Divan Grubu 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nu Yayımladı | HORECA TREND
Takip edin!

Sürdürülebilirlik

Divan Grubu 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nu Yayımladı

Gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakma vizyonu kapsamında çalışmalarını sürdüren Divan Grubu, “Her paydaşa saygı” temasıyla bu yıl ikincisini hazırladığı Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayımladı.

Yayınlandı

on

Divan Grubu raporda, kurumsal kültürünün temellerini oluşturan ve her alanda en iyiyi korumayı, üretmeyi, paylaşmayı bir ilke olarak benimsediğini; gezegene, paydaşlarına, misafir ve çalışanlarına dört ana başlıkta sürdürülebilirlik faaliyetlerini ve hedeflerini paylaştı.  Sürdürülebilirlik Raporu’nda ayrıca 2050 yılına kadar karbon nötr olma hedefinden de bahsediyor.

Divan Grubu CEO’su Murat Tomruk, “Bu yıl hazırladığımız rapor, markamızın köklerine ve oluşturduğumuz değerler sistemine dair bir yolculuk oldu. Raporda, Divan’ın ne ifade ettiğini derinlemesine anlatma fırsatı bulduk. Bugün Divan olarak, insan sağlığına ve onuruna saygı duyarak, nitelikli sosyal gelişim ve ekonomik büyümeyle toplumumuza değer katıyoruz. Sürdürülebilirlik vizyonumuz kapsamında da iklim krizine karşı mücadeleyi önceliklendiriyor ve toplumsal farkındalığı artırmayı hedefliyoruz.”

“Sadece En İyi” ilkesi ile yola çıkan ve misafirlerine daima kusursuz bir hizmet sağlamayı ilke edinen Divan Grubu, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakma vizyonuyla sürdürülebilirliği; stratejisinin, değerlerinin ve iş modellerinin merkezine yerleştirerek çevre, toplum ve ekonomi için değer yaratmayı hedefliyor. Divan Grubu bu vizyon kapsamında, sürdürülebilirlik alanındaki çalışmalarını ve gelecek dönem hedeflerini paylaştığı 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’nu “Her Paydaşa Saygılıyız, Geleceğe Hazırız” temasıyla yayımladı. Sürdürülebilirlik Raporu’nda Divan Grubu; her alanda en iyiyi korumayı, üretmeyi, paylaşmayı bir ilke olarak benimsediği; gezegene, paydaşlarına, misafir ve çalışanlarına dört ana başlıkta sürdürülebilirlik faaliyetlerini ve hedeflerini paylaştı.

Divan Grubu CEO’su Murat Tomruk Sürdürülebilirlik Raporu’yla ilgili açıklamasında şunları söyledi: “Divan Grubu olarak, 2023 yılında gerçekleştirdiğimiz faaliyetleri içeren Sürdürülebilirlik Raporumuzu sizlerle paylaşmanın heyecanı içindeyiz. Raporda, Grubumuzun sürdürülebilirlik alanındaki etkilerini ve fırsatlarını, GRI Standartları’na uygun bir şekilde ve şeffaflıkla paydaşlarımıza sunmayı amaçlıyoruz. Bu raporda, Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi ve Kadının Güçlenmesi Prensipleri’ne yönelik kaydettiğimiz ilerlemelerin yanı sıra Dünya Ekonomik Forumunun Paydaş Kapitalizmi Göstergeleri’ne uyumlu gelişmelerimize de yer verdik. Raporun hazırlanma sürecinde, ilgili verilerin toplanıp analiz edilmesi, Divan Sürdürülebilirlik Komitesi önderliğinde ve ilgili departmanların katkılarıyla gerçekleştirildi. Bu süreç boyunca SUCSR Kurumsal Sürdürülebilirlik Danışmanlığı’ndan destek aldık.

“Her Paydaşa Saygı” İlkesiyle Yürüttüğümüz Çalışmalarımız, Elde Ettiğimiz Kayda Değer Başarıların Temelini Oluşturdu”

Murat Tomruk: “Bugün Divan olarak, Türkiye’nin ve dünyanın çeşitlilik temelli gıda ve konaklama kültürünü, çevresel varlıkları koruyan bir üretim yaklaşımı ile sunuyor; insan sağlığına ve onuruna saygı duyarak, nitelikli sosyal gelişim ve ekonomik büyüme ile toplumumuza değer katıyoruz. Sürdürülebilirlik Stratejimizi her alanda hayata geçirme konusundaki kararlı tutumumuz, gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakma hedefimize katkıda bulunmanın yanı sıra paydaşlarımızla ilişkilerimizi de güçlendiriyor. Geçtiğimiz yıl yayımladığımız ilk sürdürülebilirlik raporumuzda Divan’ın tarihini, bugüne nasıl ulaştığımızı ve insanlar için taşıdığı anlamı ayrıntılı bir şekilde ele almıştık. Bu raporda ise markamızın köklerine ve oluşturduğumuz değerler sistemine dair bir yolculuk yaptık ve Divan’ın ne ifade ettiğini derinlemesine anlatma fırsatı bulduk” dedi.

2023 yılında büyük yatırımlar yaparak, sürdürülebilir bir şekilde büyüme gerçekleştirdiklerine dikkat çeken Tomruk, sözlerine şöyle devam etti: “Bünyesinde bulunduğumuz Koç Topluluğunun “Geleceğe. Birlikte” mottosunu benimseyerek, “Gelecek İçin Divan’dayız” diyerek, sürdürülebilir bir geleceğin inşasına liderlik etme sorumluluğumuzu gururla taşıyoruz. “Her Paydaşa Saygı” ilkesiyle yürüttüğümüz çalışmalarımız, elde ettiğimiz kayda değer başarıların temelini oluşturdu. Bu ilke, insanlarımızı güçlendirme, kültürümüzü zenginleştirme, topluluklarımıza pozitif etkiler sağlama ve daha sürdürülebilir iş birimlerine sahip olmamızda olağanüstü bir etki yarattı. Her adımda, paydaşlarımızın bize verdikleri destek ve önemle, sürdürülebilir başarı yolculuğumuzu birlikte şekillendiriyoruz. Divan olarak, büyümenin doğru şeyi yapmakla içsel bir şekilde bağlantılı olduğuna inanıyoruz.”

Kazandığımız Bu Ödüller Bizlere Büyük Gurur Veriyor 

Liderlik kadromuzda cinsiyet dengesini artırma, temsil edilmeyen grupları destekleme, kapsayıcılığı teşvik etme ve insan haklarına saygı gösterme çabalarımızla önemli ilerlemeler kaydediyoruz. Bu ilerlemelerin bir kanıtı olarak, Kincentric’in düzenlediği “Best Employers 2023” programı kapsamında sektöründe “Türkiye’nin En İyi İş Yeri” seçildik. Ayrıca Happy Place To Work Danışmanlık Şirketi iş birliğiyle yapılan “Happy Place to Work – Türkiye’nin En Mutlu İşyerleri Araştırması” sonucunda, konaklama sektöründe “Türkiye’nin En Mutlu İşyeri” olmaya hak kazandık. Değerlendirmelerde kazandığımız bu ödüller bizlere büyük gurur veriyor.

“Sektördeki Pozisyonumuz, Hedeflerimize Ulaşmada Kaydettiğimiz İlerlemenin Bir Yansımasıdır”

Toplam misafir sayılarının yüzde 8’lik artışla toplamda 4.772.403 kişiye ulaştığına değinen Murat Tomruk, “Yiyecek-içecek-perakende sektöründe yüzde 7, catering hizmetlerimizde yüzde 13, otellerimizde yüzde 8,3, otel yemeği ve içecek (Y&I) ünitelerimizde yüzde 11,3, topluluk dışı özel gün organizasyonlarında yüzde 6,2 ve online hizmetlerimizde ise yüzde 10,6’lık bir artış kaydederek, geniş bir misafir kitlesinin ihtiyaç ve beklentilerine başarıyla yanıt verdiğimizi ve sürdürülebilir büyüme eğilimimizi kanıtladık. Bu durum hizmetlerimizin geniş bir kitle tarafından benimsendiğini ve sektördeki pozisyonumuzun güçlendiğini gösteriyor ve stratejik hedeflerimize ulaşmada kaydettiğimiz ilerlemenin bir yansıması olarak öne çıkıyor. Raporlama dönemimizde, Divan Taşdelen Üretim tesisimizde kurumsal müşteri sayımızda bir önceki yıla göre yüzde 18’lik bir artış yaşayarak, hizmetlerimizin ve ürünlerimizin kurumsal alanda giderek daha fazla tercih edildiğini memnuniyetle gözlemledik” diye konuştu. 

Hedef, 2050’ye Kadar Karbon Nötr Olmak

Sürdürülebilirlik vizyonlarının merkezinde karbon nötr olma ve karbon nötr konaklama stratejileri bulunduğuna değinen Murat Tomruk, küresel iklim değişikliğiyle mücadelede üzerlerine düşen sorumlulukların bilincinde olduklarına dikkat çekti. Tomruk sözlerine şöyle devam etti: “Özellikle, 2050 yılına kadar net sıfır emisyon hedefimize ulaşma yolunda attığımız adımları paylaşmaktan heyecan duyuyoruz. Divan Grubu olarak, karbon ayak izi azaltma çabalarımız ve bu alanda misafirlerimize sağladığımız bilgilendirme hizmetleri, sürdürülebilirlik taahhütlerimizin somut bir yansımasını oluşturuyor. ‘Gelecek İçin Divan’dayız mottosundan hareketle misafirlerine karbon nötr konaklama imkânı sunacak olan Divan Grubu yeni projesini; Divan İstanbul, Divan Bodrum, Divan Çukurhan, Divan Ankara, Divan İstanbul City ve Divan Bursa otellerinde başlattı.

Karbon nötr konaklama ve karbon nötr etkinlik düzenleme seçenekleri de sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunma yolunda attığımız önemli adımlardan ikisi. Bu yöntem, misafirlerimizin konaklama ve etkinliklerinden kaynaklanan karbon emisyonlarını nötrlemesine olanak sağlıyor. Misafirlerimiz, destek verecekleri ofsetleme projesi sayesinde iklim değişikliğiyle mücadelede aktif rol oynayacak. Sürdürülebilirlik çabalarımızın, sektörel sınırların ötesinde, uluslararası standartlarla da uyumlu olması, bizim için büyük bir önem taşıyor. Bu uyum, şirketimizin iç ve dış yapılarında hizalanmayı ve entegrasyonu teşvik ediyor.

Divan Grubu’nun 2023 Sürdürülebilirlik Raporu’na erişim için: https://www.divan.com.tr/divan-grup-surdurebilirlik-raporu-2023

Kaynak: HORECA Trend ve Divan Grubu

Devamını Oku
Reklam
Yorum Yapmak İçin Tıklayın

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Sürdürülebilirlik

SÜT-D Temiz Enerjiyle İklim Değişikliğine Karşı Duralım Çağrısı Yaptı

Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği, Uluslararası Temiz Enerji Günü açıklamasında enerjiye erişim hakkına, temiz enerjinin yaşamdaki vazgeçilemez önemine dikkat çekerek yenilenebilir enerji kaynakları kullanımı, enerji verimliliği uygulamaları ve mevcut en temiz enerji teknolojileri ile iklim değişikliğine karşı duralım çağrısı yaptı.

Yayınlandı

on

İnsan ve gezegenin yararına temiz enerjiye adil ve kapsayıcı bir geçiş için farkındalığı artırma ve harekete geçme çağrısı günü olarak ilan edilen 26 Ocak Uluslararası Temiz Enerji Günü’nde herkesin enerjiye erişim hakkı ile temiz enerjinin yaşamdaki vazgeçilemez önemini vurgulayan İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D) Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu  yenilenebilir enerji kaynakları kullanımı, enerji verimliliği uygulamaları ve mevcut en temiz enerji teknolojileri ile iklim değişikliğine karşı duralım çağrısı yaptı.

Uluslararası Temiz Enerji Günü

SÜT-D Başkanı Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu “Birleşmiş Milletler(BM) Genel Kurulu 2023 kararı ile insan ve gezegenin yararına temiz enerjiye adil ve kapsayıcı bir geçiş için farkındalığı artırma ve harekete geçme çağrısı günü olarak ilan edilen 26 Ocak Uluslararası Temiz Enerji Günü için tarih seçiminde Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) kuruluş günü olan 26 Ocak 2009 esas alındı. Enerji sektörü için dönüm noktası olan IRENA Kuruluş Konferansı’nda 75 ülkenin tüzük imzasıyla küresel enerji gidişatını biyokütle, güneş, rüzgar, su kaynaklarının elektrik, ısı, soğuk, katı-sıvı-gaz yakıtların üretiminde kullanılması ile enerjiye erişim ve enerji güvenliği sağlanması, düşük karbonlu ekonomide büyüme ve refaha ulaşılması hedeflenerek bilgi, teknoloji, politika, strateji, finans için bağımsız, hükümetler arası mükemmeliyet merkezi göreve başladı.Ülkemiz merkezi Abu Dabi’de olan IRENA kurucu ve en etkin  üyelerinden biri olup halen Avrupa Birliği dahil 170 üye bulunmakta” bilgisini vererek Uluslararası Temiz Enerji Günü, temiz enerjinin yaygın bilinirliği için mühim vurgusu yaptı.

Herkes İçin Enerjiye Erişim 

BM 2030 Gündemi için 2015’te üç söz vererek  aşırı yoksulluğu sona erdirme; eşitsizlik ve adaletsizlik ile mücadele; iklim değişikliğini düzeltme için BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları(SKA) ile ilerliyoruz. SKA7’de “Herkes için karşılanabilir, güvenilir, sürdürülebilir ve modern enerjiye erişim sağlama” tanımlı. IRENA, Uluslararası Enerji Ajansı(IEA), BM İstatistik Bölümü (UNSD), Dünya Sağlık Örgütü (WHO) işbirliğinde hazırlanan SKA7’yi Takip Etme:2024 Enerji İlerleme Raporu’nda 2021’de toplam nihai enerji tüketimindeki yenilenebilir enerji kaynaklarının payı yüzde 18,7 olup; 2022 yılında 7,2 milyar insan elektrik şebekesine bağlıyken 685 milyon kişi elektriğe, 2,1 milyar kişi ise temiz pişirme yöntemlerine erişemedi. Temiz enerjiye destek amacıyla gelişmekte olan ülkelere yapılan uluslararası finansal akışların 2022’de 15,4 Milyar Dolar olduğunun belirtildiğine dikkat çeken Prof.Karaosmanoğlu herkes için enerjiye erişim hakkı, insan ve gezegen için temiz enerjiye erişim hakkının önemini ifade etti.

İklim Değişikliği, Karbonsuzlaşma ve Temiz Enerji

İnsan, insan için tüketip üretirken, günlük yaşamda ve iş dünyasında, doğrudan ve dolaylı etkilerle iklim değişikliğine sebep olan sera gazları emisyonu salınır, küresel sıcaklık artar ve iklim değişir. Statista küresel sera gazları 2023 sektörel yüzdesel dağılımında elektrik:26, ulaştırma:15, endüstri:11, tarım:11, yakıt üretimi:10, endüstriyel prosesler: 9,arazi kullanımı, arazi kullanım değişikliği ve ormancılık: 7, binalar 6, atık v.d.: 4 olup enerji kaynaklı emisyonların iklim krizine ciddi etkisi ortadadır.Elektrik üretiminin büyük kısmı kömürlü santral, ulaştırmada ise kara taşımacılığı kökenli. Dünya Meteoroloji Örgütü(WMO) hiç istenmeyen rekorlarla son on yılın  kayda geçen en sıcak on yıl  olduğunu, 2024’ün de sanayi öncesi dönemlere göre 1,55oC daha sıcak olduğunu açıkladı bilgilerini veren Dr. Karaosmanoğlu bu korkutucu sayılar bize enerjide karbonsuzlaşma yolunda temiz enerji ile ilerleme gereğinin tartışılamaz yerini gösteriyor dedi.

İklim Değişikliğine Karşı Duralım

Prof. Karaosmanoğlu “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı verisine göre 2023 yılı elektrik üretimi kaynak bazında incelendiğinde, üretimin %36,2’si kömürden, %21,0’i doğal gazdan, %19,3’ü hidrolik enerjiden, %10,3’ü rüzgâr enerjisinden, %6,7’si güneş enerjisinden, %3,4’ü jeotermal enerjiden ve %3,2’si diğer kaynaklardan sağlandı. Kasım 2024 itibarıyla elektrik üretimimiz 318,0 TWh olarak gerçekleşmiş, bu üretimin %40’ı yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlanarak Anadolu ve Rumeli’nin doğa sermayesi  güneş, rüzgar, su ve biyokütlesi yerli ve temiz enerjimiz oldu.Haziran 2024 Türkiye İstatistik Kurumu rakamlarına göre ülkemizde 2022’de enerji:71,8, tarım:12,8,endüstriyel işlemler ve ürün kullanımı:12,5, atık:2,9 yüzde oranlarında emisyona neden oldu. “2053 Net Sıfır Emisyon Hedefi” için enerji kökenli emisyonlarımızı “2053 Uzun Dönemli İklim Değişikliği Stratejisi” doğrultusunda azaltmalıyız. Çünkü hepimiz iklim değişikliğinden sorumluyuz diyen Dr. Karaosmanoğlu iklim değişikliği afetinin daha da kötüsüyle yüzleşmemek için temiz enerji için harekete geçip karbonsuzlaşarak yenilenebilir enerji kaynakları kullanımı, enerji verimliliği uygulamaları ve mevcut en temiz enerji teknolojileri ile iklim değişikliğine karşı duralım çağrısı yaptı.

Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği(SÜT-D): SÜT-D, sürdürülebilir üretim ve tüketim konusunda toplumda güçlü etki yaratmak için faaliyetler yaparak, en iyi enerji, su, atık yönetimi ile kaynak verimli, mevcut en iyi teknolojilerin kullanılması; çevre kirliliği,iklim değişikliği ve biyoçeşitlilik kaybı ile mücadele edilmesi;  insan ve doğa dostu sürdürülebilir yaşam kültürü ile sürdürülebilir kalkınma farkındalığının artırılması için çalışarak bilgi ve kapasite oluşturmak hedefi ile 2013 yılında kamu, iş ve akademi temsilcilerince kuruldu. SÜT-D etkinliklerinde resmi erk, yerel yönetimler, üniversiteler, sivil toplum örgütleri ve medya ile yakın işbirliğinde olma, “Sürdürülebilirlik Yönetimi”   sosyal ve teknik yönleriyle uğraş vermeyi öncelikli görmekte, bugün ve yarında insanoğlunun refah ve konforu için sivil toplum yeşil ve mavi gücünü sunmaktadır.

Kaynak: HORECA TREND ve Sürdürülebilir Üretim ve Tüketim Derneği (SÜT-D)

Devamını Oku

HORECA Tedarik

Gıda Güvenliği ve Sürdürülebilirliği Çevre ve İnsan Sağlığını Tehdit Ediyor

Gıda güvenliği ve sürdürülebilirliği, günümüzde insan sağlığını ve çevreyi korumak adına önemli bir odak noktası haline geldi. Artan nüfus, iklim değişikliği ve kaynakların sınırlı olması, gıda üreticilerinin daha sorumlu ve bilinçli bir şekilde faaliyet göstermesini gerektiren unsurlar olarak öne çıkıyor.

Yayınlandı

on

Bu bağlamda, gıda üreticilerinin güvenli, sağlıklı ve sürdürülebilir gıda üretim süreçlerine yönelik yatırımları ve uygulamaları, yalnızca bugünün değil, gelecek nesillerin de sağlıklı bir dünyada yaşamasına destek olacak. E. Özgörkey Grup’un dondurulmuş gıda markası Feast, son dönemde gıda güvenliği konusunda gündeme gelen konulara dikkat çekti.

Gıda Güvenliği: İnsan Sağlığının Teminatı

Gıda güvenliği, üretimden tüketime kadar her aşamada, gıda ürünlerinin sağlıklı ve güvenilir olmasını sağlamak amacıyla uygulanan bir dizi önlem ve standardı içmektedir. Gıda üreticilerinin en büyük sorumluluklarından biri de, hijyenik koşullarda üretim ve doğru etiketleme yaparak tüketicilere güvenli ürünler sunmaktır. Dünya genelinde gıda kaynaklı hastalıklar, milyonlarca insanı etkilemekte ve sağlık sistemleri üzerinde büyük bir yük oluşturmaktadır. Bu nedenle, gıda güvenliği uygulamalarına yatırım yapmak, hem bireylerin sağlığını korumak hem de toplumların refahını desteklemek için çok önemlidir.

Bununla birlikte, gıda güvenliği sadece üretim sürecinde değil, aynı zamanda gıda tedarik zincirinde de önemli bir rol oynamaktadır. Gıda üreticilerinin, ürünlerini izlenebilir hale getirmeleri ve kalite kontrollerini titizlikle yapmaları, küresel gıda güvenliğini sağlamada büyük bir adımdır. BRCGS, ISO 22000 gibi küresel gıda güvenliği standartlarına uyum sağlamak, gıda üreticilerinin hem iç süreçlerini iyileştirmelerine hem de tüketicilere güvenilir ürünler sunmalarına yardımcı olur.

Sürdürülebilirlik: Geleceğe Yatırım

Sürdürülebilirlik, gıda üreticilerinin çevresel, ekonomik ve sosyal sorumluluklarını göz önünde bulundurarak faaliyetlerini sürdürmelerini ifade eder. Gıda üretiminde kaynakların verimli kullanılması, atıkların en aza indirilmesi ve çevreye duyarlı yöntemlerin benimsenmesi, sürdürülebilirliğin temel taşlarındandır.

Tarım alanlarında yapılan yanlış uygulamalar, su kaynaklarının aşırı kullanımı, toprak erozyonu ve biyolojik çeşitliliğin yok olması gibi sorunlar, hem çevreyi hem de insan sağlığını tehdit etmektedir. Gıda üreticilerinin, bu çevresel zorluklara karşı çözüm üretmek adına atacakları adımlar, uzun vadede sadece çevrenin korunmasına değil, aynı zamanda işletmelerin de sürdürülebilir büyümesine katkı sağlar. Enerji tasarrufu sağlayan teknolojiler, geri dönüşüm sistemleri ve su yönetimi gibi uygulamalar, hem doğanın korunmasına yardımcı olur hem de maliyetleri düşürerek işletmelerin verimliliğini artırır. Ayrıca, karbon ayak izinin azaltılması ve çevre dostu üretim süreçlerinin benimsenmesi, işletmelerin toplumda güvenilirliklerini artırmalarına ve rekabet avantajı sağlamalarına olanak tanır.

Gıda Üreticilerinin Yatırım Yapması Gereken Alanlar

Gıda güvenliği ve sürdürülebilirlik konularında atılacak adımlar, yalnızca çevreyi ve insan sağlığını korumakla kalmaz, aynı zamanda gıda üreticilerinin uzun vadeli başarısını garanti altına alır. Bu alanda yapılacak yatırımlar, daha verimli ve güvenli üretim süreçleri için temel oluşturur. Gıda üreticilerinin odaklanması gereken bazı önemli alanlar şunlardır:

  • Teknoloji ve Ar-Ge Yatırımları: Yenilikçi üretim teknikleri ve sürdürülebilir teknolojilerin geliştirilmesi, üretim süreçlerinin daha verimli ve çevre dostu hale gelmesini sağlar.
  • Eğitim ve Bilinçlendirme: Çalışanların gıda güvenliği ve sürdürülebilirlik konularında eğitilmesi, her aşamada kalite ve güvenliğin artırılmasına yardımcı olur.
  • Sürdürülebilir Tarım Uygulamaları: Doğal kaynakların korunması ve çevreye duyarlı üretim yöntemlerinin benimsenmesi, uzun vadeli gıda güvenliğini ve çevreyi korumayı sağlar.
  • Şeffaflık ve İzlenebilirlik: Ürünlerin kaynağından tüketime kadar olan süreçlerinin izlenebilir hale getirilmesi, güvenli ve sürdürülebilir gıda üretiminin temelini oluşturur.

Feast, BRCGS Sertifikasyon Denetimi’nde Üst Üste 5. kez AA+ Derecesi Aldı

BRCGS, yaklaşık 25 yıldır dünya genelinde gıda güvenliği, bütünlüğü, yasallığı ve kalite yönetimi konusunda referans standartlardan biri olarak kabul edilmektedir. Gıda ve gıda girdisi üreten, işleyen ve paketleyen endüstrilere yönelik bu standart, global izlenebilirlik için bir güvenlik çerçevesi sunar. 130’dan fazla ülkede 22.000’den fazla otorite tarafından benimsenen BRCGS, dünya çapındaki en büyük 10 perakendecinin %70’i, hızlı servis restoranlarının %60’ı ve önde gelen 25 üreticinin %50’si tarafından uygulanmaktadır.

Feast, gıda güvenliği ve sürdürülebilirlik konusundaki yüksek standartlarını bir kez daha kanıtladı. Feast, BRCGS Küresel Gıda Güvenliği Standardı sertifikasyonu için gerçekleştirilen denetimi üst üste 5. kez AA+ derecesiyle tamamladı.

Feast’in bu başarısı, standartlara tam uyum ve tüm operasyonel süreçlerdeki titiz uygulamaların bir sonucudur. Şirket, gıda güvenliği ve çevreye duyarlılık konusunda en yüksek kriterleri uygulamaya devam etmektedir.

Kaynak: HORECA TREND ve Feast

Devamını Oku

Sürdürülebilirlik

Sürdürülebilir Dünya İçin Akıllı Enerji Yönetimi: İnform Estia Hybrid UPS

Günümüz iş dünyasında kesintisiz güç, operasyonel güvenlik için kritik öneme sahip. Legrand Türkiye Grubu’nun 40 yılı aşkın tecrübesiyle güç elektroniği alanında çığır açmaya devam eden markası İnform’un Estia Hybrid 10-20 kVA UPS modeli, kesintisiz güç kaynağı sağlıyor. Estia Hybrid 10-20 kVA UPS modeli, sistemin tüm çalışma süreçlerini etkin bir şekilde yönetirken, yüksek giriş güç faktörü ve düşük giriş akım harmoniği özellikleri enerji kayıplarını minimize ederek maliyet avantajı sağlıyor.

Yayınlandı

on

Dijitalleşen ve sürekli bağlantıda kalınması gereken modern dünyada, kesintisiz enerji kaynağı artık bir lüks değil, bir zorunluluk haline geldi. İnform, bu ihtiyaca cevap verecek şekilde geliştirdiği UPS serisi ile sadece endüstriyel alanlarda değil, yaşamın her alanında enerji güvenliğini sağlıyor. İnform’un Estia Hybrid 10-20 kVA kapasiteli UPS çözümleri, kullanıcı dostu tasarımı ve yüksek teknolojisi ile evlerden ofislere, veri merkezlerinden kritik altyapılara kadar her yerde güvenilir güç sağlıyor. Geliştirdiği ürünlerle Türkiye UPS sektöründe yeniliklere her zaman öncülük eden İnform’un Estia Hybrid 10-20 kVA UPS modeli, “Double Conversion” teknolojisi sayesinde en zorlu koşullarda bile enerji dalgalanmalarını sıfıra indiriyor.

Sürdürülebilir Enerji Yönetiminde Çözüm: Estia Hybrid UPS

Sadece yüksek teknolojiye değil, çevre dostu çözümlere de önem veren İnform, Estia Hybrid UPS modeli ile sürdürülebilir bir enerji yönetimi sunuyor. Enerji tasarrufu modu, işletmelerin enerji tüketimlerini optimize ederken, karbon ayak izini azaltmaya katkı sağlıyor. Aynı zamanda, yüksek akımlı akü şarj desteği ve otomatik akü test özelliği sayesinde uzun süreli enerji depolama ve güvenilirlik sağlanıyor. Estia Hybrid UPS’in sunduğu geniş haberleşme seçenekleri, kullanıcıların enerji sistemlerini kolayca izlemelerini ve yönetmelerini sağlarken, sistemler ihtiyaçlara göre özelleştirilebiliyor. Kalite (ISO9001) ve Çevre (ISO14001) yönetim sistemi belgelerine sahip üretim tesislerinde standartlara uygun olarak üretilen ve CE belgesine sahip bu ürün, çevreye duyarlı yapısı ve 2 yıllık garanti süresi ile hem çevre dostu hem de uzun ömürlü bir enerji çözümü sunuyor.

Kesintisiz ve Temiz Enerji İçin Güvenilir Çözümler

3 Faz giriş – 3 Faz çıkıştan oluşan Estia Hybrid UPS, geniş haberleşme seçeneğini frekans ve gerilim aralığıyla buluşturmanın ötesinde güçlü ve kompakt tasarımıyla beğeni topluyor. Yüksek güç faktörü ve akıllı akü yönetimi ile optimum seviyede kullanılan akülerini 3-kademeli şarj tasarımıyla da birleştiren Estia, sürdürülebilir bir dünyaya katkı sağlıyor. İşlevsel genişletilmiş kontrol özelliğiyle tasarlanmış LCD paneliyle kullanıcısına kullanım kolaylığı sağlayan Estia, tüm işletmeler için kullanıcı dostu bir çözüm sağlıyor. Kesintisiz ve temiz enerji ihtiyacında, Türkiye’nin ve dünyanın en büyük ve güvenilir çözüm ortağı olmayı ve bu alanda kaliteden ödün vermeden ilerlemeyi kendine ilke edinen İnform, Ar-Ge Merkezi’nin hayata geçirdiği yerli üretim ürünleri ile enerji verimliliği yüksek ve sürdürülebilir çözümler sunuyor.

Kaynak: HORECA TREND ve İnform Estia Hybrid UP

Devamını Oku

Popüler Haberler

Copyright © 2024 Orbis Medya Bilgi ve İletişim Teknolojileri Ltd. Şti. Her hakkı saklıdır. Web sitemizdeki haber, makale ve içeriklerin her hakkı saklıdır.
İçeriklerimizin izinsiz kullanımı halinde yasal işlem başlatılacaktır.