merhaba Gianluca Di Tondo, sosu içinde tutabilecek şapkaya benzer yeni bir makarna türü denemek istiyorum. Eğer hoşunuza giderse, bu makarnayı üretebilirsiniz” yazıyordu. Bu mesaj, Barilla’nın CEO’su ve ekibi için ilham kaynağı oldu.

İki ay sonra CEO Gianluca Di Tondo, Angela’ya el yazısıyla kaleme aldığı yanıtında “Yeni bir makarna şekli için bize ilham veren mektubunu ve fikrini heyecanla tasarım ekibime ilettim. Sosu daha fazla içinde tutabilecek bu şahane fikir onları da oldukça mutlu etti. Fikrin üzerinde şimdiden çalışmaya başladılar bile!” diye bildirdi. Angela’nın mektubu, Parma’daki üretim tasarım ekibinin şapka şeklindeki makarnayı hayata geçirmesiyle sonuçlandı ve sadece dört ay sonra Angela’ya özel olarak hazırlanan bir kutu gönderildi.

Kutunun içindeki mektupta şöyle yazıyordu: “Bir önceki mektubumda söz verdiğim gibi, şapkalarla ilgili ilham veren hayalin üzerinde keyifle çalıştık ve 3D teknolojisini kullanarak ilk tasarımını ürettik. Bu ilk tasarımı da hemen seninle paylaşmak istedik, umarım beğenirsin. Bu yeni makarnalarımızı büyük ölçekte üretmek biraz zaman alacak ama şimdiden birçok mutfağa ulaşacak olmasının heyecanını yaşıyoruz ” yazıyordu.

Barilla, inovasyona verdiği önemle kaliteli ve güvenilir gıdalarla keyifli bir deneyim sunmaya, hayal gücüne değer vererek daha iyi bir geleceğe katkıda bulunmaya devam ediyor.

Kaynak: HORECA TREND ve Barilla

Reklam

Devamını Oku

Gıda Üreticileri

Ülker, İlk Yarıyıl Finansallarını Açıkladı

Ülker Bisküvi, 2024 yılının ilk yarısını 36,6 milyar TL ciroyla kapattı. Türkiye operasyonlarının ciro içindeki payı yüzde 69, ihracat ve yurt dışı operasyonlarının ciro içindeki payı yüzde 31 oldu.

Yayınlandı

on

Ülker Bisküvi*, Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) gönderdiği açıklamada, yılın ilk yarıyıl cirosunun 36,6 milyar TL olduğunu duyurdu. Şirketin, Türkiye operasyonlarının ciro içindeki payı yüzde 69, ihracat ve yurt dışı operasyonlarının ciro içindeki payı ise yüzde 31 olarak belirtildi.

Şirketin büyümesini devam ettirdiğini dile getiren Ülker CEO’su Mete Buyurgan sözlerine şöyle devam etti: “80. yılını kutlayan, Türkiye’nin lider gıda şirketi olarak yılın ilk yarısını hedeflediğimiz gibi başarılı bir şekilde tamamladık. Bu dönemin önemli gelişmesi yurt dışına 20 ülkeden 100’den fazla uluslararası yatırımcı katılımıyla gerçekleştirdiğimiz Ülker’in ve 2024 yılının ilk sürdürülebilirlik bağlantılı, 550 milyon ABD doları değerinde tahvil ihracı oldu. Ülkemize ve şirketimize olan güvenle bu tahvil ihracını gerçekleştirdik. Ülkemize katma değer sağlarken, bölgemizde güçlü bir oyuncuyuz. Bisküvi pazarında Suudi Arabistan ve Mısır’da liderlik sürüyor, Kazakistan ve Orta Asya ülkelerinde de güçlü büyüme trendi devam ediyor.

Gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için sürdürülebilirlik çalışmalarımıza her alanda ağırlık veriyoruz. Filomuza dahil ettiğimiz 50 çift katlı tırımızla yılda 5,4 milyon km. daha az mesafe yapacak, 5.000 ton daha az karbon salımı gerçekleştireceğiz. Yerli tarım, yerel kalkınma ve çiftçi refahına odaklanıyor, çiftçilerimizle birlikte çalışarak onarıcı ve sürdürülebilir tarım uygulamalarının yaygınlaştırılmasını amaçlıyoruz. Kırıkkale ve Çorum bölgesinde çalışmaları başlattık. 2030’a kadar 10.000 dekar alanda onarıcı tarım uygulaması yapmayı hedefliyoruz. Ar-Ge merkezlerimizle; yurt içi ve yurt dışındaki üniversiteler, araştırma merkezleriyle şirketimizin faaliyetlerine ve sektörümüze değer oluşturacak projeler hayata geçiriyoruz. Bunlar inovatif, sektörde ayrışan ürünler geliştirmemize de katkı sağlıyor. Yılın ilk altı ayında 17, son 5 yılda 220’nin üzerinde yeni ürünle tüketicilerimizi buluşturduk. Bulunduğumuz kategorilerde başarılı bir performans gösteriyoruz.”

* pladis Foods Limited iştirakidir. 

Kaynak: HORECA Trend ve Ülker

Reklam
Devamını Oku

Popüler Haberler

Copyright © 2024 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.